Turkish Airlines EuroLeague‘in en iyi oyun kurucularından biri olan Anadolu Efes’in yıldızı Vasilije Micic, önemli açıklamalarda bulundu.
Turkish Airlines EuroLeague resmi internet sitesine kariyer geçmişi ile ilgili açıklamalarda bulunan Vasilije Micic, önemli konulara değindi.
Zalgiris ve TOFAŞ dönemi, edindiği deneyimler ve sahaya yansıttığı kazanımlarından bahseden Micic’in geniş kapsamlı açıklamaları şöyle:
“Herkesin kendi yolu var. Bence benim hikayem, hayatta birçok şeyin mümkün olduğunun iyi bir örneği. Mega Bemax’ta yaşadığım sakatlık zihinsel anlamda şoke edici bir durumdu. Her şey bir günde karardı. Her hafta Sırbistan basınındayken bir anda kimsenin beni aramadığı bir noktaya geldim. Herkesin sizi birden bire unuttuğu bir ortamda genç bir oyuncu için bunun nasıl bir şok olduğunu anlatmak zor.
O sakatlıktan sonra geri dönememem olasıydı. Birçok oyuncu, özellikle de böyle genç bir yaşta, böyle bir sakatlık sonrası bunu yaşıyor çünkü o sakatlığı zihinlerinde atlatamıyorlar. Fiziksel kısım bir yana bütün o acı, karmaşık iyileşme süreci ve ameliyat sonrası tedavi de cabası.
O günlerden çok şey öğrendim ve 17 yaşındayken vücuduma yatırım yapmaya, vücuduma dikkat etmeye başladım. 17 yaşında buz tüpüne girmek, daha kaç kez terapi alacağımı düşünmek tercih edilesi bir seçenek değildi. O yaşta basketboldan keyif almalı, kendi neslinizdeki oyuncular ile antrenman yapmalı ve bazen arkadaşlarınızla dışarı çıkmalısınız. Ben ise iyileşme sürecinde vücudumu dinlendiriyordum. Kolay değildi. Ameliyat öncesi yaptığınız hareketleri ve attığınız adımları atma konusunda korku yaşıyorsunuz. Fakat ben çok cesur davrandım ve o cesaret, daha çabuk iyileşmemi sağladı. Sadece iyileşmemi de değil, tamamen geri dönerek özgüvenimi yeniden kazanmamı sağladı.
Kızılyıldız ve koç Dejan Radonjic bana çok yardımcı oldu. Oraya gittiğimde Bayern’de yaşadığım dirsek sakatlığımdan ötürü özgüvenim yoktu. O, iniş çıkışlı oynayacağımı bilse de bana bir şans verdi.
Sırf bu seviyede sürekli kalabilmek için EuroLeague’de kalmak istemedim. Bende bir şeyler olduğunu ve bunu sahada gösterirsem performans seviyeme dair gerçek bir ölçüt olacağını düşünüyordum. Kendime dair en kötü senaryom, potansiyelini hiç kullanmamış bir yetenek olarak kalmaktı.
TOFAŞ deneyimimden hayal edebileceğim en iyi sonucu aldım. Kendime o zaman tekrar inanmaya başladım ve performansım da sahada tekrar görünür hâle geldi.
Niyetim, oynayarak kendimi kanıtlamaktı ancak Saras ile Zalgiris‘te geçirdiğim yıl, beni olgunlaştırdı. Sanki o bir sezonda beş yılımı EuroLeague’de geçirmişim gibi oldu. Bu kadar şey öğrendim gibi geliyor bana. Saras, beni yoğurdu ve benim için basketbolu çok basitleştirdi. Basketbol artık bana çok basit geliyor. Sanki 20 yıllık deneyimi olan bir tecrübe gibiyim. Saras, her şeyi benim için çok güzel özetledi. Basketbol artık bazen çok yavaş ve kolay gözüküyor.
Henüz 26 yaşında olduğumun farkındayım ve hayatın benim için böyle gelişmesi sebebiyle çok mutluyum. O yüzden belki de benim hikayem, geleceğin yetenekleri için iyi bir örnek olabilir. Benzer bir durumdaki bir çocuğun kendinden vazgeçmemesi için iyi bir örnek olabilir. Fedakarlık yapın ama çalışmaya devam edin. Bir karar verin, bunun arkasında durun ve çalışmaya devam edin. Benim son beş yıldaki hikayem bu. Böyle olunca başarı daha da tatlı geldi.”
Kaynak: euroleague.net