Bursa’da dün yine çok güzel bir hava vardı. Eee bu havada da bir basketbol maçına gitmeden olmaz. Aslında beş sene öncesi ile bugünü karşılaştırırsak Bursa’da basketbol anlamında çok büyük değişimler oldu. Ben 13-14 yaşlarında iken Bursa’daki basketbol havası, gerçekten görülmeye değerdi. TOFAŞ’ın yanı sıra Oyak Renault, Bosch, Mako, Yeşim gibi çok önemli ekipler yer alıyordu. Dolasıyla da altyapı karşılaşmaları çok ama çok zevkli geçiyordu. Ancak bugün itibariyle işler çok değişti. TOFAŞ çok yalnız kaldı ve Bursa altyapısı çok büyük yaralar aldı. Tabiri caizse bu yoklukta da Bursa’da güzel bir maça denk gelmek çok ama çok zorlaştı. Fakat TOFAŞ Gelişim’in TB2L’de mücadele etmesi, biz Bursalıları biraz olsun sevindirdi diyebiliriz. Özellikle de benim gibi altyapı tutkunları için bu karşılaşmalar gerçekten altın değerinde.
TOFAŞ Gelişim bu sezon TB2L’de iyi işler yapmayı başardı ve A Grubu’nu beşinci sırada tamamlayarak bir üst turun yolunu tuttu. Playoff’ta da rakip Gaziantep ekibi olan Zirve Üniversitesi idi. Zirve Üniversitesi, özellikle geçen sene çok büyük yatırımlar yapmıştı. Fakat bu yatırımlar meyve vermedi. Adeta fiyasko ile geçen senenin ardından, bu sezon daha mütevazi bir kadro ile yollarına devam ediyorlar. Playoff turunun ilk karşılaşmasında da bu mütevazi kadrolarıyla Bursa ekibine karşı çok net bir galibiyet aldılar. Ancak TOFAŞ cephesi de bu karşılaşma için en önemli dört oyuncusunu Gaziantep deplasmanına götürmeme kararı almıştı. Playoff turunun ikinci maçı ise yukarıda da belirttiğim gibi dün oynandı. Karşılaşmaya çok hevesli bir şekilde gittiğimi söylemeliyim. TOFAŞ, altyapı bazında Türkiye’nin en önemli kulüplerinin başında geliyor ve birçok önemli yeteneği kadrosunda barındırıyor. İsterseniz yavaş yavaş karşılaşmaya gelelim.
Yiğit Arslan (’96) ve Kadir Bayram (’96) ikilisinin bu karşılaşmada oynayamayacak olması maçın başında kafamda bazı soru işaretleri yaratmıştı. Fakat maça da Tofaş Gelişim etkili başladı. Özellikle de 1995 doğumlu pota altı oyuncusu olan Muhsin Yaşar, oyunu içeriden adeta domine etti. Yaptığı yoğun bireysel antrenmanlar ona çok yaramış. Muhsin, fiziksel olarak çok kalınlaşmış. Dakikalar ilerledikçe de bu fiziksel avantajını fazlasıyla iyi kullandı ve hücumda skor üretmeye devam etti. 1999 jenerasyonunun en önemli potansiyellerinden olan Burak Türsen de 7.5 metreden attığı üçlük ile takımına dışarıdan yardımcı olmayı başardı ve periyodu 16-10 önde bitiren taraf Bursa ekibi oldu. İkinci çeyrek başında da Bursa ekibi istediğini oyunu sahaya yansıttı. 1997 jenerasyonunun en önemli isimlerinden olan Berkan Durmaz, bu dakikalarda oyunu yönetmeye başladı. 2.05 boyundaki kısa forvet, ikinci periyodun üçüncü dakikasından itibaren oyun kurucu bölgesine geçti. O bölümde de TOFAŞ Gelişim takımı, fiziksel olarak çok üstün bir beş ile sahadaki yerini aldı. Fakat Gaziantep ekibi de rakibine cevap vermeyi başardı. Özellikle de periyodun sonuna doğru yaptıkları tam saha pres ile Tofaş Gelişim’i sıkıştırmayı başardılar ve farkın açılmasına izin vermediler. Ancak yine de Bursa ekibi soyunma odasına beş sayı fark ile önde gitti.
Maçın üçüncü çeyreği ile birlikte Gaziantep ekibi sahaya sertlik koydu. Özellikle de Berkan Durmaz’ın ritim bulmasına hiç fırsat vermediler. Muhsin Yaşar’ın katkılarıyla da Bursa ekibi bir yere kadar gidebildi. İkinci bir skoreri çıkaramayan TOFAŞ’ın gençleri, savunmada da açıklar vermeye başladı. Zirve Üniversitesi’nin 7 numaralı oyuncusu olan Adem Yılmaz da dışarıdan ritmini buldu ve takımını öne taşıdı. İlk yarıda üç sayı çizgisinin gerisinden istediği isabetleri bulamayan Zirve Üniversitesi, son periyotta bu bölgeden çok etkili oldu. Bu tempolu oyunlarının karşılığını da son periyoda yedi sayı önde girerek aldılar.
Karşılaşmanın final periyodunda ise TOFAŞ Gelişim’in silkelenip oyuna tekrar ortak olmasını bekliyordum. Ancak hiç de öyle olmadı. Tofaş’ın gençleri oyundan koptu ve fark daha fazla açıldı. Aslında bakarsanız TOFAŞ cephesinde dikkatler bu karşılaşmada değil gibiydi. Nedeni de İzmir’de düzenlenecek olan Gençler Türkiye Şampiyonası’na bir ay kalmasıydı. Takımın konsantrasyonu yavaş yavaş oraya doğru kaymış sanki. Nitekim de Zirve Üniversitesi sahadan farklı galip ayrıldı ve adını bir üst tura yazdırmayı başardı. TOFAŞ Gelişim için ise TB2L sezonu bu karşılaşmayla birlikte sona erdi. Artık tüm gözler Gençler Türkiye Şampiyonası’na çevrilmiş durumda. Bakalım Abdullah Vardar’ın öğrencileri İzmir’de neler yapabilecek? İsterseniz birkaç genç oyuncu ile ilgili tuttuğum notları da sizlerle de paylaşayım. İşte TOFAŞ’ın potansiyelli gençlerinin son durumları:
Muhsin Yaşar (’95), 208cm, Pivot
1995 jenerasyonunda sonradan açılan isimlerin başında geliyor Muhsin Yaşar. Hatırladığım kadarıyla TOFAŞ’a ilk genç senesinde gelmişti. O zamanki Muhsin, uzun ve ince bir yapıya sahipti. Fakat şimdi kastan bir zırhı sahip diyebilir miyiz? Fiziksel olarak inanılmaz aşama kat etmiş durumda ve çok güçlü. Ayrıca uzun zamandır da hücumda bu kadar kararlı olduğunu görmemiştim. Bir pozisyonda tüm sahaya dribbling ile geçip pozisyonu smaç ile bitirdi. 🙂 Fakat savunma ve konsantrasyon konusunda hala sıkıntılar yaşıyor. Aklı hep hücumda. Savunmada çok daha dikkatli olması gerekiyor. Bir tık daha yukarı çıkabilmesi için savunma oldukça önemli…
Maç İstatistiği: 32:50 dakika, 21 sayı, (9/17 2 Sayılık atış, 3/4 serbest atış), 8 ribaund, 1 asist, 6 top kaybı
Berkan Durmaz (’97) 205cm Swingman
1997 jenerasyonunun en potansiyelli üç oyuncusunu sorsanız ben listeye Berkan Durmaz’ı eklerim. Çünkü bana göre onun gibi bir potansiyel şu anda yok. Nedeni de şu; 2.05 boyunda ve oyun kurucu pozisyonunda oynayabiliyor. Dünkü karşılaşmada yaklaşık 12-13 dakika oyun kurucu olarak oynadı ve hiç sırıtmadı. Hemen hemen her pozisyonda oynayabiliyor. Point guard, şütör guard, kısa forvet, power forvet… Ayrıca çok da iyi bir atlet. Yaptığı güzel hareketlerle (smaç, blok) tüm herkesi havaya sokabilir. Temas konusunda ise biraz daha aşama kat etmeli gibi. Fakat dünkü karşılaşmada da rakipleri çok art niyetli idi ve hakemler de birçok pozisyonu es geçti. Ben ileride şutuyla birlikte bu sorunu da aşabileceğini düşünüyorum. Gençler Türkiye Şampiyonası’nda da tek kontenjan olarak takıma ağabeylik yapacak. Çalışmaya devam etmesi gerekiyor. İnanıyorum ki çok başarılı olacak…
Maç İstatistiği: 32:59 dakika, 6 sayı, (1/6 2 sayılık atış, 1/4 üç sayılık atış, 1/2 serbest atış), 8 ribaund, 4 asist, 2 top çalma, 2 top kaybı, 3 blok
Burak Türsen (’99), 202cm, Kısa Forvet
Geçtiğimiz sezonki Burak Türsen ile bu sezonki Burak Türsen arasında dağlar kadar fark var. Geçtiğimiz sezon sahada, potansiyelli fiziğine rağmen sorumluluk almaktan kaçan, kendine güveni henüz gelmemiş bir Burak vardı. Ama Yıldız Erkekler Avrupa Şampiyonası ile birlikte Burak kendini çok geliştirdi. Şimdi ise müthiş bir fiziği var ve atletizmi muazzam. En önemli silahı da şutu. Hiç çekinmiyor ve boş kaldığı anda kaldırıp atabiliyor. Aynı kararlılığını penetresine de yansıtabilirse çok daha yönlü bir oyuncu olacaktır. Bana göre çok önemli bir potansiyel. İki gün önce de A Takım ile idmana çıktığını gördüm. Eğer çalışmaya devam edebilirse; önemli yerlere gelebilir.
Maç İstatistiği: 26:45 dakika, 6 sayı, (2/8 3 sayılık atış), 3 ribaund, 1 asist, 1 top çalma, 1 top kaybı, 1 blok
Çağatay Afşar (’99), 204cm, Power Forvet
Geçen seneki U16 Avrupa Şampiyonası’nda üçüncü olan kadroda yer alan Çağatay Afşar, bu jenerasyonun en önemli power forvetlerinden. Sene başında yaşadığı takım sıkıntısı, duyduğum kadarıyla onu negatif anlamda etkilemiş. Fiziksel olarak henüz istenen seviyede değil ancak önemli bir yetenek. Çok da iyi bir karakter. Ancak çok daha kararlı olması gerekiyor. İzmir’deki Gençler Türkiye Şampiyonası onun için çok önemli olacak. Oradaki iyi performansı onu U17 Dünya Şampiyonası’na götürebilir. Fakat daha çok çalışmalı. Yapabilir mi? Kesinlikle evet…
Maç İstatistiği: 22:34 dakika, 6 sayı, (2/5 2 sayılık atış, 2/2 serbest atış), 5 ribaund, 1 asist
Enis Sipahi (’99), 183cm, Point Guard
1999 jenerasyonunun en önemli oyun kurucularından birisi Enis Sipahi. Ayrıca Pınar Karşıyaka oyuncusu olan Kenan Sipahi’nin de kuzeni. Kuzeni gibi uzun bir fiziğe sahip değil. Kısa ve zayıf. Tabii başka marifetleri de var ancak dünkü karşılaşmada bunları pek gösteremedi. Sahada kaldığı süre içerisinde çok zorlandı. Rakibin yaptığı full coart press karşısında çözüm üretemedi ve çok kritik iki top kaybı yaptı. Şutu ve penetresi en önemli iki silahı. Fakat fiziksel olarak da zihinsel olarak da seviye atlaması gerekiyor. U17 Dünya Şampiyonası’na gitmek istiyorsa, şu bir aylık dönemi iyi geçirip İzmir’de iyi işler yapmalı…
Maç İstatistiği: 07:31 dakika, (0/2 3 sayılık atış), 1 asist, 2 top kaybı