Turkish Airlines EuroLeague’de Play-Off aşamasının ilk maçı dün akşam Moskova’da oynandı. Son şampiyon CSKA Moskova, son derece gergin geçen maçta Saski Baskonia’yı konuk etti.
Maç aslında seri öncesindeki tahminlere paralel şekilde başladı. İki takım da hücumda rakip yıldızlar Shane Larkin ve Nando De Colo’nun eşleşmeleri üzerinden sayı bulmayı tercih etti. Aaron Jackson ile Rodrigue Beaubois’nın etkinliğiyle başlayan mücadelenin üçüncü dakikasından itibaren CSKA, neden seri başı olduğunu gösteren bir bölüm geçirdi. Nikita Kurbanov özelinde hücum ribaundlarını toplayan ve boyalı alanda gösterdiği sertlikle Baskonia kısalarına geçiş izni tanımayan ev sahibinin beş dakika içinde yakaladığı 17-3’lük seriye şahit olduk: 21-10. Fark böylece çift hanelere çıktı.
İki takım da tepeden yapılan ikili oyunlarda devrilen uzunları bırakmamayı tercih edince, boyalı alana daha kolay giren CSKA’nın farkı De Colo’nun bire birdeki durdurulamazlığı ile ortaya çıktı. Kenardan giren Rafa Luz ile Tornike Shengelia, Baskonia’nın çehresini değiştirmeye yardımcı oldu. Pota altında amiyane tabirle “dayak yiyen” Baskonia’nın Luz-Blazic-Hanga-Shengelia-Voigtmann beşine dönüşü, maç planında Sito Alonso’nun parladığı noktalardan biriydi. Atletizm odaklı bu beşle çeyrek sonunu iyi getiren ve ikinci çeyreğe de güçlü giren konuk ekibin karşı sahadaki topa baskısı kilit oldu. Luz önderliğinde direkt oyun stilini uygulamayı başaran Baskonia, üçlük isabetleriyle de farkı kapatıp öne geçti: 33-35. Yüksek posttan high-low pasları ile alçak posta inmeye çalışan CSKA’ya karşı iyi daralan Baskonia, çift uzunla sahada yer almanın avantajlarını rakibini şaşırtarak yaşadı.
Penetre savunmasını aşamadığı CSKA’yı başta Shengelia olmak üzere postta vurmayı deneyen Baskonia’da çift uzun denemesinin savunmaya getirdikleri de mühimdi. İkinci çeyreğin bitimine 03:46 kala öne geçen rakibine De Colo’nun ilk çeyrekte görmeye alıştığımız bire birleri ve Vorontsevich-Hines ikilisinin yarattığı ikinci şanslarla cevap veren CSKA, düşük yüzdeli bir çeyrek geçirse de Milos Teodosic’in son bölümdeki iki üçlüğüyle devre arasına asgari hasarla girmeyi başardı: 44-40.
İkinci yarıda tempo bir miktar düşerken, Hines’ın yokluğunda pota altı savunması Semen Antonov ve Nikita Kurbanov ile sağlam kaldı. Geçiş hücumuna çıkmak mümkün olmazken Teodosic’in Larkin’in savunmasına karşı sağladığı üstünlük, düşük skorlu geçen çeyreğin ana temasıydı. Hanga’nın da iki uzununa el vermesiyle boyalı alanında bir kaos ortamı yaratan Baskonia, adeta parkta gezer gibi penetre eden CSKA’nın bu silahını elinden büyük ölçüde aldı. Artan topa baskı karşısında Teodosic’in sihri ve Cory Higgins’in topu elinde istemeyen skorer yanı devreye girdi ve iş bitirici oyuncu anlamında sorun yaşayan Baskonia karşısında yeniden çift hanelerle öne geçti CSKA.
72-62 başlayan karar çeyreğine damga vuran isim Larkin oldu. Dört üçlük kaydederek takımını 35. dakikada 80-78 öne geçiren ABD’li oyuncu bu çeyrekte 15 sayı attı, maçı da 17 sayıyla bitirdi. Ne var ki Larkin’i savunmanın zayıf halkası olarak görmeye devam eden CSKA, bu sefer de savunduğu Higgins üzerinden avladı yıldız oyuncuyu. Çembere daha çok pasla gitme opsiyonunu kullanan Rusya temsilcisini Kim Tillie ve Chase Budinger’ın katkılarıyla hücum ribaundlarından vuran Baskonia, son beş dakikanın “burası play-off, burada her şey gerçek” havasında oynanmasını sağladı.
Orta tempoda, vücut vücuda temasın bol olduğu, faul çizgisine çokça gelinen bir son gören maçta belirleyici faktör maç sonu oynama tecrübesi oldu. “Oraları oynar mı? Oynar” diyebileceğiniz birçok oyuncuya sahip olan CSKA, Baskonia’nın art arda yaptığı hataları değerlendirerek 98-90’lık galibiyete ulaştı.
Sito Alonso’nun planının ilk maçı şekillendirmesine, Baskonia’nın sahaya istediği oyunu ortaya koyan taraf olmasına karşın, alışkanlıklarını bırakmayan ve oyuncu kalitesiyle sonuca giden CSKA, gidişattan mutlu olmasa da “1-0 olsun bizim olsun” tadında bir galibiyete ulaştı ve seride avantajı ele geçirdi.