Fenerbahçe Ulker ve Pınar Karşıyaka bu sezon 3 kez karşılaştılar ve bu üç maçı da Pınar Karşıyaka kazandı.
Fenerbahçe Ulker ligde 6 maç kaybetti ve bu maçların 5’I yarı finaldeki üç takıma karşıydı.
Fenerbahçe Ülker’in sorunu Türk oyuncu rotasyonu, bu çok belli olan bir konu. Euroleague’de Fenerbahçe Ulker’in en çok kullandığı beşlere baktığımızda aşağıdaki tablo gözümüze çarpıyor.
Bu tabolya göz attığınızda fark edilmesi gereken konu net: Bu beşlerin hiçbirini ligde yabancı sınırı nedeniyle oynatma şansı yok. Playofflarda Fenerbahçe Ulker’in elinde kalan Türk rotasyonu Berk, Melih, Ömer, Emir, Izzet ve Oğuz’dan oluşuyor. Bu oyuncuların sahada en az 80 dakikada yer almaları gerekiyor.
Ancak Obradovic bu oyunculardan sadece Emir, Melih ve biraz da Oğuz’a güveniyor ve dakika vermekten memnun oluyor. Diğer oyuncuları henüz veya artık bu seviye için çok da yeterli görmüyor. Zaten ortadaki bu 80 dakikanın ortalama 23’u Emir’in oluyor. Melih de 18 dakika civarında süre alıyor. Oğuz’un da 15 dakika civarında oynadığını düşünürsek geriye 24 dakikalık bir süre kalıyor. Bu süre kah Berk’in oluyor, kah Emir ve Melih’in süreleri artıyor. Içine sinmeyen oyuncularla oynayınca da Obradovic kafasındakileri sahaya yansıtamiyor.
En iyilerle çalışmaya alışmış bir koç için en iyi olarak görmediği oyuncularla bir yerlere gelmeye çalışması zorlayıcı oluyor. Diğer yandan sezon boyunca hiçbir oyuncusuna 25 dakikadan fazla ortalama ile süre vermediğini hatırlatalım. Yani Obradovic diri bir takım istiyor, bunun da tek yolunun Türk oyuncuları işin içine katmak olduğunu biliyor. Yine de onlardan istediğini alamadığında çözüm bulmakta zorlanıyor.
Pınar Karşıyaka tarafında ise rotasyon çok daha sınırlı; ancak Diebler gerektiğinde 3 uzatmalı bir maçta – Royal Halı Gaziantep deplasmanı – 52 dakika sahada kalabiliyor. Dixon’ın sezon ortalaması yaklaşık 33 dakika, ki bu ortalamayı genelde erken koparılan maçlar ve sakat olduğu dönem düşürüyor. Örneğin Izmir’deki Anadolu Efes maçında oyundan hiç çıkmadı. Uzun bir oyuncu olmasına rağmen Batista da 27 dakikan’ın üzerinde süre alıyor.
Pınar Karşıyaka’nın Türk oyuncularına dağıtmak zorunda olduğu 80 dakikanın büyük kısmını Can Altıntığ ve Barış Hersek alıyor. Bu iki oyuncunun toplam aldığı ortalama süre 48 dakika. Diğer süreleri de Yunus Emre ve Soner alırken, Batista’nın dinlenmesi için Mutlu Demir, Diebler’ın dinlenmesi için de Inanç Koç sahada kendine yer buluyor.
Bu denklemin içinden Can Altıntığ’ı sakatlık sebebiyle çektiğinizde Pınar Karşıyaka’nın Türk rotasyonu uzun süre oynanmış bir Jenga yığını gibi sallanmaya başlıyor. Zaten uzun süreler alan Barış Hersek daha da fazla yük taşımak zorunda kalıyor. Soner’in dakikaları artıyor. Artık iyice tecrübeli oyuncu statüsüne giren Inanç’ın oyuna bir şeyler katması gerekiyor vs. Can’ın 25 dakikası Pınar Karşıyaka’nın tüm dengelerini tutan bir kolon gibi. Sakatlık dönüp dönemeyeceği serini kritik bir noktası olacak.
Serinin diğer bir kritik noktasi da Batista’nın savunulması olacak. Batista ile eşleşebilecek en önemli isim Oğuz olarak görünüyor. Ligde maça da bu sebeple Obradovic Oguz ile başlamış ve Batista’ya faul aldırmaya çalışmıştı.
Serinin ilk Fenerbahçe Ulker hücumu kesinlikle Oğuz üzerinden oynanacaktır diyebilirim. Hatta belki ilk birkaç hücumu…
Pınar Karşıyaka’nın Fenerbahçe Ulker’e karşı psikolojik bir avantajı bulunuyor. Pınar Karşıyaka’nın Türkiye Kupası şampiyonluğunu anlatan belgeselde Bobby Dixon “Fenerbahçe maçı öncesi rahattım, daha iyi takım olduğumuzu biliyordum” diyecek kadar Fenerbahçe Ulker’I çozdüklerini düşünüyorlar. Bu özgüven onlara iyi de gelebilir, bir sürpriz karşısında bocalamalarına da sebep olabilir.
Pınar Karşıyaka Fenerbahçe Ulker’i Obradovic yönetiminde 3 kez yenerken yaptığı en doğru hareket Fenerbahçe Ulker’in top çalma sayılarını aşağı çekmek olmuştu. Top kaybi yaptılar; ancak bu topları Fenerbahçe Ulker’in çalıp hızlı hücum yapmasına izin vermediler.
Gelgelelim Anadolu Efes ile oynanan son playoff maçında 21 top kaybı ile oynadılar ve Anadolu Efes 15 top çaldı. Onların oyun tarzı bu top çalmaları hızlı bir şekilde potaya götürmeye izin vermese de Fenerbahçe Ulker karşısında böyle hatalar ciddi sorunlara yol açar.
Fenerbahçe Ulker Pınar Karşıyaka’nın en büyük zaafı olan orta mesafe şut savunmasını sayıya çevirebilirse seride avantaj sağlar, Pınar Karşıyaka ise tempoyu düşürüp Fenerbahçe Ulker’in hızlı hücumdan kolay sayı bulmasını engellerse şansını arttırır.
Benim öngörüm 5 maça giden bir seri yaşayacağımız. Pınar Karşıyaka’nın Izmir’deki ilk maçını sadece kadın ve çocukların izleyeceğini de hatırlatalım.
Pınar Karşıyaka’nın yerli rotasyonu sorunu Fenerbahçe’nin yerli sorunundan daha büyük. Bunun nedeni ellerinde gerçekten kalite olarak diğer yarı finalist takımlarla karşılaştırılamayacak kalitede yerliler olması. Karşıyaka’nın avantajı ise kadrodaki yabancılarla bu dezavantajı dengelemesi. Takım ruhuyla da bu sorunun üstesinden geliyorlar. İlk maçtaki istatistiğe bakalım; Pınar Karşıyaka’nın yerli oyuncuları toplamda 18 sayı-0 asist-6 top kaybıyla oynamışlar. Bu istatistiğin Pınar Karşıyaka galibiyetiyle sonuçlanması için rakiplerini 65 sayı civarında tutmaları gerekiyor ki, çoğu önemli maçta zaten böyle yapıyorlar. Pınar Karşıyaka’nın rakibine 80+ sayı atma imkanı verdiği maçlarda yerlilerden mutlaka daha fazla katkı alması gerekiyor.
Obradovic konusunda bence bir eksiğiniz var. Obradovic birçok Türk oyuncuyu oynatmaktan memnun olmayabilir ama yabancı oyunculardan da çok mutlu olduğuna inanmıyorum. Bo haricindeki yabancılar Obradovic’in sistemine uymuyor ve Obradovic onları adeta zorla oynatıyor. Normal sezonda çok iyi olan Nemanja Bjelica üç-beş dakika dışında etkili olamıyor, Kleiza savunma yapmıyor ve aşırı derecede bencil. Bogdanovic’in de ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Zoric hem yeterli değil, hem de Obradovic sistemine uyan bir oyuncu değil.
Bence seri son maça kalmayabilir, İzmir’de noktalanacak diye düşünüyorum. FB veya KSK kazanacak demiyorum ama seri son maça kalmaz.
Not: Bu arada cevabınız -varsa- maille iletirseniz sevinirim, buradan takip etmek zor oluyor: [email protected]