Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde 4. haftanın panoraması

Galatasaray Nef fırsat tepti

Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin en zorlu gruplarından birinde olan temsilcimiz, lige kayıpsız başlayarak bütün ligin ilgisini üzerine çekmeyi başarmıştı. Bu hafta önce haftanın maçına seçilen Galatasaray, sonrasında güncellenen güç sıralamasında da ikinci sıraya kadar yükseltildi. Temsilcimiz Yunanistan deplasmanından da galibiyetle dönebilseydi eğer ligin en değerli, saygı duyulan ekiplerinde zirvede yer alabilirdi.

Paok mateco’ya konuk olan sarı kırmızılılar ilk çeyrekte inanılmaz bir performans gösterdi. Dee Bost ve Kerry Blackshear’ın ikili oyunları üzerinden rakibini oldukça zorladı ki çeyreğin sonunda 15-0’lık bir seri yakaladı.

Savunmadaki konsantre ve enerji o kadar yüksekti ki geçiş oyununu da tetikledi. Dee Bost ve Akoon-Purcell hızlı hücumlarla Paok’a darbe üstüne darbe vurarak ilk çeyreği temsilcimizin 12-24 önde girmesini sağladı.

Galatasaray Nef, maça çok agresif başladı çünkü biliyorlardı ki maçın sonuna kadar yetecek enerjileri yoktu. Hafta sonu gelen son EuroLeague şampiyonu Anadolu Efes galibiyeti bu takım için özgüven ve kalitelerinin farkına varma gibi birçok şey kazandırsa da kesinlikle fiziksel olarak da birçok şey kaybettirdi.

Sezona ikide sıfır ile başlayan ve bu maçı kazanAmazsa belki de havlu atacak Paok, ikinci çeyrekten itibaren sahaya inanılmaz bir enerji koydu. Galatasaray’ın en büyük zaafları olan çember koruma problemi ve ribaund sıkıntısını başta Marvin Jones olmak üzere ekstra eforla ev sahibi inanılmaz kullandı ve 21-12’lik çeyrek performansı ile ikinci yarı için mesaj vererek soyunma odasına gittiler.

İkinci yarıya geldiğimizde özellikle Akoon Purcell özelinde Galatasaray maçı koparmak için oldukça agresif başlasa da ev sahibi takımda bu sefer tecrübesi ve oyun aklıyla öne çıkan isim Malcolm Griffin oldu.

Kenardan gelen Griffin, maçın temposunu belirledi ve takımın hücum ritmini yakalamasını sağladı. Aslında maçın hikayelerinden biri de bençten gelen oyuncuların maça katkısı oldu. Benç sayılarında da PAOK lehine büyük bir fark (37-10) vardı.  Türk basketbolseverlerin hatırlayacağı Joshua Carter’da takımın en ihtiyacı olan kısımda üçlükleriyle maça etki etti. Son çeyreğe girerken ilk kez öne geçen bir Paok ve hücum ritmini top kayıplarıyla kaybetmiş bir Galatasaray vardı.

Son çeyrek inanılmaz dramatik anlara sahip oldu. Paok, farkı çift hanelere kadar çıkararak maçı koparmak üzereyken takımın asıl yıldızı Melo Trimble sahneye çıktı. Trimble, 3/10 saha içi isabetiyle sadece 8 sayıda kalmasına rağmen son çeyrekte takımına bir umut vermeyi başardı.

DeVaughn Akoon Purcell ve Dee Bost da devreye girince temsilcimiz maçı tek topa kadar indirmeyi başardı. Ancak bu dakikadan sonra sahneye bençten gelen bir diğer oyuncu olan Jermaine Love çıktı. Maçın son anlarında attığı üçlüklerle takımına bu sezonki ilk galibiyetini elleriyle takdim etti.

Maçın en önemli istatistiği belki de Galatasaray gibi hücum potansiyeli EuroLeague şampiyonunu bile dize getirebilecek takımın 8/30 üçlük isabetinde kalmasıydı. Paok ise tam 16 üçlük attı. Paok’un galibiyeti ile birlikte grupta kartlar yeniden dağıtıldı ve bundan sonra olacakları heyecanla beklemekten başka bir çaremiz yok.


Pınar Karşıyaka nazara geldi

Gerek kadro kalitesiyle gerekse maç oynanırken bu takımı nasıl yeneceksiniz sorusunu sordurtan, Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin yayınladığı güç sıralamalarında sezonun başından beri zirvedeki yerini koruyan Pınar Karşıyaka, yıldız oyuncularının tekrarlanması güç kötü şut performansı ile sürpriz bir mağlubiyet aldı.

Pınar Karşıyaka, kendi evinde grubun bir diğer namağlup ekibi BAXI Manresa’yı konuk etti. Maça oldukça hızlı giren temsilcimiz, Akil Mitchell’ın pota altını domine etmesiyle birlikte daha ilk çeyrekten farkı çift hanelere çıkarsa da konuk ekip dersini çok iyi çalıştığını maçın ilk dakikasından itibaren hissettirip maçtan kopmadı.

Manresa’nın savunma stratejisi Bonzie Colson ve Amath M’Baye gibi takımın birincil hücum tehditlerini sınırlayıp takımın zayıf karnı gözüken pota altından ödün vermek oldu. Mitchell’ın bu performansını buna da borçlu olabiliriz.

Bonzie, sadece BCL’nin değil EuroLeague ekiplerinin de dikkati çekmişken bu maç ona alınan inanılmaz önlemlerde oldukça zorlandı. Yıldız oyuncu 3/15 saha içi isabeti, 0/3 üçlük isabeti ile oynadığı maçı 8 sayı, 10 ribaund ile tamamladı.

Konuk ekip, maçta 10 farklı oyuncudan skor katkısı alarak ligin en dengeli ve disiplinli top paylaşımı yapan takımlarından biri olduğunu tekrardan gösterdi.

Maçın ikinci yarısında bir şekilde kalitesiyle maça geri dönen Karşıyaka, bu dakikalarda kenarda koçunun olmamasının sıkıntılarını oldukça hissetti. Ufuk Sarıca, geçen sezonu tekrar eden şekilde maç sonu basın toplantılarına katılmadığı için aldığı iki maçlık ceza sebebiyle maçta kenardaki yerini alamadı.

Maçın en kritik anlarında belki de en güveneceğiniz iki isim Bonzie ve Michael Roll, takımına bu kez destekten çok köstek oldular. Pınar Karşıyaka, maçta sadece dört üçlük isabeti bulabildi(4-22). Durum böyleyken Roll’ün kuracağı ikili oyunlar ile etkili olmak isteyen temsilcimiz, Amerikalı yıldızın hiç de alışık olmadığımız şekilde 6 top kaybı ile oynaması mağlubiyet için gerekli şartları oluşturdu.

Hiçbir sistemin işlemediği ve bütün kritik oyuncuların kendi ortalamasının altında geçirdiği bir maçta bile ligin güçlü ekiplerinden birine karşı bu takımın son dakikaya maçı kazanabilecek durumda girmesi güç sıralamasındaki yerini ne kadar hak ettiğini gösterir. En büyük problemi çember korumak gibi gözüken temsilcimizde dedikodulara göre EuroLeague seviyesinde bir uzun takviyesi geleceği de söyleniyor.


TOFAŞ’tan zirve yolunda çok kritik galibiyet

TOFAŞ, haftanın kağıt üstünde temsilcilerimiz adına en az galibiyet beklentisi içerisinde olduğumuz maçta grubunun namağlup ekibi SIG Strasbourg’u 76-74 yenerek grubun senaryolarını baştan yazdı.

Karşılaşmaya çok sert bir başlangıç yapıp daha ilk çeyrekten farkı çift haneye çıkaran TOFAŞ, Elgin Cook’un önderliğindeki 10 dakikalık bölümü 13-25 ile geçti. Özellikle çeyreğin ortasında yakalanan 15-0’lık seri ile işler yolunda gidiyordu. Matt Mitchell ve Yannis Moris’e John Roberson’un üçlükleri de eklenince Strasbourg geri dönse de Paco Cruz sahne aldı ve devre 34-40 tamamlandı.

Üçüncü çeyreğin başında öne geçen ev sahibi ekibe Shephard ve Cruz ile cevap veren temsilcimiz, maçın final periyoduna 55-60 ile önde giren taraftı. Kıran kırana geçen son çeyrekte Strasbourg, skoru 68’de eşitledi. Bu bölümden itibaren rakibini durdurup Cruz ve Cook ile sayılar bulan TOFAŞ son topta da Berk Uğurlu ile topu çalınca mücadeleden 74-76’lık galibiyetle ayrıldı.


A Grubu’nun liderlik mücadelesinde gülen taraf Ludwigsburg

Grubun iki güçlü ekibinin karşı karşıya geldiği haftada güç sıralamasında oldukça yüksekte kendine yer bulan Tenerife’ye patronun kim olduğunu göstermek isteyen bir ev sahibi performansı geldi.

Maçın başından itibaren rakibini boğucu savunmasıyla yıpratan Alman temsilcisi, ilk çeyrek potasında sadece 15 sayı gördü. İkinci çeyrekten itibaren klasikleşmiş Almanya takımlarının temposunu gözler önüne seren Ludwigsburg, Tenerife’yi dengeli set hücumu alışkanlığından uzaklaştırarak maçın kontrolünü elinde tuttu.

Topu oldukça iyi paylaşan ev sahibinde 5 oyuncuyu çift hanelerde skor üretirken görürken Tenerife’de Kyle Wiltjer bulduğu 24 sayı ile takımın tek ayakta kalan savaşçısıydı diyebiliriz.

Maçın kaderinin belirlendiği istatistiklere göz atacak olursak MHP Riesen Ludwigsburg 19 hücum ribaundu alırken Tenerife sadece 7 hücum ribaundunda kaldı. Bu ribaundların tetiklediği bir başka istatistik ise daha da korkunç. Ev sahibi ikinci şans sayılarından 28 sayı bulurken(bulduğu sayıların %35’i) konuk ekip ise sadece üç sayıda kaldı. Bu kadar dengeli bir maçta buradan oluşan 25 sayılık farkı kapamak kolay değil.

Böylece ligdeki namağlup takımlar arasındaki yerini koruyan Ludwigsburg, üç maçta yakaladığı 46 averajla da ligin en iyi takımı konumunda. Tenerife ise güç sıralamasındaki üçüncülük pozisyonu hakkında sert bir düşüş yaşayabilir.


Kısa Kısa

  • Kalev/Cramo’yla karşılaşmak için Tallinn’e giden FILOU Oostende, normal süre ve uzatma sonundaki basketleriyle kritik bir galibiyet aldı. Levi Randolph’un uzattığı maçı Phil Booth bitirirken, sezonun maç kazandıran beşinci basketini Booth’tan izledik.
  • E Grubu’nun tek galibiyetli takımlarının maçında Nymburk, skoreri Jerrick Harding’in 29 sayılık performansıyla 86-82’lik galibiyeti aldı. Nymburk bu sezon tüm kulvarlarda oynadığı 12. maçında 11. kez kazandı.
  • Konuğu Hapoel Jerusalem’e karşı ilk çeyrekte yarı yarıya (11-22) geri düşen Stal Ostrow, savunmasının yardımıyla önce skoru dengeledi, sonra 21 hızlı hücum sayısından güç alarak çift haneli galibiyete uzandı. Ostrow’un B Grubu’ndaki ilk galibiyeti, Jerusalem’in üçte sıfır yapması demek.
  • Evindeki ilk iki maçı kaybeden Prometey, ikinci çeyreğinin ortasında 16 sayı geri düştüğü Sassari deplasmanından Chris Dowe ve DJ Kennedy sayesinde alnının akıyla çıktı.

Haftanın panoraması ve öne çıkan olayları

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler