Minnesota Timberwolwes, NBA’in en başarısız kulüplerinden biri. Son 25 yılda bırakın şampiyonluk adayı olmayı üst üste playoff’lara kalacaklarının garantisi olmadı. Ancak şöyle ilgi çekici bir yanları var, 15 yılda bir dejavu yaşatıyorlar. 15 yıl önce Kevin Garnett gibi ligin en iyi uzunlarından birine sahip olmalarına rağmen başarılı olamıyorlardı, şimdi de Karl Anthony Towns’a sahipler. O kadar çok drafttan üst sıralardan oyuncular seçtiler ki onlar sayesinde diğer kulüplerin kaderi kurtuldu. Buna örnek olarak Zach LaVine’i rahatlıkla söyleyebiliriz.
Bu yaz neler yapmışlar diye baktığımızda bu makus talihi değiştirecek çok bir hamle göremiyor olabilirsiniz ancak bazen takımı koruyabilmek en büyük hamledir. Gerçekten potansiyelli bir kadronun içine iki tane de deli atıp ortalığı karıştırdıkları bir yaz oldu.
Patrick Beverley, takıma sahada çok bir şey katabilir mi emin değilim ancak soyunma odası için o kadar önemli bir hamle ki bu. Ligin en kibar takımlarından biri olan Wolwes, Jimmy Butler sendromu ile birlikte yıllar sonra playoff yapmayı başarmıştı. Beverley, süper yıldızların özgüvenini zedeleyecek kadar yetenekli olmadığı için olumlu bir etki bırakabilir.
Taurean Prince, gittiği her takımda iyi performans gösteren her şeyden biraz biraz yapabilen tutkal bir oyuncu. Ancak yaşadığı sakatlıklar onu savunma konusunda biraz geriye attı. Bu takımda kenardan gelip savunmasıyla fark yaratacak birçok oyuncu olduğu için onun şut tehdidi ve yeri geldiğinde hücum silahı haline gelmesi takım için iyi bir opsiyon.
Jarred Vanderbilt, hak ettiği değeri görmeyen oldukça underrated bir oyuncu. Her pozisyonunu belli bir ortalamanın üstünde savunuyor, yardım savunmasında maharetli ve en önemlisi inanılmaz bir enerjiye sahip. Günümüz NBA takımlarının aradığı her türlü savunmacı profiline uyuyor. Takımda kalması çok değerli.