EuroBasket 2015 | Rusya

Avrupa basketbolunun güçlü geleneğe sahip ülkelerinden Rusya, Eurobasket 2015’e büyük karışıklıklar ve kan kaybıyla geliyor. Rusya Basketbol Federasyonu’ndaki sorunlar, FIBA ile yaşanan problemler nedeniyle neredeyse turnuvaya alınmayacaklardı. Ancak ben bu yazıda içinde siyaset de barındıran negatif konulara girmektense, takıma ve basketbola odaklanmayı istiyorum. Rusya, Eurobasket 2015’te A Grubu’nda Fransa, Finlandiya, Polonya, İsrail ve Bosna Hersek ile ilk 4 mücadelesi verecek. Rusya grup maçlarını Fransa’nın Montpellier kentinde oynayacak.

Aday kadro

PG: Anton Ponkrashov – Dimitriy Khvostov – Mikhail Kulagin

SG: Vitaly Fridzon – Dmitry Kulagin – Evgeny Voronov – Egor Vylatsev

SF: Sergei Monya – Nikita Kurbanov – Pavel Antipov

PF: Semen Antonov – Andrey Zubkov

C :  Andrey Desyatnikov – Ruslan Pateev

Koç: Evgeny Pashutin

Eksikler

Rusya, en önemli oyuncularından yoksun şekilde turnuvaya gelecek. Uzun yıllar takımın en önemli silahı olmuş Andrei Kirilenko emekli oldu ve yakın zamanda Rusya Basketbol Federasyonu Başkanı seçildi. Viktor Khryapa ile birlikte Andrey Vorontsevich de kadroda olmayan önemli isimler arasında. Khryapa ve Vorontsevich ile aynı pozisyonun oyuncusu Pavel Korobkov yine takımla olmayacak. Rusya’yı NBA’de temsil eden Sergey Karasev ve bu sezon Khimki formasıyla Avrupa’ya dönecek olan Alexey Shved de kısa rotasyonundaki kritik eksiklikler. Pivot pozisyonundaki ilk alternatifler Timofey Mozgov ve Sasha Kaun da turnuvayı evlerinden izleyecek.

maxresdefault

Takımın yapısı, artıları ve eksileri

İlk bakışta bile yukarıda yazan kadronun çok önemli defoları olduğunu görebilirsiniz. Öncelikle takıma saha içinde liderlik eden oyuncularının olmayışı önemli bir sorun teşkil edecek. Tecrübeli Sergei Monya ve Vitaly Fridzon’un bu görevi üstlenmeye çalışacağını söyleyebiliriz. 

Pozisyon pozisyon bakacak olursak, en büyük problemi 4 numarada yaşayacaklarını düşünüyorum. Semen Antonov, Andrey Zubkov ve Sergei Monya’dan 4 numara olarak faydalanabilirsiniz ancak bu oyuncuların hiçbiri “İşte tamam, benim PF’im bu oyuncu” diyeceğiniz isimler değil. Antonov, Nizhny Novgorod ile Euroleague’de iyi bir sezon geçirdi. Üç sayı tehdidi sayesinde ters eşleşme yaratma imkanı sağlayacaktır ama Euroleague’de de gördük ki Antonov, fiziki mücadele ve 4 numara savunması konusunda sorunlu bir oyuncu. İyi niyetli bir mücadele sergilese bile fiziksel olarak hep güçsüz kalacak ve ribaundlarda çok sorun yaşayacaktır. Sergei Monya’nın ona göre daha kuvvetli ve iyi bir ribaundcu olduğunu söyleyebiliriz. Ancak 32 yaşına gelen Monya’yı pota altındaki itiş kakışın içine atmak demek, hücumda sağlayacağı verimin bir nebze düşmesine neden olmak anlamına gelecektir. Skorer oyuncu konusunda eli güçlü olmayan Rusya’nın, Monya’yı öncelikle sayı üretecek ve fazla yormayacak rollerde kullanması daha akıllıca olacaktır.

Pivot pozisyonunda 2,13 boyundaki Ruslan Pateev ve 2,21 boyundaki Andrey Desyatnikov’un ne vereceği büyük bir soru işareti. Boyalı alanda yer kaplayabilen bu iki oyuncu, ilk kez bir takımda bu denli yüksek bir rolde görev yapacak. Milli takım tecrübeleri de hayli düşük.

Kısa oyuncularına baktığımızda Rusya’nın delici bir oyuncuya sahip olmadığını söyleyebiliriz. Daha çok perde kullanarak savunmacının önüne geçebilen bu oyuncuların bire bir skor üretmek konusunda da çok yeterli olmadıklarını söyleyebiliriz. Genelde ceza şutu veya kendilerine hazırlanmış bir pozisyon sonunda perdeden çıkıp atılan şutları seven kısalar. Bu da set hücumlarına boyut katmak açısından ellerini bağlayan bir durum olacak. Oyunkurucularının, atletik rakiplerin yapacağı tam saha baskıya karşı da zorlanacağını düşünüyorum. Takım halinde atletizm konusunda çok sorun yaşayacakları da bir gerçek.

Öte yandan önemli şutörlere sahip bir takım olduklarını atlamamak gerek. Gününde olduğunda otomatiğe bağlayabilen Fridzon, Monya, Antonov, Kulagin, Voronov, Khvostov gibi oyuncular mutlaka birkaç takımın canını fazlasıyla yakacaktır. Zaten bu takımın başarılı bir turnuva geçirmesi için çok yüzdeli üçlük sokması gerektiği gün gibi ortada.

Ne yapmaya çalışacaklar ?

Rusya’nın bu turnuvaya “hedef turnuva” gözüyle bakmadığı açık. Gidebilecekleri en yukarı noktaya kadar gitmeye çalışacaklar ancak madalya zorunluluğu gibi bir baskı hissetmeyecekler. Evgeny Pashutin de bunu bir avantaja çevirebilir. Kazanma baskısı yok, tüm basketbol kamuoyunun kendilerinden beklentisi çok düşük. Kısaca kaybedecekleri hiçbir şey yok. Turnuva öncesi yaşanan kaos ve karışıklık da cabası.. Ancak biliyoruz ki bu tip ortamlarda, hiç beklenmedik oyuncular beklenmedik performanslar verebilir. Pashutin de oyuncularından böyle bir şeyler bekleyecek.

Rusya’nın en güçlü tarafı, özellikle 2 ve 3 numaralarının keskin şutörler olması. Bu oyunculara pozisyonlar hazırlamak ilk öncelikleri olacaktır. Sergei Monya’nın alçak postta sırtı dönük oyununu -en azından fiziki açıdan avantajlı olduğu eşleşmelerde- kullanmak da sıkıştıkları anlarda ilk başvuracakları şeylerden biri olacaktır.

Bire bir üzerinden skor atabilen, arkadaşlarına pozisyonlar yaratabilen çok oyuncuları yok. Zenit formasıyla VTB Ligi’nde dikkat çeken ve kardeşi ile birlikte CSKA Moskova’ya transfer olan Dmitry Kulagin, bu konuda Pashutin’in sorumluluk vereceği isim olabilir. Şutör guard olmasına rağmen ikili oyunları iyi oynayabilen ve oyuna yön verebilen Kulagin, nispeten zayıf oyunkurucu rotasyonunu da rahatlatacaktır.

Pivotlarına her maç dört-beş pozisyon çembere yakın bire bir oynama fırsatı vereceklerini düşünüyorum. Etrafına dizecekleri dört keskin şutörle birlikte onlara yeterli alanı açabilirler. Eğer bekledikleri verim pivotlardan gelirse, üzerlerine yardım ekip dışarıdaki şutörlere boş şut imkanı da sağlayabilirler. Kvostov, Fridzon, Monya, Antonov gibi dört şutör, özellikle alan açmak için çok ideal.

Savunma tarafında ise penetreci kısaları durdurmaları çok kolay görünmüyor. İyi yardımlaşmaları ve en önemlisi pivotlarının çemberi iyi koruması çok mühim. Bire bir yenilme sorununa karşılık Pashutin’in zaman zaman alan savunmasına dönmesi faydalı olacaktır.

maxresdefault (1)

Kilit oyuncu

Takımın en tecrübeli oyuncusu Sergei Monya, aynı zamanda bu kadronun en kaliteli ismi. Diğerlerinden çok ayrılan bir skorer olmadığından sayı yükünü paylaşmayı isteyeceklerdir ancak sıkıştıklarında ya da kritik bir hücumda topun gideceği oyuncunun Monya olacağını düşünüyorum. Onun dışında Dmitry Kulagin’in de bireysel yaratıcılık konusunda bir yeşil ışık alabileceğini tahmin ediyorum. Eğer şansını iyi kullanırsa, Rusya’ya kimsenin beklemediği kadar önemli bir katkı sağlar ve takımını yukarı taşır. CSKA Moskova’ya transferinin ardından kendisini tüm Avrupa’ya gösterme şansı yakalaması da kendisine ekstra bir motivasyon kaynağı olacaktır.

Nerede bitirirler ? 

A Grubu’nun ağır favorisi Fransa, büyük ihtimalle rahat bir şekilde ilk sırayı alacak. Fransa dışında kalan takımların birbirlerine yakın kalitede ekipler olduğunu söylersek yanlış olmaz. Finlandiya, Polonya, Rusya, İsrail ve Bosna Hersek, kalan üç sıra için savaşacak. Açıkçası İsrail ile Bosna’nın, diğer takımlara nazaran kalite olarak bir tık altta olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla Rusya’nın kendini ilk 4’e atarak gruptan çıkacağını tahmin ediyorum. Ancak Rusya-Polonya-Finlandiya takımları arasındaki sıralamanın ne olacağını kestirmek zor. Ancak ne olursa olsun, buradan çıkan takımlar, milli takımımızın da bulunduğu B Grubu ile çapraz eşleşeceği için grup lideri olmadıkça karşılarına zorlu bir rakip geleceği kesin. Bu yüzden Rusya’nın gruptan çıkıp, son 16 aşamasında bizim gruptan gelen takıma eleneceğini düşünüyorum.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler