Liz Cambage anksiyete bozukluğu ve depresyon sürecini anlattı – “DNP-Zihin sağlığı sorunları” | ÇEVİRİ

Yüzeyde herkesin “zihin sağlığı” ile alakalı konuşmaya hazır olduğunu biliyorum.

Gerçekten öyle mi peki?

İnsanlar gerçekten yaklaşık 15 yaşımdan beri bazı gecelerde şuurumu kaybedecek kadar alkol aldığımı konuşmaya hazır mı? Ya da tüm hafta sonu partiledikten sonra vücudumda bir damar yoluyla uyandığımı ve ne olduğuna dair tek bir şey bile hatırlamıyor olmamı konuşabilecek miyiz? Veya ilk alkolü bırakma girişimimi 18 yaşımda denemiş olmamı?

İnsanlar gerçekten WNBA’e draft edildikten sonra çaylak sezonumda her gecemi yalnız ve gözyaşları içinde geçirdiğimi konuşmaya hazır mı? Peki kendimi eve kilitleyip dünyadan tamamen uzaklaşıp saatlerce ağladığım sayısız günü? (Anksiyete depresyona dönüştüğünde yere yığılıp kaldığım, kendimi tamamen değersiz ve işe yaramaz hissettiğim bu duruma “Varoluşsal Krizler Modu” adını verdim).

İnsanlar gerçekten 2016 yılında, intihar etmeyeyim diye gözetim altına alındığımdan bahsetmeye hazır mı? Nasıl annemi arayıp artık yaşamak istemediğimi ona söylediğimden? (Hayatımın en zor konuşmasıydı). Ve şu an bile hala, kendimi daha iyi hissediyor olmama rağmen, sevdiğim insanlara bu kadar korkunç şeyler yaşatmış olmanın verdiği suçluluk duygusunu aşamadığımı konuşabilecek miyiz?

Bu tecrübeler ve zihin sağlığımızın bozulmasının ne kadar karanlık ve umutsuz bir durum olduğu hakkında birbirimize karşı tamamıyla dürüst olana dek tüm bu konuşmayı bir sonraki adıma taşıyabileceğimizi sanmıyorum.

Eğer bir yardımı dokunacaksa ben başlayayım. Genellikle haklarında çok konuşmadığımız birkaç yol var, basketbol kariyerimin ve depresyonun kesiştiği yollar.

Zihin sağlığım bu sene nerede oynayacağıma karar vermemde önemli rol oynadı. Eninde sonunda başarısız oldum, Tulsa veya Dallas’ta yapamadım çünkü yabancı bir ülkede destek sistemim olmadan dayanamadım. 2012 sezonunda Melbourne’den Tulsa’ya gittiğimi hatırlıyorum. Aktarma için Sydney’de durduğumuzda ise… Bunu tam olarak nasıl anlatabilirim bilmiyorum ama uçağa geri binmek istemedim, binemedim. Geri gidemedim.

Daha yeni Avustralya Milli Takımıyla olimpiyatlarda yer almıştım. Bronz madalya almıştık ama benim standartlarıma göre başarısızlıktı bu. Başarısız olmuştum, ülkemi ve bana güvenen herkesi başarısızlığa uğratmıştım. Ve sadece 20 yaşımdaydım. Tüm bu hislerim benimle birlikte WNBA’e taşınmıştı. Mutsuzdum ve destek gördüğümü hissetmiyordum. Bir de anksiyetem vardı. Hepsi bir araya gelince tarifsiz bir panik duygusu içine düşmüştüm.

Cidden. Uçakta panik atak krizi geçirdim.

Eninde sonunda ise koçum Fred Williams için Dallas’a, WNBA’e geri döndüm. Fakat Fred kovulduğunda oradaki desteğimin artık olmadığını biliyordum. Ligde kalabilmemin tek yolunun da Batı yakasında aileme yakın bir yerde yaşamak olduğunun farkındaydım.

“Varoluşsal Krizler Modu”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler