Dario Saric, Sixers’ın sacayaklarından biri ve o, yılın çaylağı olmaya hazır! | #çeviri

Sakatlıklar ve idari saçmalıklarla aksayan sezon boyunca Saric ve McConnell arasında filizlenen yakınlık, tatlı bir pembe dizi halini almış durumda. Buna saha içindeki laf dalaşları, su ve havlu fırlatmalar ve birbirlerinin sırtına binmeleri dahil.

 “Bazen maçlarda onunla farklı fikirlerde olabiliyoruz ve bunun hakkında tartışıyoruz. Ama bu kardeş sevgisi. Onu çok seviyorum. Bir nişanlısı var ve bu Eylül’de evleniyorlar. Beni aradı ve ‘Gelebilir misin? Lütfen gel’ dedi. Fakat benim o dönemde milli takımda olmam gerek. Muhtemelen düğüne gidemeyeceğim.” diyor Saric. Yine de arkadaşlıkları sağlam kalacaktır.

80’lerde Dario’nun babası, bir Hırvat takımı olan KK Sibenka’da profesyonel basketbol oynuyordu ve 1993’te otobanda yaşanan bir trafik kazasında hayatını kaybeden New Jersey Nets’in yıldızı Drazen Petrovic’in takım arkadaşıydı. Predrag “Sisi” Saric sonraları bir nakliye şirketi işletti ve eşi Veselinka onun sekreteriydi. “Hırvatistan’da veya o bölgede savaşı hissetmedim” diyor, 1994’te, yani parçalanan Yugoslavya’daki karışıklığın bitmesinin bir yıl öncesinde Sibenik’te doğan Dario. 8 yaşında basketbola başlıyor: “Normal bir çocukluk geçirdim. Çok hiperaktiftim ve annem beni basketbol kursuna gönderdi” diye devam ediyor. (Geçtiğimiz ay Veselinka Philadelphia’ya gelip Dario’ya ev yemekleri pişirerek bir asist daha yaptı)

En başından beri bir basketbol harikası olan Saric profesyonel hayatına onlu yaşlarının ortalarında başladı. Hırvat liginde Cibona Zagreb ile geçirdiği kısıtlı sürenin akabinde NBA Draft 2014’ten önce Türk ekibi Anadolu Efes ile üç yıllık sözleşme imzaladı. Hinkie her halükarda onunla anlaşmaya vardı ve o draftta ayağı kırık bir uzun (Embiid) seçmenin yanında, bir de en az iki yıl daha gelmemesi muhtemel kıta dışından bir profili takıma katarak okları üzerine çekti. Bir başka sorun: Saric Avrupa’da bir yıl daha kalıp, NBA çaylak maaşından yırtabilir ve daha karlı bir sözleşme için pazarlık yapabilirdi. Ama Saric Sixers’a olan sözüne sadık kaldı.

 “Drafttan sonra ‘Bence iki yıl daha kalıp EuroLeague’de oynamam gerek’ dedim. Kendi yolumu kendim seçerim ve başka birini işaret edip ‘Sen benim kariyerimi mahvettin’ demem.”

Saric’in NBA’de oynayıp, oynayamayacağı hakkındaki ortak endişe artık geçmişte kaldı ama bu sezon “sürece” güvenen taraftarlar arasında süregelen bir şakayla anılmaya devam ediyor. Dario yükseldikçe, taraftarlar onun istikrarlı biçimde gelişen oyunuyla ilgili hep aynı kalıbı kullanarak tweet atıyorlar ve Hinkie’nin iki sezondur yaptığı sabırsız eleştirileri iğneliyorlar: “Ne yazık ki o hala gelmedi.”

Yine de, sezon başında Saric’in Adriyatik Ligi’nin küçük bir gölünden gelip, NBA’in derin sularına ayak uydurabileceği belirsizdi. Yayın gerisinden potayı dövüyor, çember altında dayak yiyor ve onu Avrupa’da çok daha ilgi çekici bir profil haline getiren özel pas yeteneğini nadiren sergileyebiliyordu. Bir dönem ESPN’in bileşik artı eksi istatistiklerinde uzun forvetler arasında son sırada gösteriliyordu. McConnell konu hakkında şöyle diyor: “Şut sokmakta çok zorlanıyordu ve kendisi hakkında çok karamsardı. İnsanlar ona şut atmaya devam etmesini ve her şeyin düzeleceğini söyledi. O da bu sözleri dinledi ve uyguladı. Şimdi ise olayların nasıl değiştiğini görebiliyorsunuz. Tam da olmasını beklediğimiz gibi.”

III

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler