12 Dev Adam’ın gücü Yunanistan’a yetmedi

2016 Rio Olimpiyatları Eleme Turnuvası’nın Manila ayağında mücadele edecek A Milli Erkek Basketbol Takımı, bugün Abdi İpekçi Spor Salonunda Yunanistan’ı ağırladı. Karşılaşmadan galip ayrılan taraf, 75-70’lik skorla Yunanistan oldu.

Karşılaşmaya hızlı başlayan taraf Yunanistan, ilk iki buçuk dakikada 7-0 öne geçti. Daha sonra çembere giden kısaları ve rakibini hücumda top kayıplarına sürükleyen savunmasıyla farkı azaltan Millilerimiz, bitime iki buçuk dakika kala 14-13 öne geçmeyi bildi. Ne var ki, ilk çeyrek 19-17 Yunanistan üstünlüğüyle bitti.

İkinci çeyrekte hücum ritmini bir nebze de olsa yakalayan Türkiye, skor üstünlüğünü yeniden ele geçirse de Tyler Dorsey ve Nick Calathes’i durduramadı ve Yunanistan devrenin son 3 dakikasına 34-29 üstün girdi. Kalan süre karşılıklı sayılara sahne oldu ve devre arasına 38-34 Yunanistan üstünlüğüyle girildi

İkinci devrenin başında Semih Erden’in alçak postta hazırladığı pozisyonlardan sayılar üreterek farkı azaltan Türkiye, savunmada ayni verimliliği gösteremeyince skorda öne geçemedi. Çeyreğin ilerleyen bölümlerde topu rakip sahaya taşımakta sorun yaşadığı gözlemlenen Milliler, top kayıplarından potasında gördüğü sayıların sayesinde son on dakikaya 56-52 geride girdi.

Son çeyreğe 3 sayı çizgisinin gerisinden etkili başlayan Türkiye, altı dakika kala skoru 64-64’te eşitledi. Sonraki bölümde her şeye rağmen sakin kalan Yunanistan, Koufos ve Calathes gibi tecrübeli oyuncularının yardımıyla skor avantajını son iki dakikada yeniden yakaladı. Kalan bölümde kritik pozisyonlarda savunma hataları yapan Türkiye, sahadan 75-70 mağlup ayrıldı.

Geri1 of 3

Türkiye, Yunanistan’a bir kez daha mağlup oldu

11 YORUMLAR

  1. Neden Melih Mahmutoğlu Birkan Batuk gibi şutör oyuncular takımın önemli parçası olmaları gerekiyorken son çare olarak görülüyorlar tabi benimki de soru oynatılmazlarsa kulüpte böyle oluyor .yav anlamıyorum bizdeki bu yabancı oyuncu aşkı nerden geliyor tamam yabancı kaliteli oyuncular gelmeli ama Avrupanın en iyi jenerasyonlarını yakalıyorken bu kadar çok yabancı oyuncu alıyoruz .neden güvenmiyoruz bu oyunculara sonra niye gitmek istiyor Ömer Faruk şunu adım gibi biliyorum ki Onuralp Amerikaya görmeseydi bu ligde Melih Mahmutoğlundan farkı kalmayacaktı değerine ulaşamayacaktı gönül isterdi ki bu gençler bu ülkenin takımlarında yetişsin ama olmuyor oynatılmıyorlar şimdiye Metecanın emircanın egemenin ve diğerlerinin draftta seçilmeleri gerekiyordu altyapı turnuvalarındaki performanslarına bakarsak bunun hesabını nasıl vereceksiniz anlamıyorum en kötüsü ne hiçbir koçun hiçbir yöneticinin bu durumdan rahatsız olmaması…

    • Onuralp atletizmiyle öne çıkan bir oyuncudur. Oynatılmazsa nasıl Melih’ten farkı kalmaz ? Atletizmini mi kaybedecek ? Memlekette herkes basketbol alimi olmuş, zırvalıyor…

      • Basketbolseverler olarak fikir paylaşımı yapıyoruz. Düşüncelerin belli sınırlar içinde paylaşılması çok güzel. Bu platformun bir yargılama yeri olmaktan çok bir paylaşım yeri olması güzel, Lakin sizi de ülkemiz basketbolunun genç yetenekleri üzerinde olumsuz etki yaratmak amacındaki malum trol gruplarının bir üyesi gibi konuşmanız, keyfimizi kaçırıyor.

      • Değerli arkadaşlar basketbolcularımızın atletik özelliklerini yorumlarken kullandığımız atletizm kelimesi dilimize televizyondaki maç yorumcularından gelmiştir…. Hiç de doğru kullanıldığını düşünmüyorum…. Bir kişinin atletik özellikleri olabilir ve eğer onu sıkı bir disiplin içinde atletizm sporunun temel koşma atlama ve fırlatma teknikleri ile beceriler kazandırabilirseniz işte o zaman atletizmden bahsedebilirsiniz. Bizim ülkemizde ne yazık ki yorumcu ve maç anlatanlar bile bunu doğru kullanamıyorlar…. Önemli kulüplerin altyapılarında ve maalesef çok üzülerek söylüyorum Milli Takımlarımızda tecrübeli atletizm antrenörleri yok…. Üst seviye oyuncularımız, yıldız olma potansiyeli olan gençlerimiz hatta A Milli Takım seviyesindeki oyuncularımız içerisinde önemli bir kesimin halen düzgün bir koşu yapamadığını gözlemlemekteyim…. Size gereksiz gibi gelen bir ayrıntı olabilir ancak basketbolda ekol olmuş sistemler bunlar üzerinde ciddi zaman harcıyorlar…. İşte o yüzden düzgün ve hızlı koşabiliyor, savunma bacağını zamanında yerleştirip başarı gösterebiliyorlar…. Biz ise atletik özellikleri iyi ancak eğitimini vermediğimiz, atletizm becerilerini kazandırmadığımız oyuncularımızı ” müthiş atletizmi ile” ifadeleri ile göklere çıkarıyoruz… Bu çocuklar ilerki yıllarda atletizm becerisini almış basketbolcular karşısında dökülüyorlar…. Değerli arkadaşlar bir araştırın bakalım benim diyen kulüplerimizin ve alt yapı milli takımlarımızın bünyesinde atletizm kökenli antrenör var mı? Sonra bir de üst seviye oyuncularımızı düz koşu, geriye-yanlara koşu konusunda ekol ülkeler basketbolcuları ile müsabaka sırasında mukayese edin! Oldukça uzun oldu bunun farkındayım ancak basketbol yalınızca topu çemberden geçirmek değil, biz maalesef olayı böyle görüp değerlendiren bir anlayışa sahibiz. Bunun yanında üstün atletik özelliklere sahip gençleri yetiştirmek yerine yalınızca topu çemberin içine atanlara yeşil ışık yakıp beklentilere giriyoruz…. Onlarda gerekli gelişimi üst seviyelerde gösteremiyorlar….

      • Birincisi hitap şekline dikkat et ikincisi atletizm dediğimiz şey belli bir yaşa kadar sürekli geliştirilmesi gereken bir şey olmasına rağmen 17 yaşında bir çocuğu tam anlamıyla gelişimini tamamlamış bir atlet olarak görmen büyük cahillik

  2. Sayın Akyön Türkiye’de Türk olmak suç biliyorsunuz. Dün Ergin Hoca da Türk oyuncuların takımlarında süre alamamalarından yakınıyordu basına.

    • önce ergin hoca kendi takımında ki Türkleri oynatsın da öyle yakınsın…herkes söze gelince konuşuyor da icraata geçeni görmedim…milli takımın başındaki isim olarak sinan dışında kaç türk oyuncuya kaç dk süre verdinde iğneyi kendine batırmadan çuvaldızı batıracak yer arıyorsun…

  3. Oyuncularımızın ne kadar süre aldığı değil bu süreyi hangi zamanda aldıkları daha önemli bence..30 fark olmuş maçta 15 dk süre almaktansa kafa kafaya giden maçta alınan 5-6 dk süre daha değerli olacaktır oyuncu açısından..malesef Kenan dışında topun el yaktığı anlarda oyuna giren oyuncu sayısı yok denecek kadar az..sezon başında Furkan da bu süreleri alırken sezon ilerledikçe o da sıradan bir genç oyuncu konumuna getirildi.. Yönetici ve koç larımızda gençlere ve Türklere bu güvensizlik olduğu sürece tablo değişmiyecektir..

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler