Ligdeki sırası: 9
Averaj: -10
Sayı ortalaması: 84.2
Anadolu Efes, EuroLeague’in istikrarsız ekiplerinin başında geliyor. Yeni koç, yeni kadro, yeni sistem demek elbette zamana ihtiyaç duyulması anlamına gelir. Efes, belli alanlarda gelişim kaydediyor ancak zamanın çözüm olmayacağı bazı yapısal problemleri de mevcut. Bunların en başında da oyun aklı eksikliği geliyor. Lacivert-beyazlılar Avrupa’nın atletizm seviyesi en yüksek kadrolarından birine, belki de birincisine sahip olmasına rağmen güvenebilecekleri bir oyun aklı olmaması, kazanabilecekleri birçok maçta sahadan boynu bükük ayrılmalarına sebep oldu. Özellikle karar vericileri Heurtel ve Granger’ın, karar anlarında sorumluluk alırken yaptığı kötü tercihler canlarını bir hayli yaktı. Temsilcimizin önemli sorunlarından biri de yedek pivot. Dunston’ı yedeklemek için kadroya katılan Alen Omic’in, bir EuroLeague takımının kapısının önünden dahi geçmemesi gerektiği gerçeği, Dunston’ın çok uzun süreler sahada kalmasına ve bir yerden sonra veriminin düşmesine neden oldu. Genel olarak oyun anlamında ise en büyük sorun savunma. Atletizm, çabuk ayaklar, uzun kollar bir araya geldiğinde otomatikman iyi bir savunma takımı olunmadığının en açık örneği, bu seneki Efes. Genellikle Heurtel’in zaafından yakınılsa da aslında Efes, Heurtel’i savunmada taşıyabilecek her şeye sahip. Yani savunmadaki sorunlar Heurtel’den kaynaklanmıyor. Maç içinde Efesli oyuncular zaman zaman “toplu şekilde” oyundan kopup, şalter indiriyorlar. Zihinsel olarak kırılgan, oyun konsantrasyonu düşük oyunculara sahip oldukları için elit seviye atletizm bile bazen savunmayı kurtarmaya yetmiyor. Efes, sezonun kalan kısmı için bir pivot bir de “düzen oynatabilen” oyun kurucu eklemeli. Halihazırda EuroLeague’in en skorer üçüncü takımı olan lacivert-beyazlılar, savunmasını oturtup, kırılma anlarında daha iyi kararlar verebilirse birçok rakip için korkutucu bir ekibe dönüşebilir.