Kadınlar Euroleague’deki temsilcilerimizden Galatasaray, Fransa’da oynanacak D grubundaki ikinci etap maçlarına pazartesi başlayacak.
İlk etaba kulüpteki COVID vakaları nedeniyle katılamayan Galatasaray, sonradan oynadığı iki Sopron Basket maçını kaybederek sezona kötü bir başlangıç yapmıştı. Sarı kırmızılılarda bu kez hedef gruptan çıkabilmek için oynayacağı tüm maçları kazanmak.
Ligde oynadığı 17 maçta 15 galibiyet alan Galatasaray’da iki mağlubiyet de Fenerbahçe karşısında alındı. Ligdeki çoğu maçta Courtney Williams’ın dominant oyunu ile sonuca ulaşan Galatasaray’da yeni transfer Angel McCoughtry, son oynanan Birevim Elazığ İl Özel İdare maçında takımla ilk defa sahaya çıktı ve 14 dakika gibi kısa sürede 22 sayı üretti.
| Takım | Galibiyet | Mağlubiyet |
| Sopron Basket | 4 | 0 |
| Basket Landes | 1 | 1 |
| Bourges Basket | 0 | 2 |
| Galatasaray | 0 | 2 |
Sezon yapılanması
Sezon öncesi Işıl Alben ve Tilbe Şenyürek’in ayrılmasıyla yerli rotasyonunda güç kaybeden Galatasaray, Işıl’ın yerini milli oyuncular Asena Yalçın ve Pelin Bilgiç ile güçlendirirken, uzun rotasyonuna ise genç Meltem’in yanına Mercedes Russell, Anete Steinberga ve Zofia Hruscakova’yı ekledi. Son olarak da EuroLeague için ilk grup maçlarının kadro kayıt tarihinin son gününde gelen milli devşirme pivot Quanitra Hollingsworth, ilk grup maçları öncesi önemli bir ekleme olmuştu.
Galatasaray, geçtiğimiz sezon takımın en önemli ismi olan Bria Hartley ile bu sezon için yeniden anlaşmış ve kadro yapılanmasını da bir nevi onun üzerine şekillendirmişti. Ancak Hartley’nin WNBA sezonunda çapraz bağlarından sakatlanıp sezonu kapatması, Galatasaray’ın planlarını bozdu. Yerine transfer edilen Courtney Williams, ligde beklentileri fazlasıyla karşılamış, EuroLeague için de takımın en büyük kozu haline gelmişti. Sopron ile oynanan erteleme maçlarında ilk defa Euroleague sahnesinde boy gösteren Courtney Williams, biraz ilk defa oynamanın gerginliği, biraz da rakibin ona aldığı ekstra önlemlere çare bulunamaması sonucunda iki maçı toplam 10/31 saha içi isabeti ile tamamlamış, istediği etkiyi gösterememişti. Yaklaşık iki hafta önce dedesinin vefatı sonrası Amerika’ya giden Williams, ailesinin yanında kalmak istediğini belirtmiş ve sözleşmesi karşılıklı olarak feshedilmişti.
Bir Amerikalı kısa transferi takımın her daim gündemindeyken haliyle Williams’ın ayrılması sonrası transfer ihtiyacı ikiye çıkmış oldu. Beklenen transfer hamleleri ise geçtiğimiz hafta geldi. WNBA ve EuroLeague’de oynadığı her sezon iz bırakmış, ligimizde de Galatasaray’ın ezeli rakibi Fenerbahçe formasıyla yıldızlaşan Angel McCoughtry ve 2011/12 sezonunda da Galatasaray’da oynayan Epiphanny Prince, sezon sonuna kadar Galatasaray forması giyecek. Bu iki ismin takıma olan uyumu ve performansı, Efe Güven ve ekibinin belki de bu sezonki kaderini belirleyecek.
Hedefler ve beklentiler
Galatasaray’ın yer aldığı D grubu, gruptaki tüm takımları ele aldığımızda diğerlerine nazaran daha dengeli bir grup olarak göze çarpıyor. Diğer gruplardan ziyade turnuvanın mutlak favorilerinden hiçbiri bu grupta yer almıyor. Nitekim Galatasaray ilk maçlar öncesi bu grubun favorisi konumundaydı ancak Sarı-Kırmızılıların olmadığı ilk etapta Sopron Basket’in 2/2 yapması ve erteleme maçlarının ikisinde de temsilcimizi mağlup etmesi sonucu gruptaki dengeler değişti ve Macaristan temsilcisi liderliğin en büyük favorisi olmuş durumda.
Sopron maçlarında Galatasaray’ın en büyük sıkıntısı dış şutlardaki isabetsizlik ve Courtney Williams’ın tıkandığı durumlarda top yönlendirici eksikliğiydi. Sırasıyla iki maçta 5/15 ve 2/20 üçlük ile tamamladı maçı sarı kırmızılı ekip. Şut performansı her ne kadar maçtan maça değişkenlik gösterebilse de Angel ve Prince’in takıma katılması kağıt üzerinde bu sorunların çözülebileceğine işaret ediyor. İkisinin de bu turnuvada oldukça yüksek tecrübeye sahip olması, Prince’in ikili oyunlardan hem kendisine hem de uzunlara pozisyon imkanı yaratabilecek yeteneğe sahip olması ve tabii ki Angel McCoughtry gibi kendi pozisyonunu çok rahat yaratabilen bir skorerin olması işleri Galatasaray lehine çevirebilecek etkenler.
Ancak tabii ki iki ismin de takıma henüz katılması, Prince’in hiç maça çıkmamış ve McCoughtry’nin de yalnızca 14 dakika oynamış olması gibi dezavantajlı durumlar da mevcut.
Gruptaki rakiplerin en büyük skor opsiyonlarının genelde uzun oyuncular olduğunu düşündüğümüzde özellikle Steinberga, Russell ve Quanitra’nın saha içinde paylaşacağı süreler ve savunmadaki etkinlikleri Galatasaray’ın gruptaki başarısında etkili olacaktır. Fakat şüphesiz gruptaki sıralamayı belirleyecek en büyük etken Prince ve McCoughtry ikilisi olacak.
Galatasaray’ın gruptan çıkabilmesi için dört maçtan minimum üç galibiyet çıkarması gerek gibi duruyor. Mağlubiyet hakkını Landes maçlarından birinde kullanma durumunda da olası eşit galibiyet ihtimaline karşın ikili averajı almak mühim. Playoff yolu zorlu olsa da yapılan son hamleler sonrası Galatasaray’ın bu etaptaki dört maçını yapacağı iki ekibe karşı kadro kalitesinin bir gömlek üstün olduğunu söylemek mümkün, bu nedenle zor olduğu kadar başarılabilir de bir hedef.