Kaynak: euroleague.net
Çeviri: Murat Akcan
Darüşşafaka Doğuş, Kızılyıldız ile birlikte zorlu bir playoff yarışının içinde. Ligin son haftasında bu iki takım, playoff’a kalabilmek adına karşı karşıya gelecek. Bu karşılaşmada Darüşşafaka Doğuş’un önemli silahlarından biri de Will Clyburn olacak. İlk EuroLeague sezonunda takımı ile birlikte 28 maça çıkan Clyburn, bu karşılaşmalarda maç başına 12.9 sayı ve 5.4 ribaunt üretti. Amerikalı oyuncu son beş karşılaşmada ise ortalamalarını 15 sayı ve 5.8 ribaunta çekti. Darüşşafaka Doğuş’un forveti ile playoff mücadelesini konuştuk.
Merhaba Will. Galatasaray karşısında aldığınız önemli galibiyetten ötürü tebrikler. Üçüncü çeyreğe müthiş başlamanız sizi doğru yola soktu. Maçın gidişatını değiştirmek için soyunma odasında ne konuştunuz?
Onları durdurmamız gerektiğini ve oyunun sadece hücum tarafını düşünmememiz gerektiğini konuştuk. Koç Blatt savunma yapmamızı istedi ve biz de bunu yapabileceğimizi biliyorduk. İkinci yarının başlangıcında da bun sahaya yansıttık. İkinci yarıda onları sadece 28 sayıda tutmamız galibiyet için kilit bir rol oynadı.
Bu, Darüşşafaka Doğuş’un evinde aldığı üst üste dördüncü galibiyet oldu. EuroLeague gibi zorlu bir platformda kendi seyirciniz önünde sarsılmaz bir görüntü çizmek ne kadar önemli?
Bu çok büyük bir olaydı. Salondaki taraftarlar bize gerçekten bir ritm kazandırıyor. EuroLeague’deki en büyük salon bizimkisi değil ancak salon dolduktan sonra oluşan atmosfer müthiş, seyirciler sürekli oyunun içerisinde. Bu maçta da müthiştiler ve bizim için mükemmel bir iç saha galibiyeti oldu.
Son beş maçta çift haneli skorlar ürettin. Daha zorlu bir lige ve yeni takım arkadaşlarına alışmak için biraz zamana ihtiyacın oldu mu?
Buna tam olarak alışmak diyemem. Daha önce, her pozisyonda sayı atmamın beklendiği bir düzendeydim. Şimdi ise bunu yapabilecek çok sayıda oyuncunun olduğu bir takımdayım. Brad ya da Scottie gibi bir oyun kurucularınızın olması işleri kolaylaştırıyor, topu her zaman siz kullanmak zorunda kalmıyorsunuz. Bu benim için büyük bir alışmaydı. Aynı zamanda takım arkadaşlarım da bu sürecin oldukça kolay geçmesini sağladılar.
EuroLeague’den bahsetmişken, mücadele hakkında ne düşünüyorsun? En iyi tarafları neler?
Yeni format oldukça güzel, bazen haftada iki maç oynuyoruz. Birçok basketbol oyuncusu için bu iyi bir durumdur; çünkü bu demek oluyor ki daha az antrenman yapacağız! Çok sayıda iniş ve çıkışa hazırlıklı olmanız gerek, aynı zamanda çok sayıda maça da elbette.
Son iki maçını kazanması durumunda Darüşşafaka playoff yapacak. Bu hedefe ulaşabilmek adına takım ne kadar odaklanmış durumda?
Bir süredir ilk kez konu, sıralamada bulunduğumuz yer ile ilgili değil. Düşünmemiz gereken tek şey alacağımız galibiyetler ve iki galibiyet daha almamız durumunda playoff’tayız. Diğer takımların durumunu da takip etmektense artık odaklandığımız tek şey kazanmak.
Brose Bamberg maçının ardından, iki takım için de kırılma mücadelesi olacak olan bir karşılaşmada evinizde Kızılyıldız’ı ağırlayacaksınız. Profesyonel bir sporcu olarak, bu tarz tüm sezonu etkileyecek maçlar oynamak ne kadar heyecan verici?
Herkesin, içinde olduğumuz durumda olmak isteyeceğini düşünüyorum; tek düşünmeniz gereken maçı kazanmak. Kazan ya da evine dön, bundan daha iyisi olamazdı. Atmosferin muhteşem olacağını size garanti edebilirim.
İstanbul’da, dört EuroLeague takımıyla birlikte Avrupa basketbolunun göbeği olan şehirde yaşamak nasıl bir duygu?
Burada, EuroLeague’de mücadele etmiyorken bile yerel ligde EuroLeague takımlarıyla karşı karşıya geliyorsunuz – Galatasaray, Efes ve Fenerbahçe ile. İstanbul’da yaşamanın müthiş yanlarından biri de bu, sık sık mükemmel takımlar ile karşı karşıya gelme fırsatı buluyorsunuz. Final Four’un da burada olacak olması işleri daha da güzel hale getiriyor.
David Blatt en iyi basketbol antrenörlerinden biri olarak görülüyor. Senin için Blatt ile çalışmanın en iyi tarafı ne?
Bu konuda sana birden fazla şey sayabilirim. Oyunu bilen biri ve her zaman sizi başarılı olacağınız pozisyonda kullanmaya çalışıyor. Her maçta daha iyi hale geleceğimiz bir şeyler buluyoruz ve oyuncularının oynamasına izin veriyor. Sahaya çıkıp da oynamamız, hata yapmamız için bize özgürlük tanıyor. Böyle bir koça sahip olmak her zaman çok güzeldir.
Eğer ilk sekiz içerisinde kendine bir yer bulursa, Darüşşafaka Doğuş ne kadar tehlikeli bir takım olacak?
Sezon boyunca gösterdik ki herkesi yenebiliriz. Playoff’taki bazı güçlü takımları daha önce yenmeyi başardık. Herhangi bir akşam sahaya çıkıp herhangi bir takımı yenebiliriz.