Geniş kadro fayda mı, yoksa zarar mı? | Darüşşafaka Doğuş

Türkiye’nin en köklü spor kulüplerinden biri olan ve Doğuş Grubu ile kurduğu ortaklığın ardından yukarı bir grafik çizerek tarihinde ilk kez Euroleague oynama başarısı gösteren Darüşşafaka Doğuş, birtakım sıkıntılar yaşasa da sezon genelinde çok da kötü bir performans sergilemedi. En azından kağıt üzerinde incelendiğinde Avrupa’nın en zorlu liglerinden biri olan BSL’de normal sezon dördüncü sırada tamamlandı ve ilk kez mücadele edilen Euroleague’de ise Top 16’da oynama başarısı kaydedildi.

Tabii ilk önce biraz sezon başına gitmemiz ve Darüşşafaka Doğuş’un bütçesi doğrultusunda kurduğu kadroya ve yaptığı/yapamadığı mühendisliğe bakmamız gerek. Euroleague’de ilk kez oynayacak olmanın tecrübesizliğinden midir bilemeyiz ancak böylesine yüksek bütçeli bir takımın geniş bir kadro kurmasına rağmen sezon başladıktan sonra hâlâ takviye arayışında olması bazı şeyleri anlatıyor sanırım. Euroleague tecrübesi olan kaliteli oyunculardan bir takım oluşturulmasına rağmen kadrodaki bariz ”yetenek” eksikliği fark edilince Ekim ayının sonunda ismi daha önce pek de duyulmayan Scottie Wilbekin transfer edilerek takıma dahil edildi. Özellikle Türkiye Ligi’ne pek de istediği başlangıcı yapamayan Mahmuti’nin ekibi, Wilbekin’in geldiği döneme kadar ligde sekiz maçta dört kez mağlup olurken Wilbekin’in ardından yirmi dört haftada altı kez sahadan yenik ayrıldı ve sezon başında gözlemlenen sahadaki sıkıntılı görüntüsünden de biraz da olsa uzaklaştı.

Darüşşafaka Doğuş | euroleague.net
Darüşşafaka Doğuş | euroleague.net

Daçka takımı aslında günümüzde zaman zaman gündeme gelen ve tartışmalara odak olan ”Geniş kadro faydalı mı, yoksa zararlı mı?” sorusuna örnek olarak gösterilebilecek bir takım. Daçka’nın kurduğu kadronun oldukça geniş olduğu ve muadilinin pek de olmadığı herkes tarafından bilinen bir gerçek. Ücret tartışmalarına girme taraftarı olmasam da kadroda birden fazla oyuncu sezon genelinde süre almasa da milyonluk kontratlara sahip. Öyle ki takımın 4 & 5 rotasyonu, sezon ortasında kiralık olarak gönderilen Samet Geyik ile birlikte dokuz oyuncudan oluşuyor. Dokuz kişilik 4 & 5 rotasyonu lüksüne/gereksizliğine Avrupa’da hiçbir kulübün sahip olmadığı gerçeği bir yana, Euroleague ve Eurocup’ın seviye ile sertliğini kıyaslamak doğru olmasa da Eurocup’ı kazanarak tarihe bir başarıya imza atan Galatasaray’ın bunu sekiz kişilik bir rotasyonla yaptığını belirtmek gerek. Euroleague seviyesinde de işler ciddileştiğinde ve sertleştiğinde rotasyonların aynı şekilde daraldığını gözlemlemek mümkün. Daçka gibi böylesine geniş rotasyona sahip bir takımı yönetmek ve o takımın istikrarlı bir oyun sergilemesini sağlamak pek de kolay değil. Takımın Başantrenörü Oktay Mahmuti’nin modernleşen oyununun gerisinde eski usül bir koç olarak kaldığıyla ilgili bazı eleştiriler yapabilecek olsak da, Mahmuti’nin içinde bulunduğu çalışma ortamının kolay olmadığını da dikkate almak gerek. Zaten Mahmuti de bunu sezon içerisinde ifade etti ve fazla oyuncuyla antrenman yapmanın kolay olmadığını, yüksek bütçelerine rağmen kalabalık kadro sebebiyle bu büyük bütçenin fiziksel olarak sahada yer almasının münkün olmadığını ve on sekiz kişilik bir kadroda dokuz uzunun olmasını hiçbir antrenörün tercih etmeyeceğini söyledi. Öyle ki Daçka kadrosunda Türkiye Ligi’nde ya da Euroelague’de maç başına ortalama yirmi beş dakika dahi süre alan tek bir oyuncu yok. Bu durum da gözle görülür bir biçimde hem takımın performansında hem de oyuncuların bireysel performansında istikrarsızlığa sebep oluyor. Bir önceki sezonun Euroleague’de en çok parlayan ve isminden söz ettiren oyuncularından Reggie Redding’in transferi kağıt üzerinde iyi bir transfer olmasına rağmen Redding’in sergilediği istikrarsız ve beklentilerin altında kalan performansla sıradan bir oyuncu gibi gözükmesinde Daçka’nın yapısının ve kadrosunun etkisinin yüksek olduğu bir gerçek. Euroleague’de Efes mücadelesinde 28 dakika süre alan Redding’in sonraki iki haftada 13’er dakika süre alıp sezonun genelini belli bir oyun seviyesinin üzerinde geçirmesini beklemek pek de gerçekçi olmaz. Ayrıca bu istikrarsızlık sadece Redding özelinde de değil, Panathinaikos deplasmanında 6 sn. süre alan Ender Arslan’ın bir sonraki hafta Kızılyıldız karşısında 19 dakika süre aldığını, bir sonraki dört haftada ise aldığı toplam sürenin 17 dakikadan az olduğunu gözlemleyebilirsiniz. Bjelica, Markoishvili, Preldzic ve Slaughter gibi takımdaki rollerinin yüksek olması tahmin edilen oyuncularda da bu durum mevcut. Yani Daçka takımındaki oyuncularının tamamına yakının daha önce sergiledikleri bireysel iyi sezon performanslarını yakalayamaması tesadüfi değil.

Darüşşafaka Doğuş | Euroleague İstatistik

euroleague.net
euroleague.net

Darüşşafaka Doğuş | BSL İstatistik

bsl.org.tr
bsl.org.tr

Daçka’da sezonun genelinde iyi performanslar sergileyen ve görece istikrarlı oyunlar ortaya koyan oyuncular da var. Zaten bu oyuncuların takımın ayakta kalmasını sağlayan kolonlardan olduğunu söylemek mümkün. Takıma sonradan katılan ve ilk kez böylesine yüksek bir seviyede mücadele etmesine rağmen iyi performanslar sergileyen Scottie Wilbekin’in oyunu takdiri hak ediyor. Oktay Mahmuti’nin saha içerisinde pek fazla serbestlik tanımayan bir antrenör olduğunu ifade edebiliriz ancak buna rağmen Scottie Wilbekin’e gereken serbestliği görece sağlıyor ve Wilbekin de kendisini güçlü yapan iyi penetre edebilme ve kendini şutunu yaratabilme özelliklerini kullanarak takımın geneline oranla daha istikrarlı bir görüntü çizerek iyi bir performans ortaya koyuyor. Oyuncu özellikleri ve gözlemlendiği kadarıyla kişilik özelliklerinin de etkisiyle arka planda kalmasına rağmen Daçka’nin kadrosunda işini iyi yapan bir oyuncu daha var. Çok iyi bir rol oyuncusu olduğuna inandığım Luke Harangody, işini layıkıyla yapan ve sessizce kendisine hazırlanan pozisyonları iyi bir yüzdeyle bitirerek takımına katkı sağlayan gerçek bir takım oyuncusu. Amerikalı uzun forvetin Euroelague’de %50 ile üçlük kullandığını ve forvetler içerisinde ligin en iyisi olduğunu da vurgulamak gerek. İstikrarsızlığı sadece sezon geneline değil kariyer geneline yayılan Semih Erden de Daçka için aslında önemli bir parça. Hem zaman zaman oyuna kattığı sertlik, hem de pota altında iyi ribaund alan ve iyi bitiren bir oyuncu olması onu Daçka için önemli kılıyor. Hem ikili oyunlarda etkili oluyor hem de sırtı dönük oyunun sıfır olduğunu söyleyemeyeceğimiz bir isim. Gününde olduğunda ve kafasını tamamen oyuna verdiğinde Daçka’ya ya da hangi takımda oynarsa oynasın takıma katkısının olduğunu ifade edebiliriz. Emir Preldzic temponun düştüğü ve savunma açıklarının kapatıldığı zamanlarda hücumda özellikle yönlendirici oyunu ve pasörlüğüyle istikrarlı olarak olmasa da Daçka için önemli olarak adlandırabileceğimiz bir oyuncu. Mehmet Yağmur yine son zamanlarda Mahmuti’nin uyguladığı rotasyonla daha fazla süre alıp fena olmayan da bir katkı veriyor. Takımın en çok süre alan ve Mahmuti’nin uzun süredir farklı takımlarda da birlikte çalıştığı Jamon Gordon, çoğu zaman olduğu gibi sezon genelini de belli rakamları tutturarak kendi seviyesinde geçirdi. Onun savunmadaki enerjisi ve gerektiğinde sorumluluk alıp güçlü yanı olan orta mesafe şutlarını kullanması Mahmuti ve Daçka için onu önemli bir faktör kılıyor. O da şu anda iyi bir rol oyuncusu görünümünde ancak gelecekte Daçka’nın hedefinin daha yükseleceğini tahmin edersek Jamon’un yeterliliği de o zaman tartışmaya açılacaktır.

Darüşşafaka Doğuş play-off’ta ligin iyi ve hedeflerine ulaşma bakımından istikrarlı olarak değerlendirebileceğimiz takımlarından Banvit ile karşılaşacak. Selçuk Ernak’ın ekibi zaman zaman iyi performanslar sergileyerek iyi sonuçlar elde etse de onların da performans bakımından istikrar yakalamakta zorluk çektiğini ifade edebiliriz. Oktay Mahmuti’nin play-off’ta Banvit karşısında daha dar bir rotasyon uygulayacağını tahmin ediyor ve umuyorum. Banvit’te Courtney Fortson’un ayrılığından kısa rotasyonu iyice daraldı ve AJ Slaughter’ın yükü çok daha arttı. AJ Slaughter zaman zaman sahada doğru işleri yapmaktan uzaklaşmaya müsait tarzda bir oyuncu. Daçka’nın da ligin en iyi savunma yapan takımlarından biri olduğunu düşünürsek Slaughter’ın tercihleri serinini kaderini çizmeye aday. Daçka sezon içerisinde zaman zaman dalgalansa da son zamanlarda çizdikleri iyi grafikle birlikte Banvit karşısında da bir adım önde görünüyorlar.

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler