Rockets için Jazz kolay lokma mı?
Son hafta takımların birbiriyle eşleşmemek için çevirdikleri dolapları çok iyi biliyorsunuz, tekrar anlatmama gerek yok sanırım… Takım olarak temposunun ve formunun zirvesinde olan Houston ile eşleşmek elbette kimsenin istemeyeceği bir durumdu, kabak Jazz’in başına patladı. Geçtiğimiz sezon yarı finalde Houston rahat geçmişti Jazz’i. Bu sezon da durum aynı mı olacak?
Jazz severleri kırmak istemem ama sanırım öyle olacak. İki takım da asağı yukarı geçtiğimiz sezonun kadrosunu korumuş olarak gozükse de, aslında Utah yerinde saymış, Houston üzerine koymuş diyebiliriz.
Bunda en önemli faktör kadro derinliği. Altıncı, hatta yedinci ve sekizinci adamlar. Rockets benchi çok verimli, takıma sonradan katılan ve pota altında harika işler çıkaran Faried, haftalık kontrattan takımın yıldız adayı durumuna gelen House Jr, aldığı sürelerle Harden ve CP3’yi dinlendiren, onunla da kalmayıp yaptığı penetreler neticesinde boyalı alandan bulduğu sayılarla Austin Rivers. Buna karşılık olarak Utah da, ciddi süre bulan Neto, Sefolosha, Korver’dan bu katkıyı alamıyor. Süpürmese bile Houston’ın bu seriyi kolay geçeceğini ve maksimum bir maç vereceğini düşünüyorum.
Harden mı CP3 mi? Utah, Houston’ı nasıl yenebilir?
Harden istatistikleriyle şimdiden gelmiş geçmiş en iyiler listesine girdi. Her maç ayrı bir rekoru egale ediyor, müthiş yetenekli, “unguardable” sıfatını biraz fazla bulsam da gerçekten de sayıya çok kolay giden bir oyuncu. Top eline çok yakışıyor ve alev aldığı zaman izlemesi çok keyif verici. İlk paragrafı olumlu yorumlarımla doldurdum -bana Harden düşmanı diyenlere inat- şimdi gelelim eleştirilere.
Hala belirli bir olgunluğa ulaşmadığını düşünüyorum, örnek vermek gerekirse, CP3’nin sahadaki ağırlığına ve oyun bilgisine sahip değil. Her NBA oyuncusunda kısmen de olsa sokak basketbolu kokusu alırsınız, bu koku Harden’ın bazı hücumlarında buram buram durumuna geliyor, bir sonraki adımını planlamadan harekete geçtiğini ve artık çok geç olduğunu sonradan anladığını okuyabiliyorsunuz yaptıklarından.
CP3, saha hakimiyeti, top hakimiyeti ve pas yeteneği en iyi oyuncu NBA’de. Perdeyi bu kadar iyi kullanan, topla dans eden bu adamı canlı seyreden bir nesil olarak şanslı olsak gerek.
Harden hızla yükseldi, MVP’liği aldı, yüksek ihtimalle bu sene yine alacak, fakat oyununun alt ve üst sınırındaki gelgitlerini azaltması gerekiyor. İlk iki çeyrek triple-double’a ulaşmak için şahane oynayıp, üçüncü çeyrek itibariyle maçın kaderini riske atamazsınız. Utah ile oynanan serinin son maçını izleyen takipçilerim ne dediğimi çok iyi anlıyorlardır.
Hafta içi Pat’in Crowder’a Harden’ı nasıl savunması gerektiğini anlatan videosu internete düşmüştü.
Ben TrendBasket aracılığıyla ilk defa açıklıyorum,
Harden ve CP3’nin bug’ını buldum, iste detaylar:
*Lütfen evde denemeyiniz
Harden’ın, tribünlerin “MVP” diye bağırdığı serbest atışlarda isabet oranı çok düşük. Jazz’in tribünlere 50-100 kişi yerleştirip dört çeyrek boyunca MVP diye bağırmaları gerekiyor.
CP3, yüksek posttan ardışık olarak bulduğu sayılardan sonra hemen havaya giriyor, ertesi hücumlar sonrasında değişik ve akıl dışı paslarla top kayıpları başlıyor ve D’Antoni’nin müdahelesi geliyor. Özetle Jazz CP3’ye başlangıçta çok fazla müdahale etmeden üst üste sayılar bulmasına müsaade etmeli.
Şampiyonluk hayal mi?
2019 Playofflarının geçtiğimiz senelere göre çok daha çetin geçeceğine inananlardanım.
2018’deki serilerde “Aman tanrım çok heyecanlandım” ayarındaki maç sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek durumdayken, şu an 2019’un ilk maçları oynanıyor ve her iki konferansta da şahane ve son derece çekişmeli maçlar oynandı.
Houston tarafında, bu turun geçilmesi durumunda her iki rakip de ciddi sorun yaratabilecek nitelikte. Olası bir HOU-GSW veya HOU-LAC eşleşmesinde nasıl bir sonuçla karşılaşacağımızı kimse tahmin edemez diye düşünüyorum.
Tüm gözler Houston ve Golden State’te ama diğer takımlar yabana atılacak cinsten değil. Denver, Portland, Milwaukee, Philadelphia, Toronto, Boston ve diğer tüm takımlar GSW ve HOU’nun olduğu kadar iddialı bence.
Şampiyon olmadan geçen onlarca yıl sonunda Rockets belki de şampiyonluğa en çok geçtiğimiz yıl yaklaşmıştı. Sezon ortasında oynanan vasat basketboldan sonra, geldikleri basketbol seviyesi sezon ortasında sorulan “Acaba playoff yapabilecekler mi?” sorularını şimdilerde “Neden olmasın?” noktasına getirdi.
Gerçekten de öyle, neden olmasın?