Anadolu Efes’in Kaptanı Doğuş Balbay, dijital ortamda Anadolu Efes taraftarlarıyla buluştu ve önemli açıklamalarda bulundu.
Mustafa Özben moderatörlüğündeki taraftar buluşmasında taraftarlardan gelen soruları yanıtlayan Doğuş Balbay, savunmaktan en çok keyif aldığı oyuncu olarak Mike James’i gösterirken oyunculuk kariyeri sonrasındaki planlarından da bahsetti.
Balbay’ın açıklamaları şöyle:
“Tabii ki 2019 – 20 sezonunun kalanı için hedefimiz hem Turkish Airlines EuroLeague’de hem de ING Basketbol Süper Ligi’nde şampiyon olmak. Ancak en önemlisi hem ülke olarak hem de dünya olarak herkesin sağlığına kavuşması. Her şey çözüldükten sonra şampiyonlukları kazanarak taraftarlarımızla kutlama yapmak istiyoruz.”
Üniversiteyi bitirdikten sonra mezun olduğum ‘Orta Doğu Araştırmaları Bölümü’ üzerine iş teklifleri almıştım ama ben basketbolu tercih etmiştim. Aktif sporculuk sonrasında ise antrenör ya da yönetici olarak yine basketbolda kalmak istiyorum. İlk hedefim bu. Bunca zaman yaşadığım deneyimleri genç arkadaşlarıma aktarmayı arzuluyorum. Tabii ki basketbol olmazsa eğitimini aldığım alanda da çalışabilirim.
Manu Ginobili’yi izlemeyi severdim. Onun kazanma hırsı, mücadelesi, saha içinde kendini kaybetmesi benim çok hoşuma gidiyordu. Daha eski dönemde ise oyun olarak Dennis Rodman’ı çok severdim. Sıçrama konusunda ise çocukluk kahramanım Vince Carter’dı.
Taraftarımız bu sezonun başından sonuna kadar harikaydı. Ancak CSKA Moskova maçında seyircimiz muhteşemdi. Onları evlerine bir nebze mutsuz göndersek de o enerjiyi yaşamak harikaydı. Bu sezon sahada olmaktan en çok keyif aldığım maçtı. O sinerjiyi unutamıyorum. Ayrıca o maçtan uzaktan attığım üçlük de unutamadığım anlardan biriydi. Topu çaldığımda sürenin çok az olduğunu biliyordum. Tek bir atış şansım vardı. O tip durumlardaki hissiyat çok farklı. Topu çaldığım için de taraftarın enerjisi çok yükselmişti. Ben de bu enerji ile birlikte kendime inanarak şutu kullandım ve ne mutlu ki basket oldu. Ama zaten o tip atışları da antrenmanlarda çalışıyoruz. Tamamen şansa bağlı bir şut değildi.
Bu sezon en çok CSKA Moskova oyuncusu Mike James’i savunmaktan keyif alıyorum. Bu tip yetenekli, skorer ve atletik oyuncuları savunmak her zaman bana çok keyif veriyor. İstanbul’daki maçta galibiyet sayısını benim üstümden attı ama Rusya’daki maçta onu son topta tutabildim. Ne mutlu ki rövanşı alabildim.
Anadolu Efes Spor Kulübü’nde oynamak büyük bir gurur. Bu kulübün A Takımının kaptanı olmak ise çok daha büyük bir gurur kaynağı. Türkiye’de ve Avrupa’da tarihi başarılara imza atmış bir kulüp. Bu kulübün geçmişte kaptanlığını yapmış çok değerli isimler var. Ben 25 yaşında kaptanlığa layık görüldüm ve bu benim için bir rüyaydı. Her gün kaptanlığın içini doldurmak için ekstra çalışıyorum, bu konuda kendimi zorluyorum. Genç kardeşlerime örnek olma sorumluluğum da var. Takım arkadaşlarım da bu konuda bana yardımcı olmak adına ellerinden geleni yapıyorlar. Özetle, bu takımın kaptanı olmak benim için çok büyük bir gurur.
Bir profesyonel basketbolcuda hırs, beceri ve tekniğin bir arada olması gerekiyor. Ancak bana göre hırs olmadığında beceri ve tekniğin etkisi çok çok düşüyor. Çünkü hırs olmadığında bu oyunda yerinizi kaybedebilirsiniz. Hırs ve kazanma isteği olmadan diğer ikisine sahip olmak pek bir şey ifade etmiyor.
Basketboldan önce futbolcu olma hayalim vardı. Benim ilk hayalim yeşil sahada olabilmekti. Sonra bir anda kendimi basketbol içerisinde buldum. Basketbola başladıktan sonra A Takım seviyesine çıkmayı istiyordum. Sonrasında Amerika fırsatı çıktı, eğitim hayatıma ve basketbola orada devam ettim. Şu an ise en büyük hayalim Turkish Airlines EuroLeague şampiyonluğuna ulaşabilmek. Çünkü Anadolu Efes ile ulaşamadığımız tek başarı olarak o kupa kaldı. Ayrıca A Milli Takımımız ile Olimpiyat Oyunları’nda yer almayı hayal ediyorum. Basketbol sonrasında ise yine basketbolun içinde yönetici ya da antrenör olarak kalmak en büyük hayalim.”
Kaynak: Anadolu Efes