Alex Renfroe şampiyonluğun ardından BCL Podcast’te!

BCL Podcast 13. bölümünde iki kez Avrupa kupası kazanmış bir ismi ağırlıyor. San Pablo Burgos’un veteran yıldızı Alex Renfroe detaylı bir sohbet için Kemal Rutkay Özcan’la bir araya geldi.

Sekizli Final ve sonundaki şampiyonluk, yeniden şampiyon olmanın hissi, sezonun dönüm noktaları, Alex Renfroe ve kendine has kariyer yolculuğu, Galatasaray tecrübesi ve ACB playoffları değinilen ana konular.

Podcast’i SoundCloud ve Spotify üzerinden dinleyebilirsiniz. Sohbetin satır başları şunlar:

Takımın final maçından bu yana takvimi

“Turnuva bittiğinde ve eve döndüğümüzde çok yorgundum, 10 üzerinden 10 yorgundum. Maçlardan, seyahatlarden, ailemden ayrı olmaktan ötürü yorgundum. Sadece yatıp olabildiğince uzun süre rahatlamaya hazırdım. Vücudumun buna ihtiyacı vardı.

Koçumuz harika bir iş çıkardı. Bize birkaç gün izin verdi. Üç veya dört gün izinliydik ki hepimizin buna ihtiyacı vardı. Çok makbule geçti. Ailemden bir haftadır uzaktaydım ve bu sürede sahadayım. Dolayısıyla, yorgunluğu vücudumda ve zihnimde hissediyorum. Eşim evde yedi gündür koşturan iki tane canavarla birlikte. Onun da bir molaya ihtiyacı vardı; çocuklarımın da molaya ihtiyacı vardı. Bir süre içeri kapandılar, sadece yürüyüşe çıkabiliyorlardı. Ben evde olmadığım için arabayla bir yere gitmek istememişler. Onlar için de iyi oldu.”

Yeniden şampiyon olmanın hissi

“Tarif etmesi zor. Sezon başında ilk kez şampiyon olduğumuzda, üç harika maç oynamamız gerektiğini biliyorduk. Bunu yaptıktan sonra, yeniden şampiyon olacağınızı söylediğinizde, artık size üç maç gerekmiyor. Önünüzde o üç maç gibi davranmanız gereken 15 maç var artık. Aynı şeyi beş kat fazla maçta yapmak konsantrasyon açısından çok zor. O kadar uzun süre konsantre kalmak eziyet gibi; kan, ter ve gözyaşı gerçekten.

Başlangıçta koyduğun hedefe ulaştığın noktaya nihayet geldiğinde, üstünden kocaman bir yük kalkıyor. Bu ekstra yükü aylardır taşıyordun. O yükü bırakmak büyük bir rahatlama. Bunu bir kere yapabilmek çılgınca bir his ancak iki kere yapmış olmak, muhteşem bir his.”

championsleague.basketball

Üçlükler olmadan gelen şampiyonluk

“Sekizli finale girerken zor bir nisan ayını geride bırakmıştık. Takvimimiz dopdoluydu. Çokça telafi maçı oynamak zorunda kaldık zira takım ikinci kez COVID dalgasından etkilendi. Ben de dizimdeki bağ yırtığından ötürü altı hafta kaçırmıştım. Tüm nisan ayımız saçmasapan geçti. Seyahat ediyoruz, iki günde bir maç oynuyoruz, takımımızın yarısı COVID’den ötürü eksik, aynı anda İspanya Ligi ve Şampiyonlar Ligi’nde oynuyoruz. Hayatta kalmaya çalışıyorduk sadece.

Mücadele ediyorduk ama gereken araçlara sahip değildik. Mayıs ayına geldiğimizde üç savaşı, üç çirkin maçı çıkarabileceğimizi biliyorduk. Tüm yapmamız gereken sahaya gelip üç maç almaktı ve nisan ayının sıkıntıları camdan çıkacaktı.

Sekizli finale geldiğimizde o nisan ayı bize gerçekten yardımcı oldu. Bir lanet gibi görünüyordu ama iki günde bir maç oynuyorduk ve bu bizi sekizli final takvimine hazırladı. Lanet gibi gözüken şey kurtarıcımıza dönüştü. Üçlüklerde zorlandık ve bu, bizim sezon boyunca güvendiğimiz bir şeydi. Ritmimiz yoktu, bacaklarımız önceden olduğu yerde değildi; fakat başka şeylerle bunu tazmin etmenin bir yolunu bulduk.”

BCL sezonunun dönüm noktaları

“Playofflara geldiğimizde, bu sezon başaramayacağımızı hissediyorduk. Başaracaksak bile kılpayı başaracaktık. İlk maçımızı iç sahada VEF Riga’ya karşı oynadık ve 1 sayıyla kazandık. O maçı kaybetseydik başımız ciddi derde girecekti. O maçın bizi kurtardığını düşünüyorum. Riga’ya COVID salgınının tam ortasında gidip oradan nasıl öyle bir galibiyet çıkarmayı becerdiğimizi bilmiyorum. Bu nasıl oldu hiçbir fikrim yok.

Bence sezonun gerçek dönüm noktası çeyrek final maçıydı. 13 sayı geri düşmüştük ve çıkıp ikinci yarıya seri yaparak başladık. Bu bizim dönüm noktamız oldu. O noktada, ‘Tamam, buradan yardırıp gideriz.’ dedim.”

Alex Renfroe Joan Penarroya ile çalışması hakkında konuşuyor

“O, Burgos’ta olmamın hiç şüphesiz ana sebebi. Onun için oynamayı çok seviyorum. Koçla ikinci dönemim bu benim ve onunla birlikte kendimi harika hissediyorum. Biliyorum ki beni destekliyor ve o da biliyor ki takım için en iyi oyunu yapmaya çalışacağım. Harika takımlar kuruyor ve her birimizin güçlü yanlarını göstermesine izin veriyor. Ve bizim güçlü yanlarımız yapboz parçaları gibi birleşip dev bir yapbozu oluşturuyor.”

İspanya Ligi playoffları ve potansiyel ilk tur eşleşmesi

“Başarılı bir sezon geçirdiğimizi şimdiden söyleyebiliriz. Şu anda ligde altıncı sıradayız. Organizasyon da beş yıldır aktif. Bu sene üç kupa kazandık, Kral Kupası’na kaldık. Nisan gibi bir ay geçirdikten sonra bile altıncı sıradayız; sadece İspanya Ligi’nde nisan ayını (2-6) ile bitirdik. Eğer bu kadar çok takılmasak dördüncü bile olabilirdik ama biz buyuz.

Lig bugün bitse, herkes başarılı bir takım olduğumuzu söyleyecektir. Bununla yetinecek miyiz? Hayır. Biz rekabetçiyiz. Hepimiz rekabet etmek ve olduğumuz yerden daha iyi olduğumuzu göstermek, nisan ayının tesadüf olduğunu kanıtlamak istiyoruz. Playofflara hazırlanıyoruz, savaşa hazırız. İlk turda kiminle eşleşeceğiz bilmiyoruz ama mücadeleye hazır olsalar iyi olur.

Tenerife’yle eşleşmemizin bir avantaj olacağını söyleyemem. Bu sezon bizi, bizim onları yendiğimizden daha fazla yendiler. İspanya Ligi çok rekabetçi bir lig, ne olacağını asla bilemiyorsunuz. Maçlara kazanacağmızı düşünerek gireceğimizi biliyorum.”

@GSBasketbol

Alex Renfroe ‘nun Galatasaray ve İstanbul tecrübesi

“Keyif almıştım. Ailem de orada olmaktan keyif almıştı. Etraflarında olmaktan mutlu olduğumuz birçok aile vardı. Basketbol anlamında işleri toparlayamadık. Sezonun başından işlerin umduğumuz gibi gitmeyeceğini görebilirdiniz. Bu bazen oluyor. Keşke daha iyi olsaydı. İstanbul’da yaşamak, tesislerimiz, yaşadığımız site, şehirde yapabildiğimiz şeyler… Ailem orayı çok sevmişti.”

Alex Renfroe bir takımda bir tam sezondan fazla oynamamış olma sebeplerini açıklıyor

“Bunun çok sebebi var. İlk olarak şunu söyleyeceğim: Beni beğeneni ben beğenmedim; benim beğendiğim ise beni beğenmedi. İlk günden bu yana her zaman bir yıllık sözleşmeler imzalamak istedim. Ve sana sebebini anlatayım.

Benim açımdan sebebi her yıl daha iyiye gideceğime inanıyor olmamdı. Hedefim buydu. Daha iyiye gitmişsem kendi şansımı denemek isterim; bir şeyin beni kilitlemesini istemem. Geçen yıl yaptıklarımdan ötürü ödüllendirilmeyi yeğlerim.

İkincisi; ailemle birlikte olmanın, onların mutluluğunun ve ruh sağlıklarının önemli olduğunu hissediyordum. ‘Bu işi yapıyor olmasam buraya asla gelmezdim.’ veya ‘Buraya bir daha asla dönmem.’ dediğim birkaç yer oldu kariyerimde. Ne önerdiklerinin önemi yok. İsim vermeyeceğim ancak eğer beni tanıyorsanız, o yerleri biliyorsunuzdur. Dönmeyi çok isteyeceğim yerler de var ancak oralarda uzun vadeli olmadım. Bir yerde kalmam için önce oraya gidip düzenin nasıl işlediğini görmem gerektiğini her zaman hissederim. Düzen iyiyse, ne güzel; yeniden kontrat imzalamak sorun olmaz. Ama ailemin ve benim mutlu olacağımızdan emin olmam gerek.

Burgos’tan evvel sadece bir kez iki yıllık anlaşma imzaladım. Söylediklerimin aksi bir hareketti. Bayern Münih’le iki yıllık anlaşma imzaladım. Orada olaylar iyi gelişmedi diyebilirim ama aslında gelişti. Bayern’den ayrıldıktan sonra Barcelona’yla imzaladım, nasıl oldu bilmiyorum. Menajerimin başarısı. Bu konuda dürüst olabilirim. İkinci yılım için Bayern’e geldim ve planda yoktum. Bundan şikayet etmiyorum, hayat bu. Ve bu, bir yıllık anlaşma imzalamayı sevmenin nedeni. Önümüzdeki yıl birinden planda olmadığımı duymak istemiyorum. Keşke bana iki ay evvel söyleseydin bunu.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler