Yiğit Arslan, yıldızlar kategorisinde göz önünde olan bir isim değildi. Hatta hatırlıyorum da, 2011 yılında Kastamonu’da düzenlenen Yıldızlar Türkiye Şampiyonası’nda sadece 3.6 sayı ortalaması vardı. Daha sonrasında ise oyununu yavaş yavaş geliştirmeye başladı ve beklenen patlamayı son genç senesinde yaptı. Konya’daki Gençler Türkiye Şampiyonası’nda muazzam bir oyun ortaya koyan Yiğit, şimdi ise TOFAŞ A Takımı ile birlikte Spor Toto Basketbol Ligi’nde mücadele edecek ve bana göre önemli süreler alabilecek kapasitede. Bu gelişim sürecini de Yiğit şu şekilde özetledi:
”Aynen öyle diyebiliriz. O yıllarda kimse iyi bir basketbolcu olacağımı, bu seviyelere gelebileceğimi düşünmüyordu. Aslında bakarsan ben de düşünmüyordum. Baktığın zaman dersleriyle, antrenmanlarını bir arada götürmeye çalışan bir öğrenciydim. Kulübümdeki oyuncular ve antrenörler ileride beni antrenör olarak düşünüyorlardı. İnşallah önümüzdeki yıllarda daha iyi seviyelerde oynayabilirim. O yıllarda da bir üst seviyeye çıkarken fiziksel gelişimimi devam ettirdim. Devamında da altyapı antrenörlerimin bana çok büyük katkıları oldu. Oynadığım maçlar sonrasında da özgüvenim yerine geldi. Genç B seviyesinde de Erhan Toker ile birlikte çalışmaya başladım. TOFAŞ’a adım attığım ilk günden itibaren Erhan ağabey ile baba-oğul ilişkimiz vardı. O da genç seviyesinde benim üstüme çok geldi. Oynatmadığı zamanlar oldu, fırça attığı zamanlar oldu. Bu yaşanan tecrübeler hep beni bir tık daha yukarı çıkardı. Ayrıca okul takımı antrenörüm olan Gürkan Eroktay da benimle çok ilgilendi, gelişimimde çok emek sarf etti. Kısacası böyle bir gelişim süreci oldu.”