Bu Çaylaklar Niye Sakatlanıyor?

Julius Randle pozisyonun tekrarını izledi.

2.06 boyunda 113 kilo ağırlığındaki uzun forvet Los Angeles Lakers’ın sezon açılışının dördüncü çeyreğinde Houston Rockets uzunu Donatas Motiejunas’ı geçerek potaya drive ediyor. Zıplıyor ve savunma ona yaklaşırken pası veriyor. Başlangıçta her şey normal görünüyor.

Fakat sonra sağ ayağı burkuluyor ve yere yığılıyor.

Sonradan anlaşılıyor ki sağ kaval kemiği kırılmış. NBA’deki ilk sezonu 14 dakika oynadıktan sonra sona eriyor.

Randle olayı ilk izlediğinde çok morali bozulmuş. Rehabilitasyona başladığında izlemeyi bırakmış.

“Bu kadar ciddi bir sakatlığa sebep olacak bir oyun değildi.”

Fakat Randle yalnız değildi. 2014 draftının ilk 11 seçiminden sekizi geçtiğimiz sezon ciddi sakatlıklar yaşadı. Dördü 35’ten fazla maç kaçırdı. Sakatlıkların çoğu sezonun ilk kısımlarında geldi.

“Bu durumdan son derece rahatsız olmuştum,” diyor 6.sırada seçildikten sonra 12 maçı sakatlıklar sebebiyle kaçıran Boston Celtics guardı Marcus Smart. “Bir aydan daha kısa bir sürede, sonra başka biri gitti, sonra sıradaki, sonra sıradaki. ‘Neler oluyor?’ diye düşünüyordum.”

Ligle iç içe olan sağlık uzmanlarına göre bu bir tesadüf değil.


Spor bilimi ve tıp hiç olmadığı kadar gelişmiş durumda. Fakat geçtiğimiz sezon çaylaklarda uzun süreli sakatlıklar sivri bir yükseliş gösterdi.

2014 lotarya seçimi oyuncuları sakatlığa bağlı olarak 304 maç kaçırdı. 2005-06’dan beri 1100’den fazla oyuncunun kariyerlerini listeleyen Jeff Stotts’a göre bu en yüksek sayı. İlk tur seçimleri toplamda 421 maç kaçırdı, bu da en yüksek sayı.

Lig genelinde sakatlık kaynaklı kaçırılan maç sayısı (4,649) geçtiğimiz on yıldaki (lokavt yılı hariç) ortalamanın hemen üzerinde (4,603). Son on yılın en yüksek seviyesi olan 2013’e göre ise (4,989) daha düşük. Ancak bazı uzmanlar endişeli.

“Bu bir rastlantı değil,” diyor ligin en iyi antrenman kadrolarından biri olarak görülen Phoenix Suns eski fizik terapisti Dr.Mike Clark.

Precision Nutrition’ın performans beslenmesi sorumlusu Brian St. Pierre, San Antonio Spurs soyunma odasının duvarında asılı olan Jacob Riis’ten bir alıntıyı tekrarlıyor:

“Taşa çekiçle vuran taşçıya bakın, muhtemelen bir çatlak bile görmeden yüz kez. Nihayet yüz birinci vuruşta taş ikiye ayrılır, ve biliyorum ki bunu yapan son vuruş değil önceki vuruşların tamamıydı.”

Bunu sakatlıklara benzeten St. Pierre “Genellikle sebep 101. vuruş değildir, buna ortamı hazırlayan önceki 100 şeydir.” diyor.

Günümüz NBA’inde sakatlıkların dört temel sorunun göstergesi olduğu söylenir: daha zayıf (az/niteliksiz) uyku, teknoloji kaynaklı; daha zayıf kemikler, az kalsiyum/çok şeker tüketimi kaynaklı; yıpranmada artış, oyuncuların basketbolda çok erken yaşlardan itibaren uzmanlaşmasının sonucu; ve daha zayıf kaslar, popüler yöntemler için geleneksel ağırlık antrenmanlarının kaldırılmasının sonucu.

       1.Mavi Işık Raporu

Cheri Mah NBA oyuncularıyla konuştuğunda, onlara yetersiz uykunun saha içi performanslarını nasıl negatif etkilediğini anlatıyor. Yetersiz uykunun nasıl zamanla azaltılması gereken “uyku sorunları1” oluşturduğunu vurguluyor.

California Üniversitesi İnsan Performansı Merkezi’nde bir uyku araştırmacısı olan Mah başka bir sorundan da bahsediyor: mavi ışık(blue light).

Mavi ışık televizyonlardan, bilgisayar ekranlarından, tabletlerden, akıllı telefonlardan yayılıyor ve geceleri vücudun melatonin üretme isteğini bastırıyor. (Melatonin uykuyu artırmaya yardım eder.)

“Çoğu oldukça şaşırıyor,” diyor 2002’den beri binlerce kolejli ve profesyonel sporcuyla çalışmış Mah. “Çünkü daha önce bunu kimse söylememiş ve bunun uykularını etkileyebileceğini fark etmemişler.”

Araştırmacılar az uykunun tepki zamanını yavaşlattığını söylüyor, bu da sakatlıkların artmasına yol açabiliyor. Ortalama tepki zamanı 250 milisaniyedir, ancak tüm gece uyanık kalırsanız bu süre üç katına çıkabiliyor. Bazı NBA takımlarına danışmanlık yapan Harvard Tıp Okulu Uyku Bölümü Başkanı Dr. Charles Czeisler’e göre bu durum, yasal sınırı geçmiş bir sarhoş kadar hasarlı.

Lokavt dolayısıyla kısaltılmış 2011-12 sezonunda takımlar çok yoğun tempolarda oynadılar. Arka arkaya 3 gün maçlar, bazı durumlarda 20 günde 12 ya da 31 günde 20 maç. İlk 60 günde bir maç kaçırtan sakatlıkların sayısı önceki sezonun aynı dönemine göre yüzde 63 yükseldi.

Czeisler uykunun genç oyuncular için daha da hayati, dolayısıyla az uykunun daha da zararlı olduğunu söylüyor. Bir gece uyumamanın 18-25 yaşındakilere verdiği zarar 60 yaş üzerine verdiğinin 10 katı, çünkü gençlerin uykusu daha derin, daha tazeleyici ve bedenin uykuya girişi daha yoğun diyor Czeisler.

Mah NBA’in uyku bilimine farkındalığının geçtiğimiz yıllarda görece arttığını söylerken Lakers’ın kuvvet ve kondisyon antrenörü Tim DiFrancesco “mavi ışık kirliliği” sorunundan bahsediyor. Bu özellikle saatlerce ekrana bakan genç oyuncuları ilgilendiriyor.

“İnsanların sosyal medyaya bağımlı olduğunu gösteren bolca bilgi var,” diyor DiFrancesco. “Twitter akışını kaydırmadan duramıyorlar. Bir alkolik gibi buna ihtiyaç duyuyorlar. Eğer orada bir kadeh duruyorsa, içmeden duramıyorlar.”

“Bu bildiğimiz tek şey, beraber büyüdüğümüz şey iPhonelar, iPadler, laptoplar diyor 11.sırada seçildikten sonra sakatlık sebebiyle 28 maç kaçıran Chicago Bulls forveti Doug McDermott. Hepsi çok fazla ışık üretiyor.

“Yatmadan önce telefona bakmayacağım demek kolay, ancak gerçek şu ki NBA kariyerine yeni başlayan 19-23 yaşında bir gençseniz muhtemelen dinlemeyeceksiniz ve her halükarda telefonunuza bakacaksınız.”

Bazı oyuncular kolejden NBA’e geçişin uyku konusunda ne kadar zor olduğundan bahsetti: daha fazla maç, daha fazla gece geçe kalma ve özellikle daha fazla seyahat.

“Kolejde belli bir programınız var çünkü çok fazla seyahat etmiyorsunuz. Böylece her gece 11-12 gibi yatabiliyorsunuz,” diyor McDermott, “şimdi bir gece 11’de yatıyorum sonraki gece 3’te. Bu gerçekten zor. Uyuyabileceğim zaman uyumayı öğrendim.”

NBA seyahatleri zaten uykuyu yeterince etkiliyor, fakat teknoloji durumu daha kötü hale getiriyor.

“Aileniz sizinle maç hakkında konuşmaya çalışıyor, fikirlerine değer verdiğiniz insanlar performansınız hakkında konuşmaya çalışıyor – ne olabilirdi ya da ne olmadı,” diyor 2014 draftı 10.sıra seçimi Orlando Magic çaylak oyun kurucusu Elfrid Payton. “Telefonunuzu kapatmak zorundasınız, bence tek yol bu.

Gece geç saatte ekrana yapışanlar sadece genç NBA oyuncuları değil tabi ki. Ulusal Uyku Kurumu’nun 2011’deki bir araştırmasına katılanlardan yüzde 95’i haftada en az bir kaç gece yatmadan kısa süre önce elektronik eşya (bilgisayar, oyun konsolu, cep telefonu vs.) kullandığını söylüyor.

Mah yetişkinlere 7-9 saat uyku önerirken NBA oyuncularına 8-10 saat öneriyor. NBA oyuncuları ve mavi ışıkla ilgili olarak DiFrancesco “Rahatlıkla söyleyebilirim ki her gece uykularından 1-2 saat arası kaybediyorlar, muhtemelen daha fazlasını.” diyor.

Potansiyel bir çözüm f.lux isimli uygulama. Bu uygulama aygıtın ekran ışığını saate göre ayarlıyor, günbatımından sonra mavi ışığı kısıtlıyor. Aynı zamanda gece takmak için tasarlanmış, “mavi ışık önleyici” olarak bilinen sarı camlı gözlükler2 de var.

McDermott veteranların yatmadan önce 15-20 dakika kitap okumayı tavsiye ettiğini ve telefonunda fan vızıltısı gibi bir ses çıkaran bir uygulama kullandığını söylüyor.

“Her gece uyumak için aynı sesi sağlamaya çalışıyorum, çünkü yüzlerce farklı yatakta uyuyorsunuz. Böyle yaparak en azından bir tür devamlılık sağlamış oluyorsunuz.” diyor.

Stanford Üniversitesi ve Leiden Üniversitesi’nde uyku araştırmacısı olan Dan Pardi eğitimi hepsinin önüne koyuyor.

“Mavi ışık problem değil,” diyor Pardi. “Problem bunun zamanlaması. Gün boyu çokça mavi ışığa maruz kalıyorsunuz. Gece bunu istemiyorsunuz çünkü beyniniz düşünmeye başlayacak. Hey, bu gündüz demek, zaman gece olsa bile. Bu bedeninizin tüm ritminde bir kaymaya sebep oluyor.

Sonraki gün mücadele edecek bir sporcuysanız bu gerçekten bir problem. Bir tür jetlagden muzdarip olabilirsiniz.”

       2.Süt Vücudunuz İçin Faydalıdır

Randle Texas’ta büyürken ailesinin her hafta bir galon (3.78 litre) süt içirdiğini hatırlıyor. Akşam sofrada her gece koca bir bardak içermiş.

“Sütü çok severdim,” diyor.

McDermott da severdi. Büyüdüğü yer olan Iowa’nın esaslarındandır bu.

“Süt büyük bir yere sahipti. Aile yemeklerimizin çoğunu düşünüyorum, mısır ve bifteğin yanında bir bardak süt.”

Özel bir sebebi olmaksızın onlar ve diğer çaylaklar süt içmeyi bıraktılar. Ve bir noktada, bir ulus süt içmeyi bıraktı. Washington Post’un Birleşik Devletler Tarım Departmanına (USDA) dayandırdığı verilere göre Amerikalılar 2014’te 1970’e göre ortalama yüzde 37 daha az süt içiyor.

Amerikalılar sadece daha az süt içmiyor, aynı zamanda daha fazla şekerli içecek tüketiyorlar.

Harvard Halk Sağlığı Okulu’nun 2012 tarihli raporuna göre herhangi bir günde Amerika halkının yarısı şekerli içecek tüketiyor, dörtte biri bu içeceklerden en az 200 kalori alıyor, ve yüzde 5’i en az 567 kalori alıyor — 4 kutu gazlı içeceğe denk.

Lakers Beslenme Programı Sorumlusu Dr. Cate Shanahan sporcular arasında tehlikeli bir trend görüyor. “Bence profesyonel sporlarda bir kemik sağlığı sorunu var, çünkü süt yerine gazlı içecek tüketiyorlar, yeterli kalsiyum almıyorlar.”

Shanahan hesaplarına göre bazı oyuncuların günlük önerilen kalsiyum miktarının yalnızca yüzde 25-30’unu aldığını söylüyor. (Webmd.com 19-50 yaş arası erkek yetişkinlere günlük 1,000 miligram kalsiyum almalarını öneriyor.)

Olası bir sonuç olarak genç oyuncularda daha feci kemik kırıklarını gösteriyor Shanahan. Indiana Pacers forveti Paul George’un Ağustos’ta ve Randle’ın iki ay sonra kırılan ayağı gibi. “Yeteri kadar süt ürünleri tüketmiyordu,” diyor Shanahan Randle için.

2014 lotarya oyuncularının kaçırdığı 304 maçın 201’i kemik kırılmalarının sonucu.

“Oyuncular arasında D vitamini düzeyinin düşük olduğunu görüyoruz,” diyor Clark. “Bu da bir çok sakatlığa yol açıyor. Beslenme düzeninize uymak için başka yollar bulmak zorundasınız.”

St. Pierre sütü öneriyor — inek sütü, badem sütü, kenevir sütü hatta soya sütü — çünkü “kalsiyum almak için D vitaminine ihtiyacınız var, ve D vitamini alabilmek için yağa ihtiyacınız var.”

Lakers süt ürünlerini destekliyor, örneğin saf peyniri3. Kobe Bryant maçlardan sonra Whole Foods tarafından özel olarak hazırlanmış bir şişe az şekerli çikolatalı süt içiyor.

DiFrancesco’ya göre yine de süt ürünlerine dair sadece halkta değil aynı zamanda NBA oyuncularında kolay yenilemeyen bir algı var.

“Özellikle sporcular arasında ‘bu beni yavaşlatacak çok yağlı’ düşüncesi var,” diyor DiFrancesco. “Bahaneniz ne olursa olsun, herkesin süt ürünleri tüketmemek için bir sebebi vardır. O halde her gece bir bardak süt yerine ne içiyorsunuz? Meyve suyu, gazlı içecek, biraz daha fazla şeker?”

“Eskiden standart olduğunu unuttuğunuz bu kemik yapıcı besinleri tam yağlı sofranızdan kaldırmakla kalmıyor, yerlerine kemikleri daha kırılganlaştıran, tendonları ve bağları zayıflatan ve enfeksiyon riskini artıran şekeri koyuyorsunuz.”

St. Pierre’in de süt ürünlerine vurulan damga yüzünden kafası karışmış: “Araştırmalar sütün kötü ününü desteklemiyor.”

Randle gibi Smart da Texas’ta büyümüş ve o da haftada en az bir galon süt içtiğini söylüyor. Fakat Randle ve diğerleri gibi o da büyüdükçe içmeyi bırakmış.

“Bilek sakatlığımın iyileşme sürecinde sütten uzaklaşmış olmamın zararını gördüm,” diyor Smart. “Kalsiyumum gerçekten çok düşüktü ve kemiklerime yardımcı olacak D vitaminini almıyordum. Süt çok önemli.”

Randle’a Shanahan daha fazla süt içmekten bahsetti mi diye soruluyor.

“Muhtemelen bahsetti,” diyor. “Genç bir oyuncu olarak, ‘Bana bir şey olmaz’ diye düşünüyordum ve ciddiye almıyordum, ama kesinlikle bahsetmiştir.

Bu benim için yaşayarak öğrendiğim bir tecrübe oldu.”

Randle takımın ona verdiği vitaminler ile daha fazla kalsiyum aldığını söylüyor, fakat sakatlığından sonra daha fazla süt içiyor mu?

Gülümsüyor. “Şimdi daha güzel geliyor” diyor.


       3.Erken Yıpranma

Smart AAU4 basketbolu oynamaya üçüncü sınıfta başlamış, ve yıllar boyu günde dört AAU maçı hatta ulusal turnuvalarda beş maç oynadığı olmuş. Ve bunu normal okul sezonuna ek olarak yapıyorlar.

Smart ve diğer NBA çaylakları için bu standarttı, ve belki de antrenörlerin ve diğerlerinin bugün genç oyuncularda gördüğü en büyük tehlikeyi yarattı: erken yaşlarda daha fazla sakatlığa yol açabilecek yıpranma5.

“Ligle ilgili insanlar sakatlıkların en büyük sebebi olarak AAU’yu gösteriyor,” diyor Stotts.

Bu basitçe kullandıkça yıpranma olayı.(wear and tear)

“Vücudunuz çökmeye başlamadan yapabileceğiniz belli sayıda sıçrayış ve iniş olduğunu düşünüyorum. Vücudunuzun her parçası kuvvetten düşebilir, ve hepsinin belli sayısı vardır,” diyor DiFrancesco. “Geriye dönüp bu yıpranmayı telafi etmenin bir yolu yok, fakat toplam iş yükünü yönetmenin yolları var.”

Engeller var, diyor DiFrancesco. Örneğin NBA’e giren çaylakların karşılaştığı ‘çaylak’ muamelesi.

“Lige girdiğimde bunu hissettim, bir çaylağa elinizi koyduğunuzda onu düşene kadar itebilirsiniz. Bazen gerçekten düşene kadar.” diyor. “Bu kasten yapılıyor. Bir NBA oyuncusu olmaya mental olarak yeterince dayanıklı olup olmadıklarını görmek için onları bu zorluklarla ezmek gerektiğine inanan bir sürü insan var.”

Oyuncular ve antrenörler tarafından işaret edilen bir diğer engel de draft öncesi süreci. Yetenekler ülkeyi dolaşıyor ve takımlar için ağır idmanlardan (workout) geçiyor.

“Uçaktan indiklerinde fast food yiyorlar, sonra takımın istediği yerde hazırlanıyorlar, sonra büyük, ağır bir idman yapıyorlar — çok yoğun ve uzun — ve sonraki gün başka bir takım için aynısı,” diyor DiFrancesco. “Bu çocuklardın hepsi bunun berbat olduğunu söyleyecektir. Bu yaptıkları en zor şeylerden biri.”

Boston Celtics’in kuvvet ve kondisyon koçu Bryan Doo, oyuncuların draft için girdikleri iş yüküyle LeBron James’in 2015 NBA Finalleri’ndeki yükünü kıyaslıyor. James maç başına 46 dakika oynamış ve Cavs hücumlarının büyük kısmını üstlenmişti.

Oyuncular drafta kadar 20 günde 14’e kadar idman yapabiliyorlar diyor Doo. Ve bu süreç kolejde ya da denizaşırı ülkelerde geçen bir sezonun hemen arkasından geliyor. Draft idmanlarına hazırlanmak için haftalar süren hazırlıklar da var tabi.

Sonra Yaz Ligi geliyor.

“Oyuncuların yaptığı draft idmanı sayısıyla sakatlanan oyuncular arasında kesin bir ilişki olduğunu düşünüyorum,” diyor Doo.

Çoğu oyuncu böyle ağır programlarla daha önceden tanışık.

“Daha çocukken kişisel antrenörleri oluyor,” diyor 2003’te kendi şirketi GameShape Inc.’ı kurmak için Clippers’ı bırakan eski sporcu antrenörü Robbie Davis. “Başka bir spor yapmıyorlar veya bir yazı sadece tatil yaparak, dinlenerek geçirmiyorlar. Böyle şeyler üst seviye sporcular için söz konusu değil. Onların daha iyi olduğunu söyleyebilirsiniz – daha büyük, güçlü, hızlı – ama sakatlıklar da böyle geliyor.

“Bu bir aşırı antrenman durumu ve tazelenme hakkında bilinç eksikliği.”

Davis daha fazla oyuncunun gerilmenin, ısınmanın ve dinlenmenin önemini bildiğini söylüyor ve beş yıldır çalıştırığı Clippers’ın yıldızı Blake Griffin’i örnek veriyor. “Her gün çok sıkı antrenman yapmıyoruz. Bazı günler sadece gerilme hareketleri, köpük rulo6 ve buz terapisi yapıyoruz. Bazı günler rutinine dönmek için çalışıyoruz.

Doo gençliğinde tek spora odaklanmış sporculardansa üç spor yapmış sporcuları görmeyi tercih edeceğini söylüyor. Bunu da aynı hareket serilerinin oluşturacağı yıpranmaya bağlıyor, parkeye sürekli atlamayı örnek verebiliriz.

Yıpranma mevzusu çaylaklara sorulduğunda ilk tepkileri iç çekmek oluyor. Hiçbiri bunu inkar etmiyor.

“Kesinlikle çok fazla yıprandık çünkü çok fazla oynadık,” diyor Smart. “Vücudunuzun ne durumda olduğunu ancak siz anlayabilirsiniz. Burada karar vermek zorundasınız.”

Fırsatları geri çevirmek özellikle NBA’de yer edinmeye çalışan genç oyuncular için zordur. Bu değerli bir tecrübe, bir bedeli olsa bile.

Ve bir oyuncuya vücutlarının çökmemesi için saha dışında kalması gerektiğini anlatmak kolay değil. Kevin Durant‘in bu sezon sonunda kronik sakat sağ ayağı hakkında söylediklerine bakalım. “Beş ya da altı senedir yazın her gün oynuyordum. Şimdi o günlere bakıyorum ve ‘Kahretsin, belki de sakatlanmamın sebebi bu’ diyorum. Bunu değiştirir miydim? Tabi ki hayır. Hiçbir şeyden pişmanlık duymuyorum.”

Benzer ikilem beyzbolda da var. Sam Miller bu yıl Tomy John ameliyatları üzerine ESPN The Magazine’de yazdı: “Spor her oyuncunun içine bir saatli bomba koydu ve sayaç, oyuncular iyi olmaya başladıklarında çalışmaya başlıyor.”

“Oynamaktan çok zevk alıyoruz,” diyor McDermott. “Bu bizim hayatımız. Oynamayı tercih ederiz. Her gün kalkmak ve yarışmak istiyoruz. Bir çocuğa ‘Hayır, bugün izinlisin’ demek zor. Günde üç ya da dört maç oynadıktan sonra şimdi gittiğimiz Whole Foods yerine McDonalds’ ya da Burger King’e gittiğim AAU günlerine bakıyorum. Bu çok normaldi.”

Randle 8 yaşında başladığı AAU kariyerine baktığında kafasını sallıyor.

“Bu çılgınca, çünkü o zaman Andrew Wiggins, Joel Embiid, Jabari Parker, Aaron Gordon gibi çocuklar vardı. 5.sınıfta Houston’da, Washington DC’de ya da AAU Ulusal’da oynadığım her turnuvada aynı çocuklar vardı. Her yerdelerdi, ve vücutları da aynı şekilde yıpranıyordu.”


  4.Ağırlık Meselesi

Golden State Warriors gibi rekor sayıda üçlük atan ve pozisyon düzenleri net olmayan takımlar sağ olsun oynanan basketbol değişiyor. Birkaç NBA kuvvet ve kondisyon antrenörüne göre aynı zamanda ağırlık çalışma odalarında da değişim var.

Yaklaşık 20 yıl önce dambıl gibi geleneksel ağırlık çalışmalarına daha çok önem verilirdi. Bugün hareket, denge ve mobiliteye daha çok önem verilmesiyle gergin bantlar7 ve pilates toplarının8 kullanımında artış var.

Fakat bazıları “fonksiyonel çalışmalara” geçişin biraz sert olmuş olabileceğini sorguluyor ve bunun sakatlıklara yol açmış olabileceğini düşünüyor.

“Bazen, kurumlar aşırı reaksiyon verir ve işe yarayan, denenmiş ve doğru metotları bırakırlar,” diyor DiFrancesco ve ekliyor ‘bir su dalgası etkisi’ (giderek genişleyen) gördüğümüzü düşünüyorum.”

Ağırlık kaldırmanın sadece kas kütlesini artırdığını düşünebilirsiniz, ancak kuvvet antrenörleri bunun ötesinde etkisi olduğunu söylüyor.

“Bu sadece kasları daha kuvvetli yapmakla ilgili değil, yapılarıyla yani tendonları, bağları ve kemikleriyle, hepsiyle ilgili,” diyor DiFrancesco.

“Kimse bu oyuncuların neden daha kuvvetli olması gerektiğinden ve kasların sahip olduğumuz en büyük darbe emici olduğundan bahsetmiyor,” diyor dokuz kolejin yanı sıra Raptors ve Celtics ile de çalışmış kuvvet antrenörü Shaun Brown. “Ne kadar az kasınız olursa, sarsıntı o kadar eklemlerinize iner.” Yaklaşımlardaki farklılık ağırlık odasında bir probleme sebep olabilir.

“Bazı kuvvet antrenörleri bantları ve ona benzer şeyleri kullanıyor çünkü oyuncular bunlarla daha iyi hissettiklerini söylüyorlar,” diyor Celtics’in 13 yıllık kuvvet ve kondisyon antrenörü Doo. “Bir oyuncu ağrı hissettiğinde, bazen bundan hoşlanmazlar ve sizinle tartışabilirler. Bu yüzden bazen, sorumluluğu onlara vermektense, tek bacakla çömelme (one-legged squat9) yaptırır ve ‘Bunu yapmaya ihtiyacın var.’ deriz.”

Böyle bir durumda oyuncunun isteğine yenik düşmek ideal değildir, diyor Doo. “Buna kötünün iyisi diyebiliriz, kuvvet antrenörleri iyi hissediyor en azından.”

DiFrancesco Doo’nun söylemek istediklerini tekrarlıyor.

“Bir oyuncuya ‘Bu band ile çalış’ demek, ‘Bugün ağır bir şekilde squat çalışacağız’ demekten kolaydır. Fakat gerçekten ama gerçekten sorumlu bir koç ‘Hayır, bu eğlenceli egzersizleri sevdiğini biliyorum, ancak bunları yapmak zorundayız çünkü adapte olmanın ve kuvvetlenmenin tek yolu bu’ der.

Sadece oyuncular da değil. “Koçlarla da tartışıyorsunuz” diyor Doo, Celtics’ten değil genel olarak ligden bahsederken. “Koçların yarısı oyuncularını ağır çalıştırmanızı istemiyor. Neden? Çünkü NBA’deki insanların yüzde 90’ı işinde kalmak istiyor. Oyuncuların isteklerine göre davranıyorlar çünkü kimin kalacağına oyuncular karar veriyor.”

Doo oyunculara haftada 2-3 gün ağırlık kaldırma çalışmaları yapmalarını söylüyor. Ve bunun NBA sezonu sırasında oldukça ortalama bi iş yükü olduğunu ekliyor.

Onları kuvvetli tutmak zorundasınız, ve 82 maçlık bir sezonda bir noktadan sonra doğal olarak kas kaybediyorsunuz.” diyor.

Edith Cowan Üniversitesi Spor ve Egzersiz bölümü profesörü Dr. Rob Newton kuvvet ve kondisyon alanında geçtiğimiz 10-15 yılda ortaya çıkan “moda trendlerden” korktuğunu söylüyor.

“Birçok sporcu, koç ve kuvvet-kondisyon uzmanları rekabet üstünlüğü kazanmak ya da yeni, farklı şeyler yaptıklarını göstermek için neredeyse hiç bilimsel temeli bulunmayan geçici heveslere ve yanılgılara kapılıyorlar.” diyor 1994-2002 arasında performans danışmanı olarak Chicago Bulls’ta çalışan Newton. “Genellikle bu yeni ürünler, antrenman sistemleri ve felsefeler multi-milyar dolarlık spor endüstrisinde elde edilebilecek devasa kazancı gören şahıslar ve firmalar tarafından yönlendiriliyor.”

Aynı zamanda araştırmaların geleneksel ağırlık kaldırmanın kuvvet, tendon boyutu ve sertliği ve kemik yoğunluğunu olumlu etkilediğini gösterdiğini söylüyor.

“Profesyonel ortama görece daha düşük kemik yoğunluğuyla gelen Avustralyalı futbolcularda yüksek oranda stres kırığı ve katastrofik kırıklara rastladık.” diyor. “Sebebin gelişme çağında pliometrik çalışmalara10 ve kuvvet çalışmalarına gerekli önemin verilmemesi olduğuna inanıyoruz. Başka bir deyişle, çok fazla koşuyorlar ve çok az ağırlık kaldırıyorlar, bu da onları fiziksel ve yapısal olarak zayıf kılıyor.”

Newton bunun aynı zamanda yüksek performans için gerekli hormonal koşulları da geliştirdiğini söylüyor.

“Bir örnek vermek gerekirse, testesteron kas ve bağdoku gelişimini hızlandıran oldukça yapıcı bir hormon. Aynı zamanda doku yenilenmesi, mevcut kas, tendon, bağ ve hatta kemik sağlığı açısından faydalı. Araştırmalar gösteriyor ki testesteron salgılanmasındaki büyük artışlar, squat ya da halter gibi geniş kas gruplarını çalıştıran ağır direnç idmanları sırasında oluyor. Bu tip çalışmaları her hafta yapmayan sporcular vücutlarının gelişme ve sakatlıklara direnme yeteneklerine ihanet ediyorlar.”

Üç aktif NBA kuvvet antrenörü de yeni trendlerin yararlı olduğunu söylüyor, ancak eski metotlarla arasında sağlıklı bir denge kurulmasına ihtiyaç olduğunu vurguluyor. Aynı zamanda bireysel ihtiyaçlara göre tasarlanmış daha fazla program olması gerektiğini de söylüyorlar.

“Bugünlerde herkes aynı kalıp programları kullanıyor,” diyor Doo.

Hiçbir antrenör geleneksel ağırlık çalışmalarının tek başına oyuncuları sakatlıktan kurtaracağını söylemiyor, ancak bunun yardımcı bir rol oynayabileceğine inanıyorlar.

“İnsanlar geçmişte kesinlikle işe yaramış bazı şeyleri unutuyorlar,” diyor Denver Nuggets’ın 20 yıllık kuvvet ve kondisyon antrenörü Steve Hess. “Geçmişte uygun vücut bölümlerine uygun ağırlık uyguluyorlardı ve bunun sakatlıklardan korunmaya yardımcı olduğunu düşünüyorum.”

Brown’ın dediği gibi, “Çocuklara lanet olası ağırlıkları kaldırtın. Daha çetrefilli olmasını isterdim, ama gerçekten bu insanların olmasını istediği kadar karışık değil.”


Randle ilk başta 2014 lotarya oyuncularının birçoğunun sakatlanmasının tesadüf olduğunu düşünmüş. “İçtiğimiz sudan olsa gerek11.”

“Oyuncuların sakatlandığı pozisyonlara bakıyorum ve bazıları darbe kaynaklı değil,” diyor McDermott. “Bazen kötü şansınız vardır ve bu gerçekleşir.”

Fakat “şans” fazla kolay bir cevap gibi duruyor.

“Bu esrarengiz bir durum değil,” diyor Clark. “Çocuklarımız çok sıkı ve uzun süreli oynuyor ve uzmanlaşıyor. Ve biz onları oynamadan önce hazırlayacak şeyleri ya da oynadıktan sonra tazeleyecek şeyleri yapmıyoruz.”

Clark genç ve tecrübeli tüm oyunculara sakatlıkları önlemek, performansı artırmak ve devamlılığı artırabilmek için beş öneride bulunuyor: beslenme, sıvı alma, uyku, hareket hazırlıkları ve hareket tazelenmesi — son ikisine az çok ısınma ve soğuma sırasında odaklanılıyor.

“İnsanlar sakatlık bu oyunun bir parçası der, evet, birinin ayağına basıp bileğini burktuğunuzda yapacak fazla bir şeyiniz yoktur,” diyor Clark. “Ancak sakatlıkların neredeyse yüzde 80’i darbeye bağlı değil. Araştırmalar gösteriyor ki temel bir ısınmayla bu sakatlıkları yarı yarıya azaltabilirsiniz.”

Davis herkesin bazı maço hareketlerden kurtulmasının akıllıca olacağını söylüyor.

“Eski bir deyiş vardır, emeksiz yemek olmaz12, ben buna hep karşı çıkarım. Bu doğru değil. Daha iyi olabilmek için kendinizi incitmek zorunda değilsiniz. ‘Öldüğünüzde uyuyabilirsiniz13‘ de derler. Bu da doğru değildir.”

Orlando Magic forveti Aaron Gordon gelecek sezonun çaylaklarına gençliklerinin onları yenilmez yaptığı düşüncesinden kaçınmalarını tavsiye ediyor.

“Gençken, günün hangi saati olursa olsun kendinizi iyi hissedersiniz,” diyor Gordon. “AAU’da günde 3 maç oynayabilir ve dinlenme ihtiyacı hissetmezsiniz. Sadece gider ve oynarsınız.

Şimdi 82 maçlık bir sezon var. Vücudunuza iyi bakmak ve doğru kasların çalıştığından emin olmak zorundasınız. Bu ligde vücudunuzla ilgili çok şey öğreniyorsunuz.”

Lakers tesislerinde yukarıdaki meseleleri tartıştığımız bir saatlik röportajın sonlarına doğru Randle’ın çaylak sakatlıkları hakkındaki görüşü değişmeye başladı.

Kendisinin ve diğer 2014 sınıfı çaylakların sakatlıkları yine sorulduğunda kafasını salladı ve duvara boş boş baktı.

“Bu bir rastlantı değil.”


Notlar:

 

1- Sleep debt: Uyku sorunları diye verdiğim ifadenin aslı. Yeterli uyumamanın biriktirdiği etki.

2- Sarı camlı gözlük: Amber lensed goggles. Bir örneği için buyrun

3- Saf peynir: Grass-fed cheese. Yıl boyu doğada beslenen ineklerin sütüyle yapılmış peynir. Organik beslenmek isteyenler arasında yaygınlaşıyormuş.

4- AAU: Amateur Athletic Union- Amatör Atletizm Birliği: Gençlere yönelik birçok sporda yer alan oluşum. Okuldaki maçların haricinde bir de burada gönüllü olarak takılıyor gençler. Detayını bilmemekle birlikte Amerika’da ciddi eleştiriler alıyor.

5- Mileage: Yıpranma olarak verdiğim bu kelime mile’dan da anlaşılacağı üzere ne kadar yol gidebileceğiniz gibi bir anlam taşıyor.

6- Köpük rulo: Orijinali foam roll. Denemek isterseniz buyrun

7- Gergin bant: Orijinali resistance band, Türkçesini bulamadım. Bele falan bağlayıp duvardan koşmaya başlıyor ya sporcular, öyle bir şey.

8- Physio ball: Pilates topu diye verdim, salonlarda olan şu koca toplar işte

9- Squat: Binbir çeşidi olan bir egzersiz. Dizleri hafif açıp kollar önde çömeliyorsun mesela

10- Pliometrik antrenman: Zıplama antrenmanı olarak bilinir. Genellikle ufak bir yüksekliğe zıplayıp hemen geri zıplamak vs.

11- Something in the water: Benzer koşullara sahip insanların başına aynı şeylerin gelmesi üzerine söylenir.

12- No pain no gain: Artık biz de sıklıkla kullanıyoruz. Acısız kazanç yerine güzel deyişimiz emeksiz yemek demeyi tercih ettim.

13- You can sleep when you are dead: Uykusuzluğu sorun etme anlamında söylenen deyim.

 

Orijinal yazı: The four injury risks today’s young players face by Baxter Holmes

 

Burak Varıcı

4 YORUMLAR

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler