Erhan Toker: ”Maalesef ülke olarak bir ekole sahip değiliz” | TB ÖZEL

erhan-toker-milli-takim

Erhan Toker, antrenörlük kariyerine 1995 yılında başlamış. Ben ise kişisel olarak o yılda dünyaya geldim. 21 yıllık antrenörlük hayatında Erhan Toker, çok fazla zorluklarla karşılaştı ve muazzam deneyimler kazandı. Bakalım tecrübeli antrenörün bu işe başlangıcı nasıl olmuş:

”Antrenörlüğe basketbol oynadığım dönemde başlamıştım. O zamanlar asistan koçumuz Levent Uğurlu ‘Senden antrenör olabilir, kafan çok çalışıyor. Minik takımlarımızdan birini çalıştır, senin adına da tecrübe olur.’ diyordu. Ben de basketbol oynadığım zamanlarda Bursa’da açılan antrenörlük kursuna gittim ve antrenörlük kartı aldım. Aslında o günlerde işimin antrenörlük olacağını, bu işe bu kadar kafaya yoracağımı hiç düşünmemiştim. Oyunculuğu 24 yaşında bıraktım ve oyunculuk sonrasında bir arkadaşımla beraber ticaret ile uğraşmaya başladık ancak işlerimiz pek de iyi gitmedi. Tam o sırada da Bursa Mako Spor’dan ayrılanlar oldu. Deneyimsiz olmama rağmen de beni orada görmek istediler. Tabii o zamanlar çok da büyük paralar yoktu. İlk basketbol antrenörlüğü deneyimim bu şekilde oldu. Yıllar geçtikçe de birçok seminere gittim, antrenör ağabeylerimden birçok şey öğrendim. Basketbolu gerçekten çok seviyorum. Basketbol bir yandan hobim bir yandan da mesleğim.”

2 of 11

”İleride bu iş için bu kadar kafa yoracağım hiç aklıma gelmedi”

5 YORUMLAR

  1. acaba neden bir ekol olamıyoruz!!!! hay alah türkiye basketbol liginde pardon her şeyi abartmayı sevdiğimizi unutmuştum türkiye basketbol süper ligindde türk basketbolcu oynamadığımdan dolayı olabilir mi ????

  2. 6 yabancı ile büyük takımlar istediğini aldı ve Avrupa’da en üst düzeyde kadrolar kurabiliyorlar. TBL’de de seviye gerçekten yukarı çıktı. Eğer bu takımlar bizim vergilerimiz ve bizim aldığımız biletler ile bu seviyeye geldiklerine göre artık sıra bu ülkenin gençlerine yatırım yapmaya gelmiştir. Biraz da dönüp kendi genç oyuncularımıza yatırım yapılmalıdır. Bunu yaparken de sadece bir kaç klüp ve tbf değil, herkes bu taşın altına elini koymalıdır. Ne kadar çok oyuncu yetiştirirsen, yerli oyuncunun maliyetide yüksek olmayacaktır. Örnek bir sistem;
    1- BSL, sahada en az bir U22 genç türk oyuncu olmalı.
    2- TBL, sahada en az bir U21 genç türk oyuncu olmalı.
    3- U19 gelişim ligi(BSL takımları için zorunlu)
    4- BSL, yabancı sayısından bağımsız, kıta dışı oyuncu sayısı en fazla 2 olmalı.

    • Giresun – Büyükçekmece hazırlık maçını izledim. Özellikle Okben-Emircan ikilisi ligin ilerleyen zamanlarında çok daha etkin olacak gibiler. Süre aldıkça daha da güçlenecek ve özgüvenleri artacak.
      Ligde kaç yabancı olduğunun bir önemi yok. Önemli olan bu takımda görev alıp, süre bulan genç isimlerin olması. Büyükçekmece de Tayfun-Burak ikilisi saha da olmak için rekabete girsinler ama en az biri saha da olsun. 1-2 sezon sonra elimizde o kadar çok yetenekli isim olacak ki, kimse yerli oyuncu pahalı vs. diyemeyecek. BSL’ de kalite biraz düşecektir ancak kendi oyuncularımız olsun istiyorsak, herkesin biraz fedakarlık yapması gerek.

      • ben de maçı canlı izledim lakin benim gözümde dağ fare doğurdu.yeşilgiresunun medyayaya lanse ettiği 4 yabancı ve türk gençleriyle oynayacaklarıydı fakat hazırlık maçları gösterdi ki yabancılar yine 35-38 dk arası sahada okben ve emircan dışında doğru dürüst süre alan türk oyuncu özellikle türk genç oyuncu yok.doğuş ve enes berkay en az okben ve emircan kadar süre almayı hak eden oyuncular.ömer utku al ve efe beşok da gelişim için buraya getirildiyse oynatmadıktan sonra ha bjk da yada pertevniyalda bench de oturmuş ha giresunda.hiç olmassa istanbul da evlerinde otururlardı.enes berkay ,doğuş,ömer utku okey masasında ki yancılar gibi bench de oturacaklarsa neden giresuna gittiler yeşilgiresun okben ve emircanı pazarlamak için mi ist baskete teslm edildi?

  3. SAYIN HOCAMIZ SATIR ARALARINDA DA OLSA ÇOK ÖNEMLİ BİR SORUNA DEĞİNMİŞ. ARTIK ÇOCUKLAR BASKETBOL OYNAMAYA ÇOK İSTEKLİ DEĞİLLER. BASKETBOL OYNAMAK İSTEYEN ÇOCUK SAYISI ARTMASI GEREKİRKEN AZALIYOR. ÜST DÜZEY BASKETBOL OYNAMAYA HEVESLİ NE KADAR ÇOK ÇOCUK OLURSA İYİ OYUNCU BULUNMASI VE YETİŞMESİ İHTİMALİ O KADAR ARTAR. ANCAK ÇOCUKLARI BASKETBOLA MOTİVE ETMEK İSTİYORSANIZ ONLARA BİR HAYAL VE KAHRAMANLAR SUNMAK ZORUNDASINIZ VE BU GERÇEKLEŞMESİ MÜMKÜN BİR HAYAL OLMALI. BUGÜN MEVCUT SİSTEM İÇERİSİNDE ÇOCUKLARA BU HAYALİ SUNMUYORUZ. BİR KAÇ YIL ÖNCESİNE KADAR EN AZINDAN MİLLİ TAKIMIMIZDA ÜLKEMİZDE YETİŞEN OYUNCULARIN BAŞARISI BU MOTİVASYONU OLUŞTURUYORDU. ÇOCUKLAR İBRAHİM , KEREM, MİRSAD,HİDAYET OLMANIN HAYALİNİ KURABİLİYORDU.”ONLAR KADAR ÇALIŞIRSAM ONLAR GİBİ OLABİLİRİM” DİYORDU. BUGÜN KURULABİLECEK HAYAL KALDI MI? SANMIYORUM.ÇOCUKLARI BU İŞİN İÇİNE ÇEKMEK İSTİYORSAK ÇOCUK GİBİ DÜŞÜNMELİYİZ.BENCE SAPANCA’DA YAPILAN ARAMA KONFERANSINA BASKETBOL OTORİTELERİ İLE BİRLİKTE ALTYAPILARDAN ÇOCUKLAR DA ÇAĞRILIP ONLARIN DA FİKİRLERİ ALINMALIYDI. BU KAFAYLA GİDİLİRSE BİRKAÇ YIL SONRA BASKETBOLUN OYNANMADIĞI; ANCAK KULÜP TAKIMLARININ AVRUPA’DA ÇOK BAŞARILI OLDUĞU BİR ÜLKE OLURUZ.(SEYREDEN KALIRSA) SAYGILARIMLA.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler