Yıldızlar Avrupa Şampiyonası’nda artık son düzlüğe gelindi. Çeyrek final maçları yarın itibariyle başlayacak ve rakibimiz Finlandiya.
Yıldızlar Avrupa Şampiyonası tüm hızıyla devam ediyor. Millilerimiz de kazasız belasız çeyrek finale ulaşmış durumda. Rakibimiz de bu turnuvada büyük sürprizlere imza atan Finlandiya. Önce bir geçmişe dönelim ve takımımızın maçlarına bir göz atalım. Milliler, ilk turda B Grubu’nda yer aldı. Hırvatistan, Almanya ve Polonya‘nın bulunduğu grup, kağıt üzerinde en zor gruplar arasında gösteriliyordu. Biz de açılışı ev sahibi Polonya ile yaptık. Özellikle ikinci yarıdaki nefis oyunuyla muazzam bir maçı geride bırakan Semih Soğuksu’nun öğrencileri, şampiyonaya net bir galibiyet ile başladı. Daha sonrasında ise rakibimiz Hırvatistan‘dı. Hırvatlar, Luka Samanic&Oton Jankovic gibi iki muazzam prospect ile Radom’un yolunu tutmuştu. Turnuva öncesinde de favoriler arasında gösteriliyorlardı ancak oynadıkları Almanya maçında pek de iyi sinyaller veremediler. Biz de ritim yakalayamamalarını iyi değerlendirdik. Oton Jankovic‘in devreye girmesine hiç ama hiç izin vermedik ve kritik bir virajı kazasız belasız atlatmayı başardık. Son grup karşılaşmasına ise bu iki galibiyetin vermiş olduğu motivasyon ile çıktık, ancak Almanlar bizi mağlup etmeyi başardı. Zaten Almanlar oldum olası bu jenerasyonda bize hep ters geldiler. Yine ve yine sahadan galibiyet ile ayrıldılar. Aldığımız bu mağlubiyet de bizi grup ikincisi yaptı ve çaprazdan gelecek olan rakibimizi beklemeye başladık. Letonya‘nın İsveç‘e yenilmesi, bizi bir anda onların karşısına çıkardı. Letonya da ters bir takım ve son Baltic Cup’ta bizi farklı mağlup ettiler. Belki de bu yüzden bizimle karşılaşmak için İsveç‘e yenildiler, bunu bilemeyiz. Ancak evdeki hesapları çarşıya uymadı. Letonya’daki Baltic Cup’ta bize hiç iyi davranmamıştı Letonyalı oyuncular. Bu kötü davranışlarından dolayı da bu maç öncesinde oyuncularımızın motivasyonları tavan yaptı. Bir nevi intikam için sahaya çıktık diyebiliriz. Kenetlenmiştik ve hedefimiz galibiyetti. Bücür guardları Arturs Zagars bizi çok zor durumlara soktu. Attığı beş üçlüğün yanında bir de Arturs Kurucs‘un katkıları, son üç dakikaya kadar maçı koparamamamıza neden oldu. Fakat Eray Akyüz’ün müthiş bireysel oyununun yanında bir de Çağdaş Atbaş‘tan katkılar almamız bizi çeyrek finale taşıdı. Mert Camcı‘nın aldığı 11 ribaundu da unutmamamız gerekiyor tabi. Şimdi ise rakibimiz Finlandiya ve bir karar karşılaşması daha bizleri bekliyor.
Rakibimiz Finlandiya ile devam edebiliriz o halde. Finlandiya, ilk turda D Grubu’nda yer aldı. Kimse onların grubu lider tamamlamasını beklemiyordu. Biz de planlarımızı Sırbistan’ın liderliği üzerine yapmıştık. Ancak öyle bir performans ortaya koydular ki, herkesin beğenisini kazanmayı başardılar. Sırbistan‘ı ikinci yarıdaki nefis oyunlarıyla mağlup etmeyi başardılar. İlk günde de Yunanistan galibiyetleri vardı ve grup aşamalarının son gününde Estonya‘yı devirdiler. İkinci turda ise rakipleri 2001 doğumlu prospectleri ile dikkat çeken Bosna Hersek idi. İlk yarıda yakaladıkları çok düşük dış atış yüzdeleri başlarına bela oluyordu. Ancak karşılaşmadan ikinci yarıdaki oyunlarıyla galip ayrılmayı başardılar. Saha içindeki oyunlarına bakacak olursak da en önemli silahları yukarıda da belirttiğim gibi üç sayılık atışlar. İnanılmaz bir şekilde dış atış deniyorlar. Abilerine çekmişler tabii. Finlandiya A Takımı da dış atışlarıyla nam salmayı başarmış bir ekip. Bu çocuklar da abilerinin yollarından ilerliyorlar. Oynadıkları dört maçta tam 115 üç sayılık atış kullanmışlar ve en çok üçlük kullanan üçüncü takım konumundalar. Millilerimiz ise sadece ama sadece 57 üç sayılık atış kullandı ve bu alanda sonuncu sıradayız. Finlandiya ile oyun planlarımızın ne kadar zıt düştüğünü buradan da görebiliriz. Özellikle de rakiplerin yaptığı alan savunmalarına karşı tek düşünceleri şut. 4 numaralı Janne Lehtoranta, 8 numaralı Tuomas Oksa ve 9 numaralı Robin Avist en önemli dış skorerleri. Özellikle de 9 numaralı Robin Avist‘e dikkat etmemiz gerekiyor. Takımın en önemli skoreri ve 14.8 sayı ortalaması var. Ona önlem almazsak başımıza sıkıntılar açabilir. 10 numaralı Sajantila da hiç fena bir penetreci değil. Fastbreakleri de sonuna kadar kovalıyor. Ayrıca 12 numaralı Mikail Jantunen, en önemli ribaund silahları. Maç başına aldığı 3.2 hücum ribaundu ile de dikkat çekiyor. Birbirleriyle oynamaktan çok keyif alan bir takım Finlandiya. Sahada kaldıkları her saniyenin ne kadar kıymetli olduğunun bilincindeler ve buna göre oynuyorlar.
Gelelim Millilerimize. Kişisel performanslara bakarsak Eray Akyüz iyi bir turnuva geçiriyor. Yakaladığı 19.0 sayı-4.2 asist ortalamaları ile rakipleri çok zor durumlara soktuğunu söyleyebiliriz. Bu nedenden dolayı da Finler, Eray’a özel önlemler alabilir. Aynı şekilde Mert Konuk da 11.0 sayı-4.0 ribuand-3.8 top çalma ortalamaları ile dikkat çekiyor. Bu ikilinin bu maçta da vereceği katkılar çok ama çok önemli. Özellikle de rakibimizin dışarıdan çok tehlikeli olduğunu düşünürsek, bizim de onlara aynı şekilde cevap vermemiz gerekecektir. Bu ikilinin dışında Yavuz Gültekin&Çağdaş Atbaş&Mert Akay&Mert Camcı dörtlüsünün de dışarıdan insiyatif almaları önemli olacak. Rakip bizden daha iyi ribaund çekti turnuva boyunca. Uzunlarımızın iyi performanslarına ihtiyacımız var. Kaçırdıkları üç sayılık atışların ardından hücum ribaundlarını sonuna kadar kovalıyorlar. Bu konuda en güvendiğimiz isim şüphesiz ki Anadolu Efes forması giyen Mert Camcı. Maç başına aldığı 4.8 ribaund ile takımımızın en iyi ribaundçusu olan Camcı’nın, Mikail Jantunen karşısında vereceği sınavı kesinlikle geçmesi gerekecek. Gelelim Mert Akay‘a… Turnuva genelinde Akay’ın performansını yukarılara çekemediğinden bahsetmiştim. Ancak geçen gün ayak bileğinden yaşadığı sakatlığın tamamen geçmediğini öğrendim. Oyun içerisinde bileği onu fazlasıyla kısıtlıyormuş. Bir gün off en çok ona yaramış olmalı. Yarın da en iyi şekilde sahada olacaktır. Hiç telaşa kapılmayan ve oyunu iyi yöneten bir isim Mert Akay. Yarın onun hem savunmada, hem de hücumda kazandıracakları bize seviye atlatabilir. 2001 doğumlu Mustafa Kurtuldum‘un da kısalara yapacağı baskılar çok değerli.
Önemli hedeflerle geldiğimiz şampiyonada yarı finalin kapısındayız. Takım olarak da kenetlenmeyi başardık ve çocuklar Finlandiya maçına fazlasıyla motive olmuş durumdalar. Semih Soğuksu ve ekibinin de rakibimizi iyi analiz ettiğinden eminim. Madalya yolunda bir kritik viraj daha bizleri bekliyor. Bu maçın da anahtarı ”İSTEMEK” olacaktır sanırım. Finlandiya da sonuna kadar mücadele eden, isteyen bir takım. Biz elimizden gelenin en iyisini yapacağız yine. Rakibimize oranla da çok daha tecrübeliyiz ve kadromuz onlara oranla çok daha iyi. Maç Türkiye saati ile 19:30‘da başlayacak. Haydi çocuklar, yolunuz da, bahtınız da açık olsun!