15. Sacramento Kings – Justin Jackson (SF, 6’8”, 200, North Carolina, Jr.)
Kings 10. sıradan Malik Monk’u seçerek Kentucky’nin Fox-Monk guard ikilisini takımına getirme şansını kullanmadı ve hakkını 15 ve 20. sıralar için takas etti. North Carolina’yla ulusal şampiyonluk yaşayan Justin Jackson dengeli, çok yönlü bir oyuncu. Pek göze batan bir atletizmi olmasa da gelişmekte olan bir dış şutu, kayda değer bir basketbol zekası ve savunmada mücadele gücü var. Bu tarz çok yönlü olup da bir yönü öne çıkmayan isimlerin NBA’de beklentileri aştığını sık sık görüyoruz ama yine de Jackson’dan bir yıldız olmasını beklemek haksızlık olur. En kötü ihtimalle bile sağlam bir rol oyuncusu olacak gibi görünüyor, bu da Kings için yeterli.
14. Miami Heat – Bam Adebayo (C, 6’10”, 245, Kentucky, Fr.)
Heat’in takıma cuk oturacak ve kendilerine düşecek gibi görünen Donovan Mitchell’ın Jazz tarafından takas sonucu kapılmasından sonra büyük hayal kırıklığı yaşadığına eminim. Mitchell elden kaçınca Bam Adebayo’yla hayli şaşırtıcı bir seçim yaptılar. Atletik ve güçlü yapısıyla savunmada iyi işler yapan Adebayo buna karşın Kentucky’de hücumda çok da iyi görünmedi. İlk bakışta Hassan Whiteside’ın yedeği olmaktan ileri gidemeyecek gibi duruyor. Ama burada dikkate değer bir detay Heat’in yaptıkları antrenmanlarda Adebayo’nun şutörlüğünden etkilendiği yönündeki haberler. Kentucky’de tüm sezon hiç üçlük denemeyen Adebayo Heat antrenmanında 30/50 ile üçlük atmış. İlginç.
13. Utah Jazz – Donovan Mitchell (SG, 6’2”, 210, Louisville, So.)
Draftın en başarılı bulduğum hamlelerinden biri Nuggets’a Trey Lyles ve 24. sıra hakkını vererek 13. sırayı alan ve bu hakla Donovan Mitchell’ı draft eden Jazz’dan geldi. Kısa boyunu upuzun kollarla dengeleyen, atletik, şut atabilen ve savunmada çok başarılı Mitchell Avery Bradley’nin neredeyse karbon kopyası. Ligin en iyi savunma takımlarından birine sahip Jazz ve ligin en iyi savunma koçlarından Quin Snyder’ın onu neden beğendiğini anlamak güç değil. Kendi şutunu yaratma konusunda muhtemelen sıkıntıları olacak, bunu kolej seviyesinde başarabilse de kısa boyunu savunmada olduğu kadar gizleyemeyebilir. Yine de bu draftın en faydalı oyuncularından biri olmaya aday.
12. Detroit Pistons – Luke Kennard (SG, 6’6”, 195, Duke, So.)
Şutör eksikliği olan Pistons bu sırada kolejin en iyi şutörlerinden biri olan Luke Kennard’ı bulunca kaçırmadı. Kennard’ın 12. sıradan gitmeye değer bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum, potansiyeli bir rol oyuncusundan ileriye gideceğini işaret etmiyor. Ama bu seçimin bir potansiyel seçimi değil ihtiyaç seçimi olduğu aşikar. Kennard perdelerden çıkarak şut atma konusunda bir usta ve akıllı bir basketbolcu. Oyununun diğer yönleri zayıf, ama kendisi gibi eski bir Duke oyuncusu olan J.J. Redick gibi devamlı üç sayı çizgisi etrafında dolaşıp savunmayı yoran ve alan boşaltan bir oyuncu olarak iyi bir kariyer yapma şansı var.
11. Charlotte Hornets – Malik Monk (SG, 6’3”, 200, Kentucky, Fr.)
Hafta içinde Dwight Howard’ı neredeyse hiçbir şey vermeden kadrosuna katan Hornets için işler tıkırında gidiyor. Keza Malik Monk tam ihtiyaçları olan tarzda bir oyuncu. Kolejdeki tek yılında muhteşem bir skorerlik performansı sunan Monk, her yerden kaldırıp şut sokabiliyor ve Hornets’ın şut sıkıntısı ile benchteki skorer eksikliğine merhem olabilir. Hornets’ta altıncı adam rolüne cuk oturacak, zaten kendisinin klasik altıncı adam formatında bir oyuncuya dönüşmesini bekliyorum. Benchten hızlı şekilde skor getirebilecek bir isim ama boyunun pozisyonu için kısa olması, oyun kuramaması ve savunmadaki zayıflığı ilk beş çıkma potansiyelini zayıflatıyor.