Maurizio Gherardini: “Jan Vesely umuyoruz bu ay dönecek” | TB ÖZEL

-Bu hamlelerin öncesini sormak istiyorum. Molalar, Zenit maçı sonrası basın toplantısı, o maçtan çok önce çıktığı gibi o maçtan sonra da çıkan istifa haberleri… Her şeyin merkezinde yer alan isimlerden biri olarak kriz yönetimini nasıl planladınız, içerideki durumu özetleyebilir misiniz?

“Bence işler yolunda gitmediğinde bir denge bulmanız gerekiyor. Hep söylerim bence kazandığınızda heyecanlanmayı abartmak da kaybettiğiniz de üzülmeyi abartmak da mantıklı değil. Dengeyi sağlamalısınız. Koçun yaşadığı hüsranın sebebini tamamen anlıyorum. Çünkü Obradovic mükemmeliyetçi ve muhtemelen bugüne dek birlikte iş yaptığım en çalışkan insan. Her zaman en iyisini ortaya koyabilmek konusunda baskı altında. Böyle bir şeyle karşı karşıya kaldığınızda da “yapamıyorum galiba” diye düşünmek ya da arkasından daha büyük bir hüsranın geldiğini düşünmek son derece normal.

Bence koç için asıl zor olan şey muhteşem kariyerinin içinde hiç böyle anlar yaşamamış olmasıydı. Ona da aynı mesajı vermeye çalışıyorum. Zorluklar karşısında üzülmeyi abartmayıp bunların bir basketbol sezonunun içinde var olan şeyler olduğunu anlayalım diyorum. Kariyerimde bir sürü farklı takımla bir sürü şampiyonluk yaşadım. Ancak gerçekten güçlük yaşadığımız zamanlar da oldu. İşlerin hiç istemediğimiz gibi gittiği sezonlar oldu. Sizin yapmanız gereken doğru bakış açısını yakalamak ve yaşanan şeylerle ilişkinizi doğru kurmak. “Tamam, elimizden gelenin en iyisini yapmaya devam edelim, bu yaşananları geride bırakalım ve çalışmaya devam edelim” diyebilecek kadar da soğukkanlı olmalısınız. Bence etraftaki herkes zorlukları anladı. Şu anda da düzenli olarak daha iyiye gidiyoruz. İyi bir sezon geçirmek için yeterli olacak mı göreceğiz. Ancak spor da basketbol da hayat da böyle. Kutlama yapmayı da işler yolunda gitmediğinde bununla başa çıkabilmeyi de bilmeniz gerekiyor. Bu oyun böyle.”


-Partizan Başkanı Ostoja Mijailovic Joffrey Lauvergne’e kapılarının açık olduğunu söyledi. Burada ise Koç Obradovic’in verdiği bir karar var ve Lauvergne maç kadrolarına alınmıyor. Takımda kalacak mı yoksa sizin sezon sonunda bitecek sözleşmeyi bugün sonlandırma çabanız var mı?

“Oyuncuların yönetimi ve onlarla alakalı her karar tamamen koça ait. Ne yapılacağına o karar verir. Hiç kimse bizimle iletişime geçmedi şu ana dek. Joffrey bizim oyuncumuz ve kadromuzun bir parçası. Soyunma odasının dışında açıklanamayacak şeyler var. Bu yüzden bence herkes bu konsepte saygı duymalı. Bunlar tamamen takım ve koçlar tarafından yönetilen şeyler. Joffrey hala bizim oyuncumuz ve bu grubun bir parçası. Bu durumun nasıl yönetildiğiyle alakalı bir karar. O bizim oyuncumuz ve açıkçası ben hiçbir açıklamayı takip etmiyorum. Bu daha çok, büyük resmi görmek için sizlerin işi. Herkes çıkıp “Ben bunu istiyorum, ben şunu istiyorum” diyebilir ama bunlar gerçeklik değil. Gerçek olan şu, koçlar bazen bir oyuncuya ve takımın geneline bir mesaj verebilmek için bazı oyuncuları kenara alabiliyor. Ancak bu her iyi ailede olan bir şey. Bence hepimizin ailesi bir noktada “bir hafta boyunca bunu yapmayacaksın, bir ay boyunca şuraya gitmeyeceksin” tarzı şeyler söylemiştir. Bu da koçlar ve oyuncularımız arasındaki ilişkinin bir örneği. Medyada çıkan her şeyi okumayın çünkü çoğu sizi spekülasyona yönlendiriyor. Dediğim gibi Joffrey takımımızın bir parçası ve böyle olmaya da devam edecek.”

“Joffrey takımımızın bir parçası ve böyle olmaya devam edecek”

2 YORUMLAR

  1. Onur Coşkun arkadaşın dikkatine; ““Bence bir sistemin, ligin veya organizasyonun karalarının şeffaflığı açısından oldukça güzel.” değil “… açısından çok güzel.” , “Nunnally’nin tarafından oldukça büyük bir karar bu eminim ki.” değil “… çok büyük bir karar bu eminim ki.” olacak doğru Türkçe. “Oldukça” sözcüğü “çok” anlamına gelmez. daha düşük seviyeyi gösteren “olabildiğince, yeterince, epeyce” gibi anlamları vardır. Açıp bir sözlüğe baksanız görürdünüz. Ayrıca “buyout” değil “bonservis” denir ülkemizde!
    Sonra artık şu Hamlet sevdasından vazgeçin lütfen! “hataların iki defa bizim başımıza gelmiş olması” değil “hataların iki defa bizim başımıza gelmesi”, “Zalgiris, Valencia ve Zenit maçlarını, yakın skorla kazanmış olsaydık” değil “… yakın skorla kazansaydık”, “kariyerinin içinde hiç böyle anlar yaşamamış olmasıydı.” değil “..böyle anlar yaşamamasıydı”, “… sanırım Türkiye kupasından önce dönmüş olur.” değil “… sanırım Türkiye kupasından önce döner”. Arkadaş bırakın artık şu “olmak ya da olmamak” muhabettini! Bu arada “perimetre” nedir? “Perimetrik oyuncu” ne anlama gelmektedir? Türkçesi yok mudur bu lafın? Türkçe demişken devam edelim siz site yöneticileri Türk değil misiniz? Neden yorum kısmında “Message, Name, Email” yazıyor? Neden Türkçe olarak “Mesaj, isim, eposta” yazmıyor? Yoksa kültür emperyalizminin katlettiklerinden misiniz? Bakalım bu yorum yayınlanacak mı?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler