EuroBasket 2013’te aradığını bulamayan komşumuz Yunanistan, bu yılki turnuvaya çok daha iddialı geliyor. Yunan basketbolunun günümüzdeki en büyük yıldızı Vassilis Spanoulis’in önderliğinde bu kez hedefleri en azından final oynamak ve Rio’daki Olimpiyatlara katılım hakkı kazanmak.
Gruptaki rakipleri
Yunanistan, grup maçlarını Hırvatistan’ın Zagreb kentinde oynayacak. C Grubu’nda yer alan komşumuzun rakipleri ev sahibi Hırvatistan, Slovenya, Makedonya, Gürcistan ve Hollanda.
Kadro
PG: Nick Calathes, Nikos Zisis, Evangelos Mantazaris
SG: Vassilis Spanoulis – Kostas Sloukas
SF: Kostas Papanikolaou – Giannis Antetokonmpu – Stratos Perperoglou
PF: Giorgios Printezis – Kostas Kaimakoglou
C : Ioannis Bourousis – Kosta Koufos
Koç: Fotis Katsikaris
Takım yapısı, artılar ve eksiler
Yukarıda kadroyu yazarken oyunculardan önce kullandığım pozisyonlar aslında Yunanistan biraz “havada kalmış” oluyor. Çünkü pozisyon geçişleri açısından esnek bir takımlar. Üst düzey basketbolda kendilerini ispatlamış 5 guard ile turnuvaya gelecekler ve -sürpriz strateji değişiklikleri olmazsa- bunların ikisini beraber sahada tutacaklar. Kısa forvetlerinin tamamı 4 numaraya çekilip kısa beşe dönmeye uygun. Giannis Antetokounmpo zaten başlı başına bir joker, ona yazının devamında daha detaylı değineceğim. Uzun rotasyonu da gayet tecrübeli isimlerden oluşuyor.
Artılarından başlamak gerekirse, belki de turnuvanın oyun aklı en yüksek kadrosuna sahipler. Basketbol IQ’sunun yüksek olması bir tarafa, “işin pislikleri” dediğimiz şeyleri de çok iyi bilen, en üst seviyedeki sertliğe son derece alışkın ve karşılık vermekte zorlanmayan, mental gücü gerçekten yüksek bir ekip. Baskının her geçen maç arttığı bu tip turnuvalarda bahsettiğim mental güç çok önemli bir unsurdur. Hırvatistan’ın yetenekli kadroları olmasına rağmen genelde en üst seviyede kazanamamasının temel sebebi de budur. Yunanistan için o konu kesinlikle bir sıkıntı teşkil etmiyor.
Giannis Antetokounmpo
”Greek Freak” için bir bölüm ayırmak istedim yazıda. Milwaukee Bucks’ın genç yıldız adayı Antetokounmpo çok özel bir oyuncu. Öncelikle Yunanistan’ın en önemli eksiği olan atletizm konusunda ellerini inanılmaz rahatlatacak. Uzun kolları, çabuk ayakları, azmiyle her pozisyonu savunabilecek ve hücum tarafında ters eşleşme yaratabilecek bir silah. Giannis, koç Katsikaris’e öyle bir özgürlük verecek ki, isterse onu 4 numaraya çekip atlet, çabuk ayaklı ya da 2 numaraya çekerek çok fizikli, uzun, kanatlara baskı yapabilen bir beşle sahada yer alabilecekler. Calathes – Giannis – Papanikolaou – Printezis – Koufos gibi bir beşle yavaşlatamayacakları rakip yok gibi.
Giannis’in Yunanistan forması giymesi aynı zamanda kendisi için de çok faydalı bir deneyim. Henüz ham diyebileceğimiz bir seviyede ve o kadrodaki her oyuncudan öğrenebileceği çok fazla şey var. Zaten takım arkadaşları da onun kendilerini ne kadar güçlendirebileceğini bildikleri için hazırlık maçlarında onunla sürekli ilgilendiler. Oyun her durduğunda, her molada, her küçük fırsatta bir oyuncunun gidip kendisine bazı uyarılarda bulunduğunu ve iyi işler yaptığı zaman hemen tebrik ederek yüreklendirdiğini gördük.
Kendisine hem Katsikaris hem de Spanoulis tarafından en çok söylenen şey “potaya giderek oynamasıydı.” Şutu istikrarsız ancak agresif şekilde potaya gittiğinde onu faulsüz durdurabilecek fazla oyuncu yok. Bu avantajı iyi kullanmanın peşindeler. Kaimakoglou tecrübeli bir oyuncu olsa da Printezis kenardayken Giannis’in 4 numaradan da sıkça süre almasını bekliyorum.
Takımın genel artılarına dönelim. Kadrodaki oyuncuların gerek kulüp gerekse milli takım düzeyinde hatırı sayılır miktarda birlikte oynamaları önemli bir avantaj. Birbirlerini iyi tanımaları, saha içinde problem çözmek gerektiğinde büyük bir avantaj sağlayacak.
İlk bakışta fark edilmeyebilir ancak geniş bir hücum yelpazeleri olduğunu söylemek gerekir. Spanoulis’in yaratıcılığı, ceza atıcıları, ikili oyun spesiyalistleri, çembere gitmeyi seven guard(Calathes), sırtı dönük oyunu olan kısa forvet (Perperoglou), alan açabilen şutör ve pasör 4 numaralar, üç sayı tehdidi olan pivot (Bourousis).. Bunlar, takımın ana setleri dışında oyuna boyut katabilecek kıymetli özellikler.
Zaaflarına geçtiğimizde ilk olarak pivot rotasyonunun eksikleri göze çarpıyor. Memphis Grizlies’te geçirdiği başarılı yılların ardından bu sezon Sacramento Kings’e katılan Kosta Koufos, çember ve boyalı alan savunmasını yapabilen, sırtı dönük hücum eden rakiplerin arkasında iyi durabilen, hücum tarafında ikili oyun sonrası iyi devrilip doğru yerde top aldığında bitirebilen bir pivot. Ancak ikili oyun savunmasında sıkıntıları var. Yüzü dönük hücum edebilen oyuncuları savunurken çok rahat olmadığını da biliyoruz. Yardım savunması konusunda iyidir, doğru yardımı doğru zamanda yapabilir ama sonrasında adamına dönmek ve ribaund pozisyonu almak konusunda problemler yaşar. Rotasyonun diğer parçası Ioannis Bourousis, Real Madrid ile Euroleague şampiyonluğu kazansa da kötü bir sezon geçirdi. Genelde milli takım performansı her zaman kulüp performansının üzerinde olmuştur. Bu kez ekstra bir motivasyon kaynağı daha var: Henüz kontrat bulamadı. Tıpkı Semih Erden gibi Bourousis de bu turnuvayı fırsata çevirerek alabileceği en iyi kontratı bulmanın peşinde. Hücum konusunda kendisini değerli kılan özellikleri bir yana, Bourousis kötü bir savunmacı. Ne ikili oyun ne bire bir ne de yardım savunmasında güvenebileceğiniz bir isim değil. Yunanistan’ın da turnuva boyunca en büyük problemi bu pozisyonda yaşamasını bekliyorum. Sadece iki pivotla Hırvatistan’a gidiyor olmaları da bir risk. Koufos da Bourousis de faul problemine girebilen oyuncular. Kaimakoglou’nun idareten pivot oynadığı bölümler bile görebiliriz.
Nick Calathes için zaaf demek haksızlık olur ama soru işareti barındırdığını düşünüyorum. Memphis’te geçtiğimiz yıl sakatlıklar dolayısıyla ilk beşte şans bulmasına rağmen bunu iyi değerlendirememiş ve Memphis taraftarından tepki almıştı. Özellikle sosyal medyada Calathes’le ilgili rahatsızlıklarını “gayet cüretkâr” şekilde dile getirenlerin sayısı az değildi. Bu sebeple öz güvenini kaybetmiş olsa gerek, hazırlık maçlarında çok tedirgin bir Calathes vardı. Şutunun hala istikrarsız olması da hücum tarafında kafasını net şekilde bulandıran bir etken. Uygun pozisyonu bulduğunda bile tereddüt edip, atmadığında hücumun devamında dağıldığına birkaç kez şahit oldum. Onun güvenini kazanması ve Kuban’a liderlik eden Calathes gibi oynaması bu takımda ne kadar mümkün, onu da turnuva oynanırken göreceğiz. Yine de Calathes çok değerli bir savunmacıdır ve takımına bir şekilde pozitif katkı yapması kimseyi şaşırtmaz.
Kilit oyuncu
Takımda değerli birçok oyuncu olmasına rağmen Yunanistan’ın kilit oyuncusu tabi ki lideri Vassilis Spanoulis olacak. Bireysel yaratıcılığı bu takım için çok önemli. Çünkü düzene sadık kalmak söz konusu olduğunda Yunan oyuncular gayet iyi ancak düzen işlemediğinde problem çözecek en güvenilir el Spanoulis. Kulübü Olympiacos’ta da benzer bir rolde oynuyor ve tıpkı orada yaptığı gibi tüm ilgiyi kendi üzerine toplayıp takım arkadaşlarına müsait pozisyonlar yaratır, herkesi işin içine sokmayı başarırsa Yunanistan korkulacak bir güç olur. Yakın giden maçların sonunda kapıyı kapatmasını isteyecekleri oyuncu da o olacak, ve belki de o anlarda göstereceği performans Yunanistan’ın turnuvayı bitireceği noktayı belirleyecek.
Ne yaparlar ?
Yunanistan, C Grubu’ndan en kötü ihtimalle ikinci çıkacaktır. Normalde Hırvatistan’ın da önünde liderlik için favori olduklarını düşünürdüm ama maçların Zagreb’te oynanacak olması işleri değiştiren bir faktör olabilir. Ne var ki birinci de çıksalar ikinci de çıksalar, çapraz grupları olan D Grubu’nun, turnuvanın en zayıf grubu olması da göz önüne alındığında çeyrek finale hiç sorun yaşamadan gideceklerini düşünüyorum. Ondan sonrası biraz da karşılarına gelecek rakip ve günlük performansla ilgili. Fransa, Sırbistan, İspanya ile birlikte şampiyonluk adaylarım arasındalar. Madalya ile dönmelerini bekliyorum.