Fenerbahçe, Spor Toto Play-Off Yarı Final’deki dev serinin ilk karşılaşmasında Galatasaray Odeabank’ı Ülker Sports Arena’da konuk etti.
Karşılaşmaya Jan Vesely ve Ekpe Udoh ikilisiyle boyalı bölgede hakimiyet kurma düşüncesiyle başlayan sarı lacivertli ekip, Errick McCollum ve Vladimir Micov’un skor üretimine engel olamadı. Bu bölümde Blake Schilb ile bir de üç sayılık isabet bulan Galatasaray Odeabank, Bobby Dixon’ın üst üste kaydettiği iki üç sayılık baskete rağmen televizyon molasına sadece bir sayı farkla 13-12 geride girdi.
Televizyon molasının ardından Errick McCollum ile etkili olan Galatasaray Odeabank, yıldız oyuncunun oldukça verimli hücum performansı neticesinde skora tutunmayı başardı. Fenerbahçe’nin çeyreğin başına oranla oyunun her iki alanında durgunluk yaşamasıyla açılan sayı farkını kapatan Galatasaray Odeabank, ilk on dakikalık bölümü 27-22 geride kapattı.
İkinci çeyreğe Galatasaray Odeabank oldukça etkili başladı. Vladimir Micov’un oyun kurucu pozisyonunda yer aldığı oldukça uzun bir beşle parkede yer alan Ergin Ataman’ın ekibi oyunun kontrolünü ele geçirmeyi başardı. Göksenin Köksal’ın Kostas Sloukas’a yaptığı faulün ardından gerilen salon ortamı ve Koç Ataman’ın teknik faul almasıyla kısa süreli bir ivme yakalayan Fenerbahçe, Vladimir Micov’un müthiş set yerleşimi sonucu gelen üç sayılık basketine engel olamayınca Zeljko Obradovic mola istedi.
Zeljko Obradovic’in molasının ardından etkili bir seri yakalayan ve aradaki sayı farkını açan Fenerbahçe, Galatasaray Odeabank’ın Stephane Lasme’den faul problemi sebebiyle faydalanamadığı bölümde Melih Mahmutoğlu ve Jan Vesely ile etkili olarak soyunma odasına 57-40 önde gitmeyi başardı.
Üçüncü çeyreğe hücum opsiyonlarını kötü kullanarak başlayan Fenerbahçe, üst üste boş dönülen iki hücumun ardından Errick McCollum’ın üç sayılık basketine de engel olamayınca Zeljko Obradovic henüz bir dakika dolmamışken mola istedi. (57-43)
Molanın ardından gelişen oyunda da Galatasaray Odeabank istediklerini sahaya yansıtan taraftı. Errick McCollum ve Stephane Lasme ile etkili olan ve Errick McCollum ile kaydettiği üç sayılık basket faul hakemler tarafında yerde olarak değerlendirilen sarı kırmızılılar, Pero Antic’in son saniyede köşeden bulduğu üç sayılık isabete engel olamayınca karar çeyreğine 74-60 Fenerbahçe üstünlüğüyle gidildi.
Karşılaşmanın ikinci çeyreği hariç oyunda istediği egemenliği kurmakta oldukça zorlanan ve Galatasaray Odeabank’ın nefesini sürekli ensesinde hisseden Fenerbahçe, karar çeyreğinde de genel sezon performansının aşağısında bir oyun sergiledi. Bu bölümde Chuck Davis ile üst üste skor üreten Koç Ergin Ataman’ın ekibi aradaki sayı farkını tek hanelere indirmeyi başardı.
İki ekibin de karşılıklı skor ürettiği ve savunma organizasyonlarının aşağı indiği bölümde Luigi Datome ile aradaki sayı farkını korumayı başaran sarı lacivertli ekip, dönem dönem sıkıntılı anlar yaşadığı zorlu mücadeleden net bir skorla 93-79 galip ayrılarak yarı final serisinde 1-0 öne geçti.
Salon
Ülker Sports Arena/İstanbul
Hakem üçlüsü
Engin Kennerman, Serkan Emlek, Kaan Büyükçil
Ama Obradovic Türkleri oynatmıyor. Bir dakika ! Melih 12 sayı atmış yahu ? Peki şimdi ne zırvalayacağız ???
12 sayı attığı maçta 11 dk 53 sn oynamış. aynı performansı bogdanoviç verseydi 28-30 dk oynardı. değişen bir şey yok yani.
obradovic yerli oyunculara güvenmiyor işte bu kadar basit. bu sene melih dışında oynatabileceği çok oyuncu yok zaten ama melih 30 sayı atarsa 25 dakika oynar belki. bırakalım bence bu meseleyi. gayet ortada her şey çünkü, güvenmiyor ve başarılı da oluyor bir şey diyemeyiz.
Yabancılar 185 dk
melih 12 dk
barış 0.10 dk
ercan 0,0dk
egehan 0,0dk
berk kadroda bile değil
TBL deki karne böyle. buna sevinen, daha ne olacaktı ki , 10 dk oynadın ya yeter diyen art niyetliler kına yakın. Elbet bir gün bu devranı tersine döndürecek bir babayiğit çıkacaktır.
Sevgili Selim, kalemine sağlık. Dediğin gibi “Elbet bir gün bu devranı tersine döndürecek bir babayiğit çıkacaktır”.
Melih Mahmutoğlu 11 dakika oynadığı diye eleştiren bir arkadaşımız olmuş. Maçı izlediniz mi? Obradovic’in neden Melih’i kenara aldığını gördünüz mü? Melih, hücum performansı yüzünden değil, savunmada arka arka iki pozisyon aynı hatayı yaptığı için alındı.
Aynı Obradovic, iki pozisyon üst üstte şut atması gerekirken atmadığı için Bogdanovic’i kenara aldı.
Anlayın artık adamın derdi oyuncuların pasaporttu değil. Adamın derdi doğru oyunu sürekli olarak ortaya koyan bir takım oluşturmak. Tek hedefi bu. Türklere şans vermek zorunda değil. Hak edene şans vermek zorunda. Ortada süre almayı hakeden bir Türk olmadığı için bu konudaki tercihi de bence doğru.
Ne demek “Türklere yer vermek zorunda değil”? Tabiki verecek. Hazırlayacak oyuncuyu ve yer verecek! Fransa’da mı hocalık yapıyor Obradovic? Udoh mu oynayacak Türk milli takımında? Peki biz ne olacağız? Basketbolseverler ne olacak? Herşeyi bir tarafa bırakalım bir an için. Milli Takımı, Milli Takıma oyuncu kazandırmayı… Biz takımlarımızda Türk oyuncularının da bolca dakika aldıklarını, güzel şeylere imza atmak için şans bulduklarını görmek istiyoruz kardeşim. Gerekirse pozitif ayrımcılık yapılacak… Ha şunu da söyleyeyim; iş sadece hocalarda da bitmiyor. Yönetcilerler de saygı ve profesyonellik çerçevesinde telkinlerde bulunacaklar. Daha da önemlisi, biz basketbolseveler bu işin peşini bırakmamalıyız.
Konu bugünün konusu değil tabiiki Utkan, problem süreçte… istatistikler elinin altında, sezon boyu yabancılar ne kadar , yerliler ne kadar ORTALAMA süre almış bi bak, karşılaştır, %5 yerli %95 yabanci, bunu en iyi bilenlerdensin, Bugunku maça kimi hazırlamış, yabancıyı, yarınki maçta hangi oyuncuya yer verecek, tabiiki yabancıya! çünkü onları bugüne hazırladı , yerli oyuncuyu bugüne hazırlamadı ki, yabancıya yatırım yaptı, yerli oyuncuyu yatırdı, sezon boyunca söyledik, ve bu söyleme oranlar %50-%50 olana kadar devam edeceğiz, o gün gelince nerden nereye geldik diye tekrar bi değerlendirme yaparız hep birlikte.
Ya Kardesim hep ayni gereksiz tartismalar !! Bir Antrenör oyuncunun Pasaportuna degil Performansina bakar ! Hepsi bu kadar basit !!! Baska türlüsü zaten haksizlik olur ! Ne yani düsünün siz antrenörsünüz yabanci oyuncunuza: kusura bakma yok iyisin ama türk pasaportun yok mu diyecek ??
Bu konuda tek yetkili Federasyon olabilir ! Ama Yabanci basketbolcu olmadan nasil basarili olunacak ? Basketbol nasil pazarlanacak ??
Olimpiyat elemelerinde ağlayacakmıyız , gülecekmiyiz Berlinkardeş? rica etsem bu konuda da beni bi aydınlatabilir misin ? Bilmemek ayıp değil, öğrenmek istiyorum ben naçizane…
Hocam söyle söyliyeyim: Olimpiyat Elemelerinde büyük bir olasilikla mucize olmazda Fransaya eleniriz !! Ama inan bana eger Melih veya kadrodaki bir baska oyuncumuz türk pasaportundan dolayi bu sezon bütün maclari 40 dakika oynamis olsaydi bile yine bir degisiklik olmazdi !!!
Arkadaşlar sap yiyip saman sıçmayın. Oyuncunun yerlisi yabancısı olmaz oyuncu oyuncudur. Kim hakederse o oynar. hak etmezse kenarda havlu sallar. Milliyetçiliği getirmeyin buraya. nerde tüm oyuncuları yerli bir ekip var dünyada. Bu oyundan hayatını yaşamak üzere tercihlerini yapmış insanlar var. Bugün burada yarın orada dolaşıp duruyorlar. Fırsatlar yaratıyorlar, kaybediyorlar. Önemli olan oyunun gereklerine uyup uymadıklarıdır. Hiç bir bilimsel araştırmada milliyete bakıyor musunuz? Spor’da neden milliyete bakıyorsunuz. Adam gibi altyapı kurarsınız ve adam yetiştirirsiniz. Bugünün yugoslavya ekolu nerdeyse 50 – 60 yıllık geleceğe sahip. daha sen ekol olmamışsın kalkıp bogdan’nın yetişme tarzında yetişmemiş bir adamı yerli olsun diye tercih edilmesini istiyorsunuz. biraz mantık biraz izan.
ilk önce toplum içinde konuşmayı öğren sonra fikrini söyle, akıl vereceksen başka kapıya ,senin aklına ihtiyacımız yok, konu ne ,sen neden bahsediyon, İnsanlar fikrini paylaşıyor ,İnsanların iyi niyetini suistimal etme, herkese yer var burda,…
Değerli arkadaşlar, açık seçik belli oluyor ki hale hazırda üst düzey basketbol oynayacak yerli oyuncumuz yok… Bu zihniyet ve kültürle de yakın zamanda olmayacak… Bu konuda yabancı koçları suçlamanın gereksiz olduğunu düşünüyorum… Onlar profesyonel ve işlerini yapıyorlar… Bu konunun muhatabı TBF, altyapı milli takım koçları ve altyapı koçlarıdır… Yabancı koçlar bizim A Milli Takım seviyesindeki oyuncularımıza süre veremiyorsa bunu bizlerin düşünmesi gerekir…. Öncelikle altyapılarda hatır gönül işleri ve manejerlerin kanatları altında oyuncu yetiştirme hastalığından kurtulmamız gerekir…. Daha sonra altyapılarda elit sporcularımızın süre alıp kendilerini geliştirebileceği bir lig olşturulmalıdır… Ümitler ligi oluşturulmalı ve kamuoyunun bu ligi izlemesi için ortam hazırlanmalıdır… Altyapı Milli Takımlarımızda gelecek vaat eden birçok basketbolcu manejerler sayesinde maaşlı havlu sallıyorlar… Federasyon bunu görmüyor mu? Görüyor ancak belli ki manejerlerin federasyon üzerinde de ciddi anlamda etkileri var…. Bir de eş dost yakın akraba çocukları gerek liglerde gerekse milli takımlarda korunup kollanırken üst seviyelerde bu gençler kayboluyor…. Neden acaba? İhtiyaç duyulan yeteneğe sahip olmayanlar zaten doğal süreçte kayboluyor. Yetenekli olanlar ise manejerler sayesinde paraya ve 1-2 yıllık şöhrete ulaşıp kayboluyorlar…. Kayboluyor derken belki ligimizde oynuyor olabilirler ancak ulaşabilecekleri seviyenin altında kalıp şanslı iseler takımlarında kısa süreler ve rollerle kariyerlerine nokta koyuyorlar…. Kısa vadede para ve başarı hedeflerseniz geleceğiniz nokta bu olur…. Buradan isim vererek herhangi bir oyuncuyu, koçu, kurumu veya manejeri örnek göstermek doğru olmaz düşüncesindeyim… Çünkü isimlere değil büyük resme odaklanmak doğru olur… Burada altyapılarda çalışan koçlara büyük görevler düşüyor… Eğer dürüst ve uzun vadeli düşünebilirlerse yabancı koçlar gelip bu ülkenin milyonlarca dolarını ceplerine indiremezler… Bu mevkilerde şimdinin genç koçları yer alır… Unutmayın ki yıllarca önce yapılan yanlışların sonuçlarını şu an tartışabilmekteyiz…. Basketbol bir sektör ve öyle işletilmesi gerekir… Potansiyele, yatırımlara, ürünlere ve getirilere baktığımız zaman ortaya çıkan tablo hiç de iç açıcı değil… Sağlık ve sevgi sizlerle olsun….
TBF=TÜRKİYE BASKETBOL FEDERASYONU
anlaşıldığı gibi baştaki t harfi Türkiyeyi temsil ediyor…türk oyuncusu olmayan bir lig türkiye ile özdeştirilebilir mi?
hiç bir ülkede türkiyede ki gibi başıboş bir yabancı özgürlüğü yok…kıta dışı sınırlamaları var…yani kendi oyuncusunu yine avrupalı yani aynı fiziki yapıdaki oyuncularla rekabete sokuyorlar.kıta dışı genelde ncaa yada nba patentli 2 yada 3 oyuncuda diğer oyunculara destek oyuncular oluyor.türkiyede ise nerdeyse tüm yabancılar ncaa ve nba patentli.yani rekabeti yerli oyuncular baştan kaybediyor.üst düzey oyuncu çıkmıyor deniliyor.altın jenerasyon diye dillendirilen 95-96 ve bunun bonus jenerasyonu 97 jenerasyonu oyuncular alt yapılarda madalyaları toplarken marstan gelen oyuncularla oynamıyorlar.o zaman yendikleri çocuklar yıldız olurken bizim yıldızlar sönüp gidiyor.tek farkımız diğer avrupa takımları gençlerine güvenirken ve yetiştirip pazarlamak için uğraşırken biz türkler güvenmeyi bırakın saygı dahi duymuyoruz kendi evlatlarımıza…18-19 yaşından sonra saldım çayıra mevlam kayıra deyip her şeyi gençler çalışmıyor lafına sığdırıp işin içinden sıyrılmaya bakıyoruz….hiç bir sporcu durup dururken parlamaz ve bir yerlere gelemez.tuturmuşunuz bir menejer olayı…avrupalı gençlerin menejerleri yok mu ? sadece bizde mi var bu menejerlik sistemi?biraz iğneyi batırırken doğru düşünüp doğru analiz yapmak lazım…
Beşiktaşlı kardeş düşüncelerine katılıyorum… Senin de ifade etmiş olduğun gibi diğer ülkeler yetiştirip pazarlamak için uğraşıyorlar…..vs Diğer ülkelerde de manejerlik sistemi var tabii ki fakat bizdeki zarar veren bir mentaliteye ve fonksiyona sahip. Geleceğe yönelik değil günü kurtarmaya odaklı, sonuçlar ortada zaten… Dediğin gibi 95-96-97 jenerasyonlarımızın yıldız adaylarının bench’le kontrat yaptırılmaları gelişmelerini olumsuz yönde etkiliyor….
80 model kafaların lafıyla iş yapsaydık şimdi en iyi takımımız Sompo Japon ayarında olurdu. Ne var ki artık Euroleague finali oynayacak seviyede takımlarımız var…
cemil bilcan arkadaş bu başarı hepimizi gururlandırdı…lakin sadece paranın gücüyle gelmemeli başarılar…final fourda oynayan 2-3 türk görseydik gururumuz daha fazla olmazmıydı…
realist arkadaş kimse bench de oturmak için konrat yapmıyor…cocuklara kulüpler tarafından süre ve gelişimi açısından vaadler veriliyor…sonra bu vaadler tutulmuyor…
zkayali arkadaş kimin ne yiyip ne çıkardığı ortada…herkes kendi fikrini söylemekte serbest…böyle argo cümlelerle kendini çok mu bilmiş hissediyorsun? alt yapılar evet düzgün gitmyor..yanlışlar yapılıyor hepsine katılırım.fakat biri bana şunun açıklamasını getirsin.alt yapılarımız bu kadar kötüyse altyapılarda yıldız genç ve ümit milli takımlarımız nasıl böyle madalyalar kazanıyor?bizde oyuncu 20 yaşına kadar yetişiyor sonra mı basketbolu unutuyor?bırakın böyle bir final four oynandı diye taraftar gözüyle bakmayı.kimse yabancı oynamasın demiyor zaten.ama bir kısıtlaması olması lazım…obradoviç 2 yıldır bogdanoviçe gösterdiği töleransı bana gösterse ben bile basketbolcu olurdum….bogdanoviçin gördüğü töleransı melih,berk veya herhangi bir türk oyuncu hak etmiyor mu?oynaya oynaya hata yapa yapa oyuncu olunur.ilk hatasında alırsan kenara özgüven diye bişey kalmaz.abd liye sırp a hırvata gösterilen tölerans türk oyunculara da gösterilsin.basketbol ülkesiyiz ekol oluşturduk basketbolda çağ atlıyoruz diye bol keseden atanlara soruyorum milli takım aday kadrosunda ki hangi oyuncu kendi takımında 20 dk dan fazla süre alıyor?bsl de oynayan 95-100 türk oyuncudan kaçı kaç dk. süre almış ?kaç sayı atmış ?oyuncu ithal etmekle amerikalı sırp devşirmekle ne çağ atlanır ne ekol olunur.birileri yabancı transferlerinden nemalanacak diye gençlerimizi harcayanlara hala hak vermeye devam edin.