Kyle Korver ırkçılık hakkında mükemmel bir yazı yazdı: “Ayrıcalıklı” | ÇEVİRİ

Birkaç ay sonra bir mahkeme Thabo’nun suçsuz olduğuna karar verdi. New York şehriyle NYPD’nin ona karşı güç kullanımı hakkında anlaştı. Ve ardından mevzu bir nevi… yok oldu. Haberlerden kalktı. Thabo ameliyat oldu ve rehabilitasyona başladı. Kısa süre sonra bir başka NBA sezonu başladı — ve yine sahadaydık. Hayat devam etti. Ama benim rahatsızlığım hala devam ediyordu. Yani olayla bir ilgim yoktu. Orada bile değildim. Öyleyse neden arkadaşımı yarı yolda bıraktığımı hissediyordum? Neden kendimi yarı yolda bıraktığımı hissediyordum? Birkaç hafta önce Jazz’in evinde oynadığı bir maçta bu eski soruların bir çoğunu geri getiren bir şey oldu. Belki görmüşsünüzdür: Thunder’a karşı oynuyorduk ve Russell Westbrook ve bir taraftar maç sırasında birbirlerine bir şeyler söyledi. Ne olduğunu görmedim ve duymadım. Olayı Twitter veya televizyondan takip ettiyseniz belki sizin de olayı ilk görüşünüz benzer bir şekilde olmuştur. Maçın ardından muhabirlerimizden bir tanesi Russ ve taraftarın arasında geçenlere cevabımı sordu. Ona olayı görmediğimi söyledim ve şöyle bir şey ekledim: “Ama Russ’ı biliyorsunuz. Sürekli taraftarlarla tartışıyor.” Tabii ki o gece olayın tamamı ortaya çıktı. Asıl olay bir taraftarın Russ’a yakın mesafeden çok çirkin şeyler söylemesiydi. Ardından Russ cevap vermişti. Maçtan sonra taraftarın yorumlarının ırkçı olduğunu düşündüğünü söylemişti. Bu olay takımımızın canını sıktı. Ertesi gün Jazz başkanının da katıldığı özel bir toplantıda takım arkadaşlarım yaşadıkları benzer olaylardan bahsetti — sıradan sözlü saldırılardan çok daha ileriye giden şekillerde aşağılanmış hissettikleri olaylardan. Bir takım arkadaşım annesinin maçtan hemen sonra onu aradığını ve Salt Lake City’deki güvenliği için endişelendiğini anlattı. Bir takım arkadaşım o gece kendini “hayvanat bahçesinde” hissetiğini söyledi. O toplantıdaki çocuklardan biri Thabo’ydu — o şu an benim Utah’ta takım arkadaşım. Ona baktım ve New York City’deki gecesini hatırladım. Herkes üzgündü. Ben üzgündüm — ve aynı zamanda utanıyordum. Ama o gün odada parmakla göstermesi o kadar kolay olmayan bir başka duygu daha vardı. Neredeyse… Hayal kırıklığı gibiydi. Tükenmişlikle birikte. Çocuklar herşeyden bıkıp usanmıştı.

III

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler