Zeljko Obradovic hatalarında ısrar etmekten vazgeçiyor mu? | Köşe yazısı

Zeljko Obradovic hatalarında ısrar etmekten vazgeçiyor mu? | Köşe yazısı

Zeljko Obradovic önderliğindeki Fenerbahçe Beko‘nun hala birçok saha içi sorunu var. Takdir edersiniz ki Valencia da eldeki kadroya göre ahım şahım bir savunma takımı değil. Bu cümlenin yanlış anlaşılma ihtimaline karşın belirtmek isterim ki mevcut Valencia kadrosu bu sezon izlediğimizden çok daha iyi savunma performansı sergileyebilir. Fakat kötü koçlar ve onların kötü oyun planları önünüze engel olarak çıkabiliyor.

Zeljko Obradovic hatalarında ısrar etmekten vazgeçiyor mu?
Fotoğraf: Begüm Ünal/TrendBasket

Düzeltilebilmesi için ya oyunun tamamen değişmesi ya da kadroda önemli değişiklikler yapılmasının gerektiğini ve Valencia’nın kötü savunmasını kenara koyalım. Cuma akşamı oynanan EuroLeague maçının anlattığı bazı şeyler sarı lacivertlilerin playoff yarışı için oldukça önemli. (Fenerbahçe Beko %75 iki sayı, %56 üç sayı isabetiyle oynadı)

Valencia maçı yanıltıcı mı?

Her şeyden önce maça başlayan Westermann, Nunnally, Datome, Thomas, Lauvergne beşinin derbi yenilgisi sonrası takıma bir mesaj olduğunu kabul etmek mümkün. (Tamamı Galatasaray maçında kadroda olmayan oyuncular). Takıma mesaj vermenin yanı sıra bu beşin bir diğer önemi ise nihayet Lauvergne’ün kısıtlı sürelerde parkede kalabileceği beşlerden birinin bulunmuş olması. Zira Fenerbahçe’nin oyunu daha planlı hale geldiğinde Lauvergne’ün iyi seçilmiş dakikalarını doğru beşle birleştirip takım için kısa süreli bir alternatif yaratmak kötü fikir değil. Zeljko Obradovic’in bunun için biraz geç kaldığını kabul etmek gerek. Bu sayede Lauvergne’ün mutsuzluğunu da biraz azaltacak olmanız cabası. Bunu yapmanın en kolay yolu ise Westermann ve Lauvergne’ün birlikte oynadıkları dakikaların sayısını artırmaktan geçiyor, neden?

Sloukas’ın elindeyken 0.5x hızında oynayan oyun, o kadar çabuk ve tempolu bir oyuncu olmamasına rağmen, top Westermann’ın elindeyken set temposunun 1.5x hıza çıkmasını sağlıyor. Topu gereğinden fazla elinde tutmayıp içeride Lauvergne’i topla buluşturmayı daha kolay amaç edinebileceği için iki oyuncunun da verimliliği artıyor. Buna bir de ribaundlara katkı verebilecek Thomas ve alan açarken kullanabileceğiniz Nunnally’i eklediğinizde en azından denenebilecek bir plana sahip oluyorsunuz. Bu da hücumda çok tahmin edilebilir bir takım olan Fenerbahçe için çok önemli. Bu arada bu planın çok kısa sürelerde uygulanabileceğinin ve birtakım savunma zaafları yaratacağının farkındayım. Fakat Zeljko Obradovic artık farklı oyun stratejileri üretmek zorunda.

De Colo-Sloukas açmazı

Gelelim Fenerbahçe’nin bu sezonki en büyük sorunu olan De Colo-Sloukas açmazına. Zeljko Obradovic sezon başından bu yana yapması gerekeni yaptı ve nihayet iki oyuncunun dakikalarını ayırdı. İki oyuncunun dakikalarının ayrılmasının temel avantajı sarı lacivertlilerin kısa savunmasındaki yetersizliğinin takıma daha az zarar vermesi oldu. Hem Sloukas hem de De Colo sahadayken yay gerisini, penetre edenleri, guard’ların perde sonrası topsuz katlarını takip etmekten biçare olan Fenerbahçe savunması bu iki oyuncuyla ayrı zamanlarda parkede yer alan Westermann ve Nunnally’nin desteğiyle biraz nefes aldı. Bunun da mükemmel bir plan olmadığını fakat kötü savunmayı daha az kötü hale getirdiğini ifade etmek gerek.

Sloukas ve De Colo’nun dakikalarını ayırmanın hücumdaki avantajı ise De Colo’ya hareket alanı kalması oldu. Sloukas’ın oyunda olmadığı bölümlerde daha rahat çembere gitti, ikili oyunları yönlendirip faul aldı, yarı sahada Westermann veya Dixon’dan topu teslim alıp hücumu kendisi organize etti. Bunlar çok basit şeyler gibi görünebilir ancak Zeljko Obradovic sezonun çok büyük bölümünde bunlardan uzaklaşarak De Colo’nun konfor alanını ortadan kaldırmıştı, belki de oluşmasına hiç izin vermemişti. Tabii bu dakikaları ayırma işinin takımın set temposunu da olumlu etkilediği çok açık zira Sloukas’ın temposunda De Colo’yu verimsizleştirip harap etmektense Sloukas’ın temposunda belirli yan parçalarla Sloukas’ın oynamasına izin vermek çok daha mantıklı. Bu şekilde her iki oyun temposunda da belirli oyunculardan alacağınız verimin artması çok olası, nitekim Derrick Williams’ın Valencia maçındaki performansını sadece Valencia’nın kötü savunmasıyla açıklamak hamle çeşitliliğinin yarattığı olumlu sonuçlara biraz haksızlık olur.

Nunnally ve dakikaları

Bir diğer önemli nokta da Nunnally’nin dakikaları. Her şeyi çok iyi yapan bir oyuncu olduğu için değil fakat özellikle Kalinic kötüyken Zeljko Obradovic’in takımın forvet rotasyonunda ayakta kalabilmesi için Nunnally’i sahada tutması şart. Alan açıyorsunuz, şut tehdidi var, Kalinic’ten sonra elinizdeki en hareketli ve kuvvetli forvet ve koridoru bulduğu zaman penetre edebiliyor, elde çok daha iyi bir alternatif yokken neden dakikaları artmasın ki?

Sezonun kalan bölümünde daha sık görebileceğimizi düşündüğüm konulardan biri de Vesely ve Thomas’ın birlikte kullanımı. İki oyuncuyu aynı anda parkede tutmak alan paylaşımına ve hücumun akıcılığına muhakkak zarar verecektir ancak daha iyi savunma yapıp ribaund kontrolünü ele geçirmeye ihtiyaç duyduğunuz anlarda bu ikiliye dönmek kısa süreliğine nefes almanıza yardımcı olabilir.

Yeniden deneysel düşünmek

Oyuncu özelindeki değerlendirmelerden çıkıp Obradovic’in yaklaşımındaki değişimle ilgili de birkaç şey söylemek istiyorum. Fenerbahçe bu sezon belki de ilk kez bu kadar geniş rotasyonla ve süre alan oyuncuların dakikalarının homojen dağıldığı bir oyun planıyla sahadaydı. Üstelik deneyimli çalıştırıcı bu sezon hiç olmadığı kadar oyun içi hamlelerini, farklı oyuncu kullanımı, farklı beşler, farklı beşlerdeki pozisyon değişiklikleri, değiştirerek maçı tamamladı.

Tüm bunlar Obradovic’in nihayet, aslında alıştığımız gibi, yeniden deneysel düşünmeye başladığının işareti. Sezon başından bu yana işler kötü giderken farklı bir şey denemeyip hep benzer şeyler deneyerek sonucu değiştirmeye çalışan Zoc bu kez özellikle Nunnally ve Thomas transferlerinden sonra kendisinden beklediğimiz hamleleri yapmaya başladı.

Açık konuşmak gerekirse Obradovic bu oyun planı çeşitliliğini sürdürse bile Fenerbahçe’nin olası bir playoff eşleşmesinde işi çok zor. Fakat playoff ve Final Four’un başarı istikrarında önemli olduğu düşünülürse bu kadar kötü giden bir sezonda en azından ikisinden de uzak kalmamak önemli. Yanlış kadro kurduğun için vites küçültmek ve playoff ihtimaline göre hareket etmek üst üste gelen Final Four’lardan sonra tamamen dışarıda kalmaktan çok daha gerçekçi ve sonuca götüren bir hareket.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler