Ayşegül Günay ve Deniz Çolakoğlu şampiyonluk hakkında konuştu

ayşegül-deniz

Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi şampiyonu Galatasaray Odeabank oyuncularından Ayşegül Günay ve Deniz Çolakoğlu, şampiyonlukla ilgili açıklamalarda bulundu.

Ayşegül Günay’ın açıklamaları şu şekilde:

Bu benim ilk şampiyonluğum. Tam olarak kelimelerle nasıl ifade edebileceğimi bilmediğim bir mutluluk yaşıyorum. Final maçlarında parkeye çıkıp, bu zaferi yaşamak çok güzel bir his. Finalde eski takımımla oynadım, ancak şampiyonluk yolunda ilerlerken rakibiniz kim diye çok fazla düşünmüyorsunuz. O kupayı almak için elimden geleni yaptığımı düşünüyorum. Sahaya çıkıp şampiyonluk için savaştık.

Son maçın üçüncü çeyreğindeki performansımı çok soran oldu. Ben ekstra bir şey yaptığımı düşünmüyorum. Yapmam gerekenlere konsantre oldum ve elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım. Hep birlikte bir mücadele gösterdik.

Euroleague Women’da mağlubiyetler alsak da ligde zirveye çıkmıştık, sadece bir mağlubiyetle yolumuza devam ettik. Herkes Avrupa’daki performansımızı sorgularken biz işimizi yapıp gruptan çıkmayı başardık ve Fenerbahçe ile eşleştik. Kazanabileceğimiz bir seriydi. Orada turu geçebilsek belki Euroleague şampiyonluğunu da üst üste kazanmayı başarırdık.

Sezonun en önemli anı diye sınırlandıramam geçirdiğimiz yılı. Bende çok ayrı yeri olan bir çok güzel hatıram oldu. Bitiminde kupa sevinci yaşadığımız için son maçı biraz daha özel hatırlayacağım.

Ekrem ağabey çok iyi bir koç. Takımı maça hazırlaması, bizi motive etmesi olağanüstü. Ondan çok şey öğrendim, bizi her zaman en iyi şekilde hazırladı.

Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi şampiyonu Galatasaray Odeabank oyuncularından Deniz Çolakoğlu, şampiyonlukla ilgili açıklamalarda bulundu.

Deniz Çolakoğlu’nun açıklamaları şu şekilde:

Sezona eksiklerle başladık. Bu takım için çok önemli olan iki isim Nevriye abla ve Sancho bize sonradan katıldı. Buna ek Ekrem ağabeyin oturtmak istediği bir sistem vardı. Ben de bu sistemde yeniydim. Kadromuzun yarısı da benim gibi yeniydi. Tabii bu sisteme adapte olmak, birbirimize alışmak bir günde olacak iş değildi. Bu zaman diliminde de bocaladık. Ancak Ekrem ağabeyin söylediklerini uygulayabildikçe de özgüvenimiz yerine geldi. Bunu şöyle açıklayabilirim koçumuzun dediklerinin parkeye yansıması işlerin tıkır tıkır işlediğini bize gösterdi ve kendimize olan güvenimiz tazelenmiş oldu böylece. Bu birlik sağlandıktan sonra da takım olarak hep birlikte hareket ettik, bir arada kalmayı başardık. Birçok sorun oldu fakat biz bir arada kalmayı sürdürebildik.

Avrupa’da daha ileri gidebilir miydik diye düşünüyorum bence bu olabilirdi. Fenerbahçe’yi eleyebilirdik, ilk maçı kazanıp seriyi evimizde bitirebilirdik. Biz final four’a kalsaydık ben inanıyorum ki biz şampiyon olurduk. Zaten şampiyonluğu kazanan ev sahibi Prag ekibini orada 29 sayı farkla yenmeyi başarmıştık sezon içinde. Dynamo Kursk’u Abdi İpekçi’de mağlup etmiştik, UMMC Ekaterinburg’la grup aşamasında deplasmanda oynadığımız maçı kazanabilirdik, biraz şanssızlık sonucu uzatmalara giden maçı kaybettik. Bunlar da benim inancımı destekleyen doneler.

Benim buraya geliş amaçlarımdan en önemlisi Ekrem ağabeyin bana katacaklarını düşünmemdi. Tabii ki çok büyük bir camiaya geldiğimi de biliyordum. Ekrem ağabey benim gözümde çok iyi bir koç, müthiş bir insan. Ondan çok fazla şey öğrendim ama bana yetmez, daha fazlasını da öğrenmek istiyorum. Çünkü öğretmeyi o kadar çok seviyor ki ondan bir şeyler katamamak kaçınılmaz oluyor. Oyunumu birçok anlamda geliştirdiğimi düşünüyorum, vizyonumu genişlettim. Ligin ilk yarısında Fenerbahçe’yi konuk ettiğimiz maça gelecek olursak beni ilk beşte başlatması çok büyük bir sürpriz oldu. Bana maçtan hemen önce Ekrem ağabey “ilk beştesin” dedi ve salonun önemli bir kısmı doluydu. Bir anda çok farklı bir motivasyona büründüm. Benden o gün özelinde’harika bir savunma yapmam’ istenmişti. Ben yüreğimden geleni yapmaya çalıştım.

Oyunda da olsam, kenarda da olsam takıma ne verebilirsem onu yapmaya çalıştım. Oynamadığım zamanlarda kenardayken arkadaşlarımı nasıl motive edebileceksem bunun için gayret gösterdim. Bir tek ben böyle düşünmedim, herkes birbirine her zaman destek oldu. Final serisinin ilk maçından sonra bir fotoğraf gördüm. Ben, Ayşegül, Şebnem ve gençler oyundakileri alkışlıyorduk. Birçok insandan oynasanız o kadar sevinmezdiniz diye övgü aldım. Buna övgü diyorum çünkü bu fotoğraf bizim takımdaki birliği en iyi anlatan karelerden biri oldu.

Kişisel olarak bakacak olursam daha da parlak bir sezonum olabilirdi. Yapabileceklerimizi hiçbir zaman yeterli bulmamamız zaten daha iyisini yapmak için bizi motive eden unsur.

galatasaray.org

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler