Oyuncu kadrosu her ne kadar Popovich’in idealindeki oyuna uygun olsa da 2019 Amerika Birleşik Devletleri’nin önceki takımlardan ayıran diğer faktör. ABD’nin Dünya Kupası tarihi boyunca Shaquille O’Neal, Paul Pierce, Carmelo Anthony, Kevin Durant, James Harden gibi halkalara sahip lider oyuncular zincirinin 2019’daki halkası Donovan Mitchell olacak gibi görünüyor ve Mitchell zincirin diğer halkalarının seviyesinde bir oyuncu değil. Ayrıca takımda 2014’ü yaşamış Plumlee ile 2016’da olimpiyat altınını evine götürmüş Barnes dışında hiçbir oyuncu FIBA tecrübesine sahip değil. Ne var ki bu dezavantajları kapatacak çok önemli bir faktör bu Amerika Birleşik Devletleri takımının yanında: İstek. Çin’de boy gösterecek takım basketbol oynamak ve birlikte kazanmak için orada olacak. Bu isteğin sahada en belirginleştiği bölüm ise tahmin edebileceğiniz üzere savunma.
Amerika Birleşik Devletleri, Kanada ve ilk Avustralya maçında da ortaya çıktığı üzere rakiplerini acele ettirecek kadar aktif bir savunma performansı sergilemekte. Çabuk ayaklı atlet kısalarının bire birde yenilmediği, yenilse bile arkalarında Myles Turner gibi elit bir çember savunucu barındıran bir takıma karşı sayı atmak için ya çok yetenekli olmalısınız ya da hücum planınız keskin ve başarılı olmalı. Takımda Kemba Walker hariç savunmada eksi yazan bir oyuncu bulunmuyor. Ancak savunmanın bir kusuru, topsuz koşularda kendisini gösteriyor. Özellikle iki Avustralya maçında Birleşik Devletler’in topsuz koşularda fazlaca adam kaçırdığını gördük. Backdoor’ları başarılı şekilde işleyen Avustralya, birbirleriyle uzun süredir birlikte oynayan ve adeta bir kulüp takımı hüviyetinde bir milli takım olarak, son şampiyonun gelişim gerektiren alanlarını açıkça gösterdi. Ek olarak ikinci maçta Avustralya’nın uyguladığı pick-and-roll hücumlarında devrilen uzunlara karşı Gregg Popovich’in ekibinin çözüm üretememesi, turnuvanın en büyük favorisi takımın daha iyiye gitmek için ne yapması gerektiğini ortaya koydu.
Bu noktada takımın sacayaklarından üçüncüsü Myles Turner’a özel olarak değinmek istiyorum. NBA’in geçen sezon blok kralı olan Turner Pacers’ta kendini geliştirerek kazandığı çift yönlü modern pivot kimliğini Çin’de de sergileyecektir. Hem boyalı alanı korurken hem de tepe pick-and-roll’unda potaya devrilirken Turner’ı zorlayacak oyuncu sayısı tüm kupada bir elin parmağını geçmiyor. Dünya kupasındaki rakiplerinin büyük kısmı için pota altı terörü olarak nitelendirilebilecek Turner aynı zamanda üç sayı tehdidiyle de Amerika Birleşik Devletleri’nin penetre etmeyi seven kısalarına devasa alanlar açıyor. Kendi yetenek setinin takımın tam da istediği parçalardan oluşması bir yana, yedek pivotlar Plumlee ve Lopez’in hazırlık maçlarında iyi görüntü vermemesi ve FIBA basketboluna ayak uydurma anlamında ışık göstermemesi sebepleriyle, onun sahada kalabilmesi Birleşik Devletler’in akışı için büyük önem arz ediyor.
Daha da uzatmadan sonuca gelirsek 15 Eylül 2019 akşamı Dünya kupasını üç kez üst üste kazanan ilk ülke olmayı hedefleyen Amerika Birleşik Devletleri bu turnuvada daha uzun “maçlar” oynayacak. Hazırlık döneminden alınan mesaj farklı galibiyetlerin az olacağı yönünde ancak aynı hazırlık dönemi daha keyifli, yükü birlikte sırtlayan, birbirini yukarı çekmeye istekli ve aç bir takım vadediyor. Bu sefer karşımızda yıldızlar topluluğu değil, takım var.
“Karşımızda yıldızlar topluluğu değil, takım var”