Pınar Karşıyaka Genel Menajeri Selim Çınar ile takımın geçmiş sezonu, bu sezon yapılan transferler, bütçe ve hedefler ile ilgili geniş çaplı tele-röportaj gerçekleştirdik.
-Pınar Karşıyaka üç sezondur playoff yapamıyor, şampiyonluk sezonundan sonra da son haftada playoff potasına girilebilmişti. Bu süre zarfında sürekli düşen bütçelerle takım playoff dışında kaldı. Bütçe anlamındaki bu kadar net düşüşten sonra bir anda iddialı bir seviyeye çıkınca sosyal medyada salonun altında gömü mü bulundu, bu bütçe nereden karşılanacak şeklinde sorular ortaya çıktı. Bütçe nedir ve bunun dağılımı nasıl meydana çıkıyor?
“Son üç sezonu göz önüne aldığımızda üst üste düşük bütçelerle bir seviyede tutunmaya çalışan ancak bu süreçte, bütçe küçülttükçe daha da küçülmeye gitmek zorunda kalan bir takım görüntüsü çizdik maalesef. Mevcut geldiğimiz noktada ana sponsorun yönetimimize olan güveni ve yaptığı fedakarlık bize yeni bir yapılanmaya gitme cesareti verdi diyebilirim. Özetle gömü bulmadık ama eldeki kaynakları maksimumda kullanarak biraz da risk alarak takımın bütçesini bir üst seviyeye taşımak gerektiğine kanaat getirdik. Özellikle başkanımızın da arzusuyla bu yöne doğru gittik ve şu anda sponsorluk görüşmeleri anlamında da gayet iyi gidiyoruz. Toparlamak gerekirse söylendiği gibi gömü bulmadık, ancak şuna eminim ki güvenebileceğimiz ve güç aldığımız sponsorlarımız ,ondan da öte taraftarımız var.”
-Geçtiğimiz sezon esasında potansiyeli olabilecek bir kadro olsa da sezon başında Özhan Çıvgın ile başlandı sonrasın Dirk Bauermann ile devam edildi. Geçen sezonda ne eksik kaldı da takım playoff yapamadı. Normal sezonun MVP’si Assem Marei, Sek Henry iyi performans gösterdi. Sezon içerisinde Evans geldi, İlkan, Berk gibi yerliler vardı. Kendi bütçesi dahilinde iyi denilebilecek isimlerden oluşan bir kadro varken neden istenilen başarılar elde edilemedi?
“Geçen sezona ilişkin bizi ilk etkileyen dövizde yaşanan dalgalanma oldu. O dönemde takım kurgusunda Özhan Çıvgın ile konuştuklarımızdan farklı bir yola gitmek durumunda kaldık. Bunun en önemli parçalarından birisi ise dört numara pozisyonundaki oyuncunun gelmekten vazgeçmesi oldu. Aynı dönemde bir anda yükselen kur sonrası daha fazla risk almamak için çaylak bir oyuncuya dönmek durumunda kaldık. Bunun dışında Sek Henry’nin Çin’den takıma geç katılmak zorunda kalması ve FIBA’nın milli takımlar penceresinde iki oyuncumuzun takımdan ayrılması birlikte idman yapma şansımızı ortadan kaldırdı.” “Bunun ardından gelen sakatlıklar takımı tam kadro halinde bir araya getirememize sebep oldu. Tam kadro olduk dediğimizde ligde dokuzuncu onuncu haftayı bulmuştuk. Bununla birlikte taraftarın gücünü gösterebildiği önemli karşılaşmalar ligin ikinci yarısına kalınca camianın rüzgarını da arkamıza alamadık. Oyuncu ve koç değişiklikleri yapmak durumunda kaldık. Dirk Bauermann göreve geldiğinde transfer yapamayacağını kendisine söylemiştik. Sezonun kritik döneminde tekrar sakatlıklar ortaya çıkınca playoff hedefiyle yola çıktığımız sezonda playoff dışında kalmış olduk.”