Yükselen bir değer; Pelin Bilgiç

Bu sezon gösterdiği performansla TKBL’de dikkatleri çeken bir isim Pelin Bilgiç. Henüz 21 yaşındaki Bilgiç, Ceyhun Yıldızoğlu’nun Botaş’a gelmesiyle beraber yükselişe geçen Pelin ile tbf.org.tr özel bir röportaj yapmış. İşte o röportaj;

***

-Jenerasyonunun TKBL’de en fazla süre ve sorumluluk alan oyuncularından birisin. Bu deneyimin seni yaşıtın oyuncular içinde öne çıkardığını ve lider vasfı kazandırdığını düşünüyor musun?
TKBL sadece Türk oyuncuların içinde olmak istediği bir organizasyon değil. Benim yaşıtım dünyadaki her kadın basketbolcunun yer olmak isteyeceği 2-3 ligden biri, bunu biliyorum. Dünyanın en iyi kadın sporcularının yer aldığı bir ligde aldığım sürelerin karşılığını vermeye çalışıyorum. Her antrenmanı yeni bir fırsat olarak görüp, gelişimim için kullanıyorum.

-Adana Botaş’ta Tilbe Şenyürek ve Büşra Akbaş ile uzun zaman Ümit Milli Takım formasını paylaştınız. Aynı yaş grubunun içinde yer alan bu kadar yetenekli bir oyuncu grubu içinde yer almak ve aynı kulüpte oynamak nasıl bir his?

İsmini saydığınız bu arkadaşlarımla basketbola birlikte başladık. Altyapıda, kulüp ve milli takımlarda birçok başarıyı birlikte elde ettik. Birlikte büyüdüğüm, sürekli beraber olduğum arkadaşlarımla saha içinde de iyi sonuçlar elde etmemiz, bize yaptığımız sporun zorluklarının yanı sıra keyifli yanlarını da yaşatıyor.

-2014 Ümitler Şampiyonası belki istediğiniz gibi geçmedi. Bir oyuncu olarak o şampiyona nasıl bir deneyim kazandırdı?
Kendi yaş grubumdaki Avrupalı rakiplerimin ne seviyede olduğunu görmemi sağladı. Bazılarıyla belki ileride TKBL’de ya da Avrupa’nın herhangi bir liginde karşılıklı veya aynı takımlarda oynayacağız. Eksikliklerimi görmek ve güçlü yanlarımı geliştirmek için iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum.

-Ceyhun Yıldızoğlu ile çalışmak nasıl bir deneyim? Onunla çalışmak sana neler kazandırıyor?
Bugüne kadar farklı antrenörlerle çalışma fırsatım oldu. Yeni şeyler öğrenip, basketbolumu ilerletmeye çalışırken hepsinin bana katkısı olduğunu düşünüyorum. Ceyhun Yıldızoğlu ile çalışma fırsatı bulduğum için de kendimi çok şanslı hissediyorum. Benim için farklı bir deneyim oldu. Bu sene beni ilk defa guard pozisyonunda oynatarak, hem destek oldu, hem de basketbol görüşümün gelişmesini sağladı. Bana güvendiğini hissettirerek, çok yönlü bir oyuncu olmam için her türlü desteği verdi. Kendimi bu açıdan da çok şanslı hissediyorum.

-Genç bir oyuncu olarak kendine en çok güvendiğin özelliğin ne?
Çalışırım. Çalışkanımdır. Her antrenmanı kendimi geliştirmek için yeni bir fırsat olarak görürüm.

-Hangi yanını geliştirmen gerektiğini düşünüyorsun?
Çalışarak gelişecek en iyi özellik şuttur. Şutumu geliştirmem gerektiğini düşünüyorum.

-Botaş ve milli takımlarla kritik anlarda önemli isabetlerin var. Bu kadar genç bir oyuncuyken, topun el yaktığı o anlarda soğukkanlı kalmayı ve isabeti bulmayı nasıl başarıyorsun?
O an sadece binlerce defa tekrar ettiğim şeyi en iyi şekilde yapmaya konsantre oluyorum.

-Kişisel olarak nasıl bir kariyer hedefin var? Basketbol hayatının başındaki bir oyuncu olarak oyunu bıraktığında nasıl hatırlanmak istersin?
Öncelikle hedefim A milli takım formasını giymek. Daha sonra en büyük idealim WNBA’de takımına katkı sağlayan bir oyuncu olarak oynamak. Dünyanın güçlü liglerinde oynayarak Türk kadın basketbolunu en iyi şekilde temsil etmiş ve Türk kadın basketbolcuların diğer yabancı oyunculardan hiç bir farkı olmadığını kanıtlamış bir oyuncu olarak anılmak isterim.

-Akdeniz basketbolu son yıllarda Türk Kadın Basketbolu’nun lokomotif güçlerinden. Akdeniz kulüpleri hem önemli oyuncular yetiştiriyor, hem de kaliteli kadrolarıyla ligdeki rekabeti arttırıyor. Akdeniz’de nasıl bir kadın basketbolu kültürü yaşanıyor?
Altyapıdan yetişen oyuncuların kulüplerin A takımlarında oynama fırsatı bulmalarının ilgiyi arttırdığına inanıyorum. Ailelerin de çocuklarına desteği ile ilgi katlanarak büyüyor. İnsanlar dünya yıldızlarının yanı sıra kendi mahallelerinden, şehirlerinden, kendilerinden birilerini de sahada görmek istiyorlar. Bölgemizde de birçok 1. ve 2. lig takımının olması, Akdeniz’de kadın basketbolunun gündem yaratmasını sağlıyor.

-3×3 formatında Genç Milli Takımın formasını da giydin. Hatta Rimini’de gerçekleşen Dünya Şampiyonası’nda Yetenek Yarışması’nı da kazandın. Farklı bir formatta oynamak nasıl bir deneyimdi? 3×3 formatı basketboluna neler kazandırdı?
Basketbolu severek oynuyorum. Bu sporla tanışmam da küçüklüğümde arkadaşlarımızla oynadığımız 3×3 maçlarla oldu. Bunun milli takımlar seviyesinde ve belli kurallarla oynanması farklıydı. Ancak uyum sağlamak için fazla yabancılık çekmedim. Bireyselliğin ön plana çıktığı bir oyun tarzı olduğu için farklı şeyler deneme fırsatınız oluyor, bu da yaratıcılığınızı arttırıyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler