-Artıları ve eksileri nelerdi?
Kevin Zimmerman
Hücumunu sürekli konuşmamız boşuna değil. Çok keyifli setler çiziyor ve mola dönüşlerinde çizdiği oyunlar muhteşem. Devin Booker’ı hücumu başlatan oyun kurucu pozisyonunda kullanarak oyununun alanını genişletmesini sağladı. İnsanlar bunu çok konuşmuyor ama Kokoskov’un teknik heyetinin, çaylak bir uzun olarak Deandre Ayton’ın gelişmesinde çok büyük katkısı oldu. Ayton’ın sezon boyunca hücum ve savunma dağılımlarına bakarsanız bir savunma tehdidi olarak görevini yavaş yavaş kavramaya başladığını göreceksiniz ki bu, draft’a giderken hakkındaki en büyük soru işaretlerinden biriydi.
Yukarıda bahsettiğim Celtics maçı yaşadığı iletişim kazası yüzünden eksi hanesinde duruyor. Bunun yanında Kokoskov’un anlattığı konseptleri ve verdiği talimatları takımına aktarıp aktaramadığına dair şüphe uyandıran birkaç an daha vardı. Kokoskov’un Suns’ının genç bir takım olduğunu unutmayalım. Soyunma odasını kaybetmiş miydi emin değilim ama maç kaybetmekten başka bir şey tatmamış genç bir takımı iyi motive edebildiğini de düşünmüyorum.
Doğrusu, hakkında söyleyeceğim çok fazla kötü şey yok. Suns muhabirliğim boyunca birçok beceriksiz koç gördüm ancak kazandığı galibiyetler sayıca düşük olmasına rağmen Igor Kokoskov onlardan biri değil.
Brendon Kleen
Kokoskov’un en büyük artısı hücumdaki taktiksel ve stratejik kabiliyeti. Ayrıca oyuncuların, özellikle de oyun kurucuların gelişimine büyük katkı sağlıyor. Bunun en açık örneği Utah’ta Ricky Rubio ve Avrupa şampiyonasında şampiyonluğa taşıdığı Slovenya’da Luka Doncic ve Goran Dragic’tir. Igor Kokoskov eksileri ise yukarıda saydığım gibi oyuncularla olan iletişim eksiklikleri ve savunmada gerçek anlamda bir sistem kuramamış olması.
Dave King
Igor’un koçluğu sırasında hem artıları hem eksileri oldu. Mağlubiyetler üst üste gelmeye başladığında oyuncular klasik “ben yapmadım, o yaptı” savunmasına geçti. Kimsenin kimseyi kollamadığı, zehirli bir soyunma odası atmosferi vardı. Igor Kokoskov, ne yazık ki, etrafındakilerin profesyonel kalmalarını sağlayamayınca kendi de kervana katıldı. Kötü maç çıkardıktan sonra oyuncularını medyanın önünde eleştirmekten korkmuyordu. Bu medya için harika ama oyuncularla ilişkiler bakımından kötüydü.
Çok fazla artısı da vardı. Elindeki en iyi iki oyuncunun, Devin Booker ve Deandre Ayton’ın harika birer sezon geçirmelerine yardımcı oldu. Booker NBA’de o zamana kadarki en iyi sezonunu geçirip All-Star sınırına geldi. Ayton, çaylak sezonlarının verimlilik rekorlarını alt üst etti. İyi performans gösteren başka oyuncular da oldu. Açıkçası sezon ortasında takımı NBA seviyesinde mücadele edecek seviyeye çıkaran takasların ardından 6-4’lük bir galibiyet serisi yakaladılar ki, galibiyetlerin ikisi ligin en iyi takımlarından ikisine karşı alınmıştı. Ancak takıma yeni katılan isimlerin sakatlıkları bu serinin hızla kesilmesine neden oldu.
Igor Kokoskov koçluk yapmayı hak eden birisi. Nereye giderse gitsin başarılı olacağından eminim.
Gerald Bourguet
Çizdiği hücum setleri, sayı bulmasını kolaylaştıracak biçimde topu Ayton’a indiren hücumlar oynatması ve topu Devin Booker’a teslim ederek onun topla daha çok oynamasını teşvik etmesi artılarıydı. Booker, Kokoskov ile geçirdiği bir yılda oyunu kuran oyuncu olarak inanılmaz bir gelişim sergiledi. Bunun büyük payı Booker’a gitse de bir numarada oynayacak kaliteli bir ismin olmadığı bir takımda Kokoskov ona oyun kurucu pozisyonunda oynama şansı vererek bu konuda büyük bir katkı sundu.
Birkaç oyuncu, sezon başında iletişim sorunu yaşadıklarını ifade etmişlerdi ama bu, her yeni koçun başına gelebilecek bir durum. Ancak hiçbir zaman genç ve deneyimsiz soyunma odasının ilgisini ve sevgisini tam olarak kazandığını söyleyemem, ki bu da mağlubiyetlerin arka arkaya geldiği bir ortamda, oyuncuların onun sistemine güvenmesini güçleştirdi.