Kidd onu ilk kez bençe çektiğinde Antetokounmpo kızgındı. ”Bakalım bu adam kariyeri boyunca ne yapmış!” dedi ve telefonundan Kidd’in özgeçmişine baktı. ”Yılın Çaylağı, NBA şampiyonluğu, ABD ile olimpiyat altın madalyası, NBA tüm zamanlar asist ikincisi, en çok üçlük atan beşinci oyuncu falan filan…” ”Aman tanrım, ben bununla nasıl baş ederim? En iyisi çenemi kapatayım” dedim.
1.93 metre boyuyla Kidd tarihteki en iyi oyun kuruculardan biriydi. ”Fakat iki metre civarında olmayı çok istiyordum.” diyor Kidd. ”Magic gibi adamlar oyuna çok yüksek bir pencereden bakıyorlar. Sadece hayalini kurabileceğim pasları atabiliyorlar.” Kidd, Antetokounmpo’daki oyun kurma yeteneğini görüp, 2014 NBA Yaz Ligi ve 2015 sezon öncesi çalışmalarında onu oyun kurucu oynatmayı denedi ancak sonuçtan memnun değildi. 20 Şubat 2015’teki Atlanta maçında, Bucks %50 galibiyet oranının 11 maç altındaydı ve Michael Carter-Williams kenara geldi, Kidd topu Antetokounmpo’nun pençelerine teslim etti. ”Bunun hakkında hiç konuşmamıştık.” dedi Kidd. ”Bizim için çok büyük bir olay değildi. Hiç baskı yoktu. Sadece farklı bir şey denemek istedik.”
O akşam Antetokounmpo’nun 19 sayı, 3 asist ile oynadığı iki uzatmaya giden maçı Bucks kazandı ve sonrasında Kidd cesur bir deney başlattı: Bilinen en büyük oyun kurucuyu inşa etmek. Kidd projeyi yönetti ama sürecin yürümesini sağlayan Asistan Koç Sean Sweeney’di. Antetokounmpo’nun gece yarısı idmanlarında ona eşlik etti, ikili oyunları yorumlamasını sağladı, onu sadece Magic’in klipleriyle donatmakla kalmadı, bunun yanına daha zor tahmin edilebilir olan Kiki Vandeweghe’nin pivot hareketleri ve Shawn Kemp’in geçiş oyunu smaçlarını ekledi. Antetokounmpo, Sweeney’nin ofisindeki duvara Raptors’la karşılaştıkları bir maçtan bir fotoğrafını astı. Sweeney defalarca fotoğrafı duvardan indirdi ama bir şekilde fotoğraf oraya geri geldi. ”Beni unutma!” diye bir şarkı tutturdu Antetokounmpo.
Bu yaz Long Beach State’teki Walter Pyramid’de iki buçuk hafta boyunca günde iki idman yaptılar, hem de hızlı hücum çalışmak için tribünden adam toplayarak. ”Çalışmaları sürdürürken aşırı miktarda zaman harcadık.” dedi Sweeney. ”Koşu oyunuyla başlardık. ”İlk çalışma potaya doğru büyük bir koşu. Sonraki çalışma kanatlara koşu. Sonraki çalışma karşıdan karşıya. Şimdi bunu anlayıp en yüksek hızda yapabilir misiniz? Şimdi bunu anlayıp, şut atabilen bir takip koşucusuna kim pas atabilir?”
”Bu tribündeki yabancıları kullanmanın nesini seviyorum biliyor musun?” diye ekledi Kidd. ”Onlarla konuşmak zorunda. Bu insanları bilmiyorsun ama onlara ne yapmaları gerektiğini söylemen gerek. Senin talimatını bekliyorlar ve sen bunu yapmak zorundasın. Oyun kurucu bunu yapar. Takım arkadaşlarını, onların kendilerini tanıdığından daha iyi tanıması gerekir.”