Pivotları değerlendirdiğim bir önceki yazımda ligimizde bu sene “4’ten 5 olma” oyuncu sayısının arttığından bahsetmiştim. Bu artış bu iki pozisyon arasındaki ayrımı yapmayı zorlaştırmakla birlikte, karşılaştırma kriterlerini de bir miktar değiştirdi. Yine de 4 numaralar arasındaki değerlendirmemde, elden geldiğince power-forvet tanımına uygun oyunculara yoğunlaşmaya çalıştım. Seçtiğim beş isim dışında listeye alıp almama kararını vermekte zorlandığım fakat listeme almadığım All-Star smaç şampiyonu Kenny Gabriel (Pınar Karşıyaka), gelişi sonrası Trabzon’a enerji katan Kaloyan Ivanov, Beşiktaş’ta bir türlü uygun rotasyonunda oynatılmadığını düşündüğüm JaJuan Johnson ve İBB’nin tecrübelisi Damir Markota gibi isimlerin de adlarını yazımın hemen başında anmadan geçmek istemem tabi. Gelelim ilk beşime:
Beş numaranın sahibi daralan Galatasaray Liv Hospital rotasyonunda sorumluluğu her geçen gün artan Zoran Erceg oldu. Çok fazla mücadele basketbolcusu olmasa da dış şut isabeti ve akıllı basketboluyla her takımın isteyeceği tip bir uzun olan Erceg, özellikle ligin son haftalarında artan dakikalarının verdiği sorumluluğu iyi bir şekilde yerine getirerek Galatasaray’ın Play-Off potası dışında kalmamasını sağladı. Normal sezonda 29 maçla sarı kırmızılıların en çok maç oynayan oyuncusu olan Erceg, 14.6 sayı, 4.6 ribaunt, 1.2 asist ortalaması yakaladı. Maç başına attığı yaklaşık 2.5 üç sayı isabetiyle eşleşmesi zor bir uzun olan Erceg, oyunun savunma tarafında biraz aksasa da (örneğin sezon boyu sadece 2 blok yapabildi) ilk beşte yer almayı haketti.
Fenerbahçe Ülker’de Obradovic’in oyun düzeninde zaman zaman 4 ve 5 numarlarda dönüşümlü olarak oynayan Jan Vesely, atletizmi ve hırsı ile de takıma oldukça olumlu katkılarda bulundu. “Size” dezavantajına rağmen, uzun kollarının avantajıyla pivot pozisyonunda dahi sırıtmayan Çek forvet, normal sezonu 10.9 sayı, 5.4 ribaunt, 1.4 blok ve 1.1 top çalma istatistikleriyle tamamlarken, savunmada da sarı lacivertlilerin önemli kozlarından biri oldu. Vesely’nin en büyük dezavantajı olan şut sokamama özelliği ona özellikle Play-Off’larda çok büyük eksi olurken, yarı final serisinde Pınar Karşıyaka’ya karşı kaçırdığı serbest atışlar ve yeşil kırmızılıların bu madeni akıllıca işlemesi, belki de Fenerbahçe’ye seriyi kaybettiren unsur oldu. Buna rağmen pota altında Bjelica ile birlikte iyi bir uyum sağlayan Vesely, sezon sonuna kadar olan zaman diliminde Fenerbahçe pota altının korkutan yanlarından biri olarak sıralamamda dört numarayı elde etti.
Banvit’in senelerdir en istikrarlı ismi olan Chuck Davis, ilerleyen yaşına rağmen bu sene de takımın en başarılı oyuncusuydu. Banvit’in sezon içinde iniş çıkışlı performansına rağmen, takımın belki de en istikrarlı oyuncusu olan Davis, özellikle ligin ikinci devresindeki başarılı basketboluyla normal sezonu 12.5 sayı, 4.6 ribaunt, 3.3 asist ortalamalarıyla tamamladı. Banvit’in lig beşinciliğinde önemli katkısı olan Davis, Play-Off’larda takımının şampiyon Karşıyaka’ya elenmesine engel olamasa da, takımın tıkandığı noktalarda tecrübesi ve arkadaşlarına olan pozitif etkisiyle Banvit’in vazgeçilmezleri arasında olduğunu kanıtladı. Üçüncülük basamağına layık gördüğüm Davis’in dikkatimi çeken özelliği ise başarılı performansına rağmen sezonun tek double-double’ını Play-Off ikinci maçında yapabilmiş olması oldu.
Anadolu Efes’in son yıllardaki en değerli transferlerinden biri olan Hırvat Dario Saric, bu sezon zaman zaman istikrarsız bir performans sergilemesine rağmen, sezonun genelinde lacivert beyazlılar için kritik bir oyuncu oldu. Normal sezonda 10.7 sayı, 6.3 ribaunt, 2.6 asist ortalaması yakalayan Saric, Play-Off’larda da 11.3 sayı, 7.9 ribaunt ve 3.1 asist ortalamalarıyla (ki bu ortalamalar final serisi öncesi çok daha yüksekti) takımının finale kadar yükselmesinde önemli pay sahibi oldu. Atletik ve hırslı yapısı ile Efes’e enerji katan oyunculardan biri olan Saric, önemli iki eksiğinden biri olan istikrarsızlık ve zaman zaman maçtan kopma problemini çözdüğü ve savunmasını da bir adım daha yükselttiği noktada NBA’de dahi övgüyle anılabilecek oyuncular arasına girecektir. Kendisine sıralamamda ikinci sırayı veriyorum.
Power forvetler arasındaki değerlendirmemin zirvesinde, sezonun da en değerli oyuncularından Fenerbahçe Ülker’li Nemanja Bjelica yer alıyor. Sezon içinde zaman zaman 5 numaraya da kayarak sarı lacivertli pota altındaki atletizmi artıran ve bunu kendi istatistiklerine de pozitif bir biçimde yansıtan Bjelica, normal sezonu 11.3 sayı, 8 ribaunt, 1.7 asist ortalamasıyla kapatırken, %46 ile de bir uzun için çok değerli olan bir üçlük isabet oranı yakaladı. Sergilediği başarılı performansla THY Euroleague’de de sezonun MVP’si seçilen Bjelica, Final Four öncesi yaşadığı talihsiz sakatlık sonrası en kritik maçlarda bir performans düşüşü yakalasa da, gerek sarı lacivertlilerin gerçek 5 numaraları benchte otururken bu pozsiyona verdiği katkıyla, gerek ihtiyaç olan yerde aldığı insiyatifle, gerekse takımın performansı üzerindeki kaldıraç etkisiyle kendi pozsiyonu için sezonun en başarılı oyuncusu olmayı sonuna kadar haketti.
En iyi oyunu kurucunun incelendiği yazıya buradan ulaşabilirsiniz.
En iyi pivotun incelendiği yazıya buradan ulaşabilirsiniz.
Baran Atılgan