TB ÖZEL | Shane Larkin: “Yenmesi zor bir takım haline geldik”

Koç Ergin Ataman takımlarında saha generali bir oyun kurucu bulundurma eğilimiyle biliniyor. Her zaman o rolü dolduracak birisini arıyor. Onunla şimdiye değin iletişiminiz nasıldı? Koçluk stilini nasıl buluyorsun? 

Koçluk stilini seviyorum, oyuncuyu serbest bırakmayı seviyor. Sert bir koç elbette, oyuncularından beklentileri yüksek. Senin sen olmana, sahada serbestçe hareket etmene izin veriyor. Tabii ki yapmanı istediği bir şeyler var ve onları belli şekillerde yapmanı istiyor. Oyuncuların seveceği türden bir koç. Size, ‘Neyi en iyi yapıyorsan, git onu yap.’ diyor. Biz de uzmanlıklarımızın üzerine çalışıyoruz. İletişimimiz gerçekten iyi. Bazı hazırlık maçlarını kaçırmıştım, bazı setlerde takımın gerisinden geliyordum ama çabucak adapte oldum. İlk maçlarda takım olarak iyiydik ve beraber büyümeye devam ettik. Yenmesi zor bir takım haline geldik. Umuyorum ki playofflara, Final Four’a kalabiliriz ve burada bir şeyleri gerçekleştirebiliriz. 

Türkiye Ligi’nde bir maç kadrosunda beş yabancı oyuncunun bulunma izni var. Oyuncuların fiziksel bir engelleri olmaksızın kadronun dışında kalmalarına yol açan bu kuralla ilgili düşüncelerin neler? 

Taraftarların daha çok Türk oyuncuyu sahada izlemesine yol açtığını düşünüyorum. Bu bence ülke için harika bir durum. Kural bu ve bununla ilgili bir problemim yok. Maç kadrosunda bulunan beş yabancı oyuncu olarak bizler her maç elimizden gelenin %100’ünü ortaya koymak ve takımın kazanmasına yardımcı olmak zorundayız. Bunun iyi bir kural olduğunu düşünüyorum zira yerli oyuncuların büyük takımlarda oynamasına ve kalabalık tribünler önünde oynamalarına olanak sağlıyor. Yerli oyunculara tabii ki EuroLeague’de de oynama şansı tanıyor. Umarım Türk oyuncularımızla birlikte sahada her an sert oynayıp, kazanmaya devam ederiz. 

Kural bazen bir engel olabilir; kadroya seçilen oyuncular en iyi maçlarını çıkaramayabilirler ama teknik ekibimiz ne tip bir takıma karşı oynadığımızı ve maç için ne tip oyunculara ihtiyacımız olduğunu belirlemede iyi iş çıkarıyor. Strateji de az çok buna göre şekilleniyor. Koç [Ataman] gerçekten zeki biri ve şu ana dek iyi gittik. Umarım gelişmeye devam ederiz. 

NBA’e geçelim… Bir favori takımın var mı? 

Bir favori takımım yok aslında. Favori oyuncularım var; takip ettiğim, hayranı olduğum, bazı ilişkiler geliştirdiğim. 

O oyuncular kimler? 

Bazı Celticsliler. Jayson Tatum’la geçen yıl samimi oldum, Semi Ojeleye ile aynı şekilde. Abdel Nader geçen yıl benim çaylağımdı, şimdi OKC’de. Knicks’ten Tim Hardaway Jr. yakın bir arkadaşım. Lig çapında takip ettiğim, ne yaptıklarını izlediğim, istatistiklerine baktığım, gelişimlerini gözlemlediğim birtakım oyuncular. Favori bir takımım var diyemem ama kesinlikle favori oyuncularım var. Bir arkadaşımın ya da sevdiğim bir oyuncunun olduğu takımları destekliyorum. Boston bu anlamda kesinlikle takımlarımdan biri. Geçen yıl bana çokça sevgi gösterdiler ve bu karşılıklı. Bu yıl için onlara bol şans diliyorum; umarım geçen yıldan daha ileriye gidip o şampiyonluğu alırlar. 

Jayson Tatum’la alakalı bir sorum vardı ve sen de ondan bahsettin az evvel. Onu izlediğimde — ya da çoğumuz onu izlerken — Boston taraftarlarına gıpta ediyoruz. Harika bir oyuncu olacağı aşikar. Danny Ainge onun için draft hakkı takaslarken doğru bir iş yapmış gibi görünüyor… 

Bu, Danny ile Jayson’ın geçen yıl bolca yaptığı bir sohbetti. Jayson, ‘Beni birinci sıradan da seçecektin, o halde neden takasa girdin?’ diyordu. Birinci sıra seçimi olmak istemişti. Danny de ‘Seni zaten seçecektim ama Philly, Fultz’u istedi. O yüzden anlaşma önerdiler.’ diyordu. Lakers’ın Lonzo’yu [Ball] seçeceğini de biliyordu. Üçüncü sıradan seçildi ve harika bir duruma düştü. Gordon’ın [Hayward] sakatlanmasıyla birlikte onun tabii ki öne çıkması gerekiyordu. Öne doğru çok büyük bir adım attı… 

Michael Jordan da bir üçüncü sıra seçimiydi. 

Evet, hiç problem değil bu. Herhangi bir sıradan seçilip ligde harika bir oyuncu olmanız mümkün. Birinci sıra seçimi olmak omuzlarınıza ekstra bir yük getiriyor. Jayson harika bir oyuncu, bir All-Star, bir sayı kralı olacak; hiç şüphem yok. Çok çalışan birisi o ve sadece 20 yaşında ve önünde uzun bir yolu var. 

Daha 20 yaşında olduğunu düşünmek çılgınca. Geçen yıl playofflar boyunca Celtics’in rotasyonundaydın ve Marcus Smart ile Kyrie Irving’in sakatlıklarına rağmen, Terry Rozier’la birlikte bir numara pozisyonunu taşıdınız. Takım genel olarak olumsuzluklara müthiş reaksiyon verdi. Bunun sırrı neydi? 

Zihinsel olarak güçlü bir grup adam bir araya geldi. Smart sakatlandı, Kyrie sakatlandı, Theis sakattı, Gordon tüm yılı kaçırdı ve bunlar olduğunda, herkes bizim üstümüzü çizdi. Milwaukee’ye ilk turda eleneceğimizi düşündüler. Milwaukee’yi bir şekilde geçince Miami veya Philadelphia’ya eleneceğimizi, o turu da bir şekilde geçtiğimiz takdirde Cavs’e karşı şansımızın olmadığını öngördüler. Bunları gördük, okuduk ve bunlar bize motivasyon verdi. Hepimiz NBA oyuncularıyız ve basketbolu en üst seviyede oynayabiliyoruz. Birinin sakatlanması başka bir oyuncuya öne çıkma fırsatı verir. Bu duruma bu yönden baktık ve bu mantaliteyle, takım olarak savaştık. Koçumuz da harikaydı, bizi başarılı olacağımız durumlara soktu, bize kendi oyunlarımızı oynayabileceğimiz bir platform sundu. Teknik ekibimiz ve oyuncuların mantalitesi birleşince çok tehlikeli bir takım haline geldiğimizi düşünüyorum. Nereye kadar geldiğimizi de gördünüz. Sona doğru birkaç sakatlığımız daha oldu; ben omzumu incittim, Jaylen Brown dizardı kirişinden sorun yaşadı. Eğer hepimiz sağlıklı olsaydık, daha da ileri gitme şansımız vardı ama harika bir maceraydı. O sezon, o macera uzun süre hatırlanacak ve bunun bir parçası olduğum içim mutluyum. 

II

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler