Çok az filmin Türkçe adı orijinal adından daha iyidir. Sakın yanlış anlaşılmasın “Tehlikeli Takip”ismini “End of Watch”isminden daha iyi demiyorum. Sadece konumuza daha uygun. Çünkü tehlikeli takip Zalgiris’in tüm sezonunun özeti gibiydi.
Geçen sene Final Four’a giderken dümendeki iki kaptan biri olan Micic eski koçu Saras’ı muhteşem özetlemişti: “Saras, oyunun her bölgesini, sahadaki her oyuncuyu, her hücumu ve savunmayı kontrol eden bir sistem yarattı. O sistem içinde bizim görevlerimiz vardı ama inisiyatif alma özgürlüğümüz yoktu.”demişti. (Hatta Micic kendisinin bu seneki çıkışını da Ataman’ın kendisine verdiği özgürlüğe bağlamıştı). Oyunun her anını kontrol eden Saras sisteminin ne kadar iyi olduğunu bu sene bir kez daha gördük.
Jake Gyllenhaal ve Micheal Pena’nın başrollerini paylaştığı Tehlikeli Takip soluk soluğa bir film. Bu soluk soluğa durum size de Zalgiris Kaunas’ı hatırlatmıyor mu? Taylor ve Zavala karakterindeki iki usta isim filmin ritmini sürekli yukarıya çekmeyi başardı. Zalgiris ise biraz da istemeden farklı bir şekilde adrenalini hep yukarıda tuttu. Çünkü sezona oldukça kötü başlayan ve öyle devam eden bir takım izliyorduk.
Ta ki 23. haftaya kadar. O sırada 8-14’lerdi. Budocnost maçıyla film değişmeye başladı. Sonra Baskonia mağlubiyeti geldi. Ve Saras ölümüne gaza bastı. Playoff için direkt rakipleri Bayern ve Maccabi’yi yendi. Daçka’yı kolay geçti. Son iki maçta da deplasmanda Olympiacos ve Real Madrid’i yendi. Ve kendini playoff çizgisine atmayı başardı. Tehlikeli bir takiptelerdi ama finiş çizgisini geçen sekizinci takım olmayı da başardılar.