2015 U19 Dünya Şampiyonası geçtiğimiz Pazar günü sona erdi. 3.lük karşılaşmasında Yunanistan’ı yenen U19 Milli Takımımız tarihimizde ilk kez bir altyapı Dünya Şampiyonasında podyumda yer aldı. Bu gerçekten çok önemli bir başarı. Tüm oyuncuları ve Staff’ı buradan tekrar tebrik etmemiz gerekiyor. Bu turnuvanın bir diğer başarı hikayesinden bahsedecek olursak; o da Hırvatistan olacaktır. Final maçını son anda kaybeden Hırvatistan takımının önemli isimlerinden bir olan Luka Bozic ile ufak bir röportaj gerçekleştirme şansı bulduk. Sevecen tavrıyla bize yardımcı olan Luka Bozic’e buradan tekrar teşekkür edelim.
Geçtiğimiz sene Konya’da düzenlenen U18 Avrupa Şampiyonasında Yarı Finalde bize karşı kaybeden Hırvatistan, üçüncülük karşılaşmasında Yunanistan’ı yenerek turnuvayı 3. Olarak tamamlamıştı ve Dünya Şampiyonasına katılmaya hak kazanmıştı. O turnuvada Marko Arapovic, Dragan Bender, Lovro Mazalin, Ante Zizic, Nik Slavica ve Luka Bozic gibi gerçekten çok yetenekli bir kadroya sahiplerdi ve izlerken çok keyif aldığımız bir takımdı. Turnuvanın ardından da bu takım bir sonraki sene düzenlenecek olan U19 Dünya Şampiyonasının en önemli madalya adaylarından biri olarak gösteriliyordu. Bu konuda herkes hem fikirdi. Sezonun ilerleyen zamanlarında da onlar için iyi haberler vardı diyebiliriz. Ante Zizic, Marko Arapovic, Lovro Mazalin gibi üst düzey oyuncular üst düzey platformlarda oynama şansı bularak tecrübe kazanmaya başladılar ve kariyerleri açısından iyi bir seneyi geride bıraktıklarını söylememiz gerekiyor.
U19 Dünya Şampiyonasını grup kuraları çekilirken Amerika Birleşik Devletleri ile aynı gruba düşen Hırvatistan için aslında iyi bir kura çektiler diyebiliriz. Çünkü gruplarda karşılaşacakları Amerika ile eğer bir aksilik olmadığı takdir de Finale kadar bir daha oynamayacaklardı ve bu onlar adına bir şans olarak nitelendirilebilirdi. Çapraz gruptan da onların isteyebileceği rakiplerin gelmesi onlar adına bir diğer artı noktaydı.
Sezonun bitmesinin ardından toplanan U19 Hırvatistan takımı gerçekten göz kamaştırıyordu. Marko Arapovic, Dragan Bender, Ante Zizic, Lovro Mazalin, Nik Slavica ve Luka Bozic’in yanına bir diğer 1997 doğumlu olan ve bu sezon oynadığı oyun ile dikkatleri üzerine çeken pota altı oyuncusu İvica Zubac da eklendi. Zubac, fiziksel olarak çok hazır bir oyuncu ve bu turnuvada oynadığı oyun ile tüm NBA scoutlarının dikkatini çekmeyi başardı.
PEŞ PEŞE GELEN KÖTÜ HABERLER
Hazırlık dönemine yoğun bir tempo ile devam eden Hırvatistan Takımında yapılan hazırlık karşılaşmasının ardından sol el orta parmağı kırılan Lovro Mazalin’in turnuvada oynayamayacak olması Hırvatlar adına ilk şok olarak nitelendirebilecek cinsten bir haberdi. Lovro Mazalin bu jenerasyonun şüphesiz ki en önemli forvetlerinden biri ve ileri de önemli yerlere gelmesi beklenen isimlerden. Girit’te olmayacak olması hem takım adına hem de izleyiciler adına hiç iç açıcı bir haber değildi.
Tekrar turnuvaya dönelim. Grup karşılaşmalarının başlamasına bir gün kala Hırvatistan adına bir şok haber daha geldi. Takımın ve turnuvanın en önemli NBA prospectlerinden bir olan Dragan Bender’in Adidas ile yaşanan ayakkabı krizinin ardından turnuvada yer alamayacak olması tüm herkesi şok etti desek yanlış olmayacaktır herhalde. Dragan Bender gibi bir oyuncunun bu turnuvada takımını yalnız bırakacak olması Hırvatistan’ın işini biraz daha zorlaştırdı.
Bu eksiklerle turnuvaya başlayan Hırvatistan oynadığı ilk karşılaşmada Mısır’ı rahat geçse de 2. Karşılaşmada Amerika’ya karşı pek varlık gösteremediler. 22 sayı fark ile biten karşılaşmanın ardından Hırvatistan turnuvadaki ilk mağlubiyetini aldı. Ama bu mağlubiyet onlar adına büyük bir kayıp olarak nitelendirilemez. Çünkü telafisi olan bir maçtan mağlup ayrıldılar. Ancak bir gün sonra Hırvatistan adına bir üzücü olay daha gerçekleşti. Ante Zizic’in kasıklarından yaşadığı sakatlık ile turnuvayı kapatması Mazalin ve Bender’in ardından bir diğer büyük kayıp olarak nitelendirilebilir.
KENETLENMEK
Bu üç önemli eksik üzerine Hırvatistan’da oyun içerisindeki planlarda değişmek zorunda kaldı. Tecrübeli Coach Ante Nazor, planlarının çoğunu takımın en önemli isimlerinden bir olan Marko Arapovic’in üzerine kurdu. Onun yanında yer alan İvica Zubac, Luka Bozic ve Nik Slavica’nın da sorumluluklarının artması oyun içerisindeki dağılımın oturması adına önemli idi. Bu şekilde Yarı Finale kadar gelen Hırvatistan, U19 Milli Takımımızla eşleşti. Maç öncesinde biz açıkçası takımımızı daha şanslı görüyorduk. Özellikle bu üç oyuncunun olmayacak olması bizim adımıza önemli bir avantajdı ve bunu iyi bir şekilde kullanacağımız konusunda düşünceleremiz vardı. Ancak işler beklediğimiz gibi olmadı. Maçı baştan sona kadar özellikle Zubac, Arapovic, Bozic ve Slavica dörtlüsü ile domine eden Hırvatistan bize karşı 35 sayı gibi farklı bir skor ile galip geldi. Hırvatistan’ın ne kadar kenetlendiğini bu maç itibariyle görmek mümkündü. Özellikle yukarıdaki fotoğraf sanırım her şeyi anlatıyor. Ne kadar kenetlendiklerini ve ne kadar istediklerini görebilirsiniz. Gerçekten taraflı tarafsız her basketbol severin ayakta alkışlayacağı bir fotoğraf. Bu fotoğraf ile birlikte Hırvatistan takımına karşı büyük sempati duydum diyebilirim.
KILPAYI KAÇAN ŞAMPİYONLUK
Bir gün sonraki Final karşılaşmasında Amerika’ya karşı ilk maça oranla çok daha farklı bir Hırvatistan takımı vardı sahada. Özellikle maçın içinde kalmayı başaran Hırvatistan da Marko Arapovic, Luka Bozic ve Nik Slavica başroldeydi. Bu üç isimle ayakta kalan Hırvatistan, Amerika’nın oyunun temposunu arttırmasına ve de farkı açmasına ilk yarı boyunca hiç izin vermedi. Maçın ikinci yarısıyla birlikte de içeriden turnuvanın formda oyuncularından Zubac’ı devreye sokan Hırvatlar adına işler yolunda gidiyordu. Ancak Marko Arapovic’in 5. Faulünü alması, dar rotasyon ile oynayan Hırvatistan’ın tabiri caizse sonunu hazırladı diyebiliriz. Ancak Arapovic’in yokluğuna rağmen yine de oyundan kopmadılar. Luka Bozic ve Nik Slavica sorumluluk aldı. Bozic’e parantez açmamız gerekiyor. Luka Bozic geçtiğimiz sene de çok iyi bir turnuvayı geride bırakmıştı. Çok iyi bir takım oyuncusu olmaya aday. Verilen görevleri çok doğru bir şekilde yapıyor ve başarılı oyunu ile dikkat çekiyor. Bu turnuvada bir özelliğini daha keşfettik diyebiliriz. Sorumluluk alma ve takımını taşıma konusunda da önemli mesafeler kat etmiş. Nitekim maçın son hücumuna bir sayı geride giren Hırvatistan’da sorumluluk alan oyuncu oldu. Bitime 3 saniye kala aldığı faulle çizgiye gelen Bozic, 2’de 2 atması halinde takımını bir sayı öne geçirecekti. İlk serbest atışta başarılı olan Bozic, ikinci serbest atışını kaçırdı ve maç uzatmaya gitti. Bana göre maçın kırılma noktasıydı ve bu dakikadan sonra Hırvatistan’ın pili bitti. Uzatmalarda iyi oyunuyla Şampiyon olan taraf Amerika Birleşik Devletleri oldu. Ancak Hırvatistan’ı gönülden tebrik etmemiz gerekiyor. Kenetlenerek ve takım olarak bu kadar eksiklerine rağmen nerelere gelebileceklerini gösterdiler.
Bozic ile olan sohbetimde ilk olarak değindiğim konu turnuva öncesi hazırlık süreci oldu. Nasıl bir hazırlık süreci geçirdiklerini sorduğumda, Bozic’in açıklaması şu şekildeydi ‘’Turnuva öncesi hazırlık kampımızın temposu çok yüksekti ve çok çalıştık. Turnuvadan önce çok yorulduğumuzu anladım diyebilirim. Ama çalışmalarımızın karşılığını aldık.’’
Sponsor sorunları nedeniyle turnuvada yer alamayan Bender’in yokluğu gerçekten şok etkisi yarattı hem oradaki gözlemcileri hem de turnuvayı yakından takip etmeye çalışan seyircileri. Luka’nın bu konudaki düşünceleri ise şu şekilde; ’’Bender’in yokluğunun bizi çok fazla etkilediğini düşünmüyorum açıkçası.Çünkü geniş bir kadroya sahibiz ve tüm takım katkı vermeye çalıştı.Bender’in yokluğunda da kendi oyunumuzu oynamaya çalıştık ve iyi de bir turnuva geçirdiğimizi söylemem gerekiyor.’’
Mazalin ve Bender’in yokluğu ile birlikte Bozic’in turnuvadaki sorumlulukları çok daha fazla arttı. Bakalım kendi performansını nasıl değerlendiriyor. ‘’Benim adıma turnuva harika geçti diyebilirim fakat bana göre dakikalarımı çok daha iyi kullanabilirdim ve de takımının skor bulmasına çok daha fazla yardımcı olabilirdim.’’
İlk Amerika karşılaşmasının ardından Hırvatistan turnuvada çok iyi bir hava yakaladı ve maç başına sayı ortalaması ile gerçekten dikkat çektiler. Hırvat Forvet, bu forma ulaşmalarının nedenini şu şekilde açıklıyor; ‘’Açıkçası bilmiyorum. Ama ribauntlardaki etkinliğimizden kaynaklanıyor olabilir. Çok iyi ribaund alıyorduk. Amerika maçının ardından da kazandığımız bir iki maç sayesinde güvenimiz çok daha fazla arttı ve kenetlendik.’’
Mazalin ve Dragan Bender’in yokluğu Hırvatistan’ı gerçekten çok etkiledi. Birde turnuvaya iyi başlayan ve ileri de çok iyi yerlere gelmesi beklenen Ante Zizic’in kasıklarından yaşadığı sakatlık onlar adına çok şanssızlıktı. Bozic’in bu konudaki düşünceleri ise şu şekilde; ‘’Evet etkilemiş olabilir. Fakat Zubac onun yokluğunu çok iyi doldurdu. Bana göre Ante Zizic’e oranla bize çok daha iyi katkı verdi. Turnuva ilerledikçe pota altındaki oyunuyla bizi çok rahatlattı. ’’
Yarı Finalde Hırvatistan ile eşleştiğimizde sonuna kadar çekişmeli geçmesi beklenen bir maç olarak bakıyorduk. Ancak işler istediğimiz gibi gitmedi ve Hırvatistan o karşılamada bizi 35 sayılık fark ile yendi. Luka Bozic’in o karşılaşma hakkındaki düşünceleri gerçekten çok netti; ‘’Geçtiğimiz sene Konya’da Türkiye’ye karşı kötü bir şekilde kaybettik ve intikam almamız gerekiyordu. Maça çok iyi motive olduk ve sadece kazanmak için çıktık. Onlara karşı en güçlü halimizle oynamamız gerekiyordu ve başardık.’’
Amerika ile oynanan karşılaşmanın bana göre en büyük kırılma anı maçın bitimine 3 saniye kala Luka Bozic’in kullandığı serbest atışlardı. 2’de 2 atması halinde Hırvatistan 1 sayı öne geçecekti ancak Bozic, 2. Serbest atışını kaçırdı ve Amerika Birleşik Devletleri uzatmada maçı kazandı. Kaçan serbest atışın ardından Luka Bozic’in kafasından geçenler; ‘’Şok olduğumu söylemem gerekiyor. Gireceğinden çok emindim. Ardından o serbest atışın kaçtığını görünce de maçı kaybedeceğimizi anladım ve maçı uzatmada kaybettik. Benim adıma çok üzücü bir durum. O şut girmeliydi…’’
Türkiye galibiyetinin ardından Finalde Amerika ile karşılaşan Hırvatistan gerçekten müthiş bir mücadele koydu ortaya ve Altın Madalyayı son anda kaçırdı. Kaçan Şampiyonluğu ardından Bozic duygularını şu şekilde anlatıyor. ‘’Hiç bir şey hissedemiyorum diyebilirim. O serbest atışı atacağımdan çok emindim ve çok istedim. Eğer atsaydım Şampiyon olabilirdik ve sonuna kadar da hak ettik. Ancak o serbest atış kaçtı ve maçı kaybettik. Çok üzgünüm.’’
Hırvatistan bu turnuvadaki oyunuyla benim çok sempatimi kazandı diyebilirim. 3 önemli eksiğe rağmen Finale kadar gelmeyi başardılar ve maçı son anda kaybettiler.Bu başarının sırrını birde Hırvat Oyuncudan dinleyelim; ‘’Başarımızda bana göre iki neden var. İlk olarak Tanrı’ya inanmak. Biz gerçekten çok istedik. İkinci olarak da çok çalışmak. Turnuva öncesindeki çalışmalarımız çok yoğundu.
İleride bu takımın nerelerde olacağını Bozic kısaca şu şekilde anlatıyor. ‘’Seneye eğer tüm takım olarak U20 Avrupa Şampiyonasında yer alabilirsek şampiyon olabileceğimizi düşünüyorum. Çok iyi bir takımız ve hepimiz çok iyi yerlere gelecek.’’