Gelelim Yıldız Millilerimize. Ben bu takımı sezon başından itibaren çok yakından takip etmeye çalıştım. Sezon başındaki Bursa kampı itibariyle çok yoğun bir tempoya giren Yıldız Milliler, İspanya’daki hazırlık turnuvasının ardından Konya’daki Pınar Uluslararası U16 Turnuvasında boy gösterdi. O turnuvayı yerinden takip etme şansı buldum. Ayrıca takımımızın tüm idmanlarında da yer almaya çalıştım. O turnuvayla birlikte Yıldız Millilerimiz çok önemli sinyaller verdi. Özellikle 20 küsürlerden dönülen Bosna Hersek maçı ile birlikte neler yapabileceklerini az çok tahmin etme şansı buldum. Takım içerisinde çok önemli bir arkadaşlık ortamı var. Bunu baştan belirteyim. Birbirlerine inanıyorlar ve güveniyorlar. Ayrıca çok da iyi bir teknik kadroya sahibiz. Fatih Elbaş gereken her şeyi yapıyor ve takımını en iyi şekilde hazırlamaya çalışıyor. Tabi ki Asistan Coach’larımızın da emeği çok büyük. Kaunas’a gelecek olursak; turnuvaya iyi başladığımızı söyleyebilirim. Özellikle Almanya maçı ile birlikte net mesajlar verdik. İkinci tura da Yunanistan galibiyetiyle başladık ancak bir gün sonra şanssız bir şekilde İspanyollara mağlup olduk. Bu mağlubiyet acaba dedirtse de, hemen ardından oynadığımız Litvanya maçı ile beraber Yıldız Millilerimiz, çok bir reaksiyon verdi ve grubu 2. Sırada tamamlayarak Çeyrek Finale yükseldi. Turnuvanın en çok ribaund alan takımıyız ve en çok sayı atan 2. Takımı konumundayız. Bunlar bizim adımıza çok değerli istatistikler. Bireysel açıdan ise Onuralp Bitim harika bir turnuva geçiriyor. Tüm turnuva boyunca sorumluluk almaktan çekinmedi ve hep bir adım üstüne koyarak gitti. Ayrıca Ahmet Can Duran da her ne kadar hücumdaki biraz şanssızlıklar yaşasa da aldığı ribaundlar ile takımımızı rahatlatmayı başardı. Muhaymin Mustafa da belirli bir seviyede katkı vermeyi başarıyor. Buradaki önemli olan nokta ise yan parçalarımızdan ve oyun kurucularımızdan alacağımız katkılar. Burak Türsen, Servet Alperen Kurnaz, Ragıp Berke Atar ve Çağatay Afşar’a çok önemli işler düşecek. Oyun Kurucularımızın da minimum hata ile geçirecekleri bir maç bizi yarı finale götürebilir. Sırbistan’a oranla çok daha iyi bir takımız, çok daha iyi bir rotasyona sahibiz. Yeter ki inancımızdan ve savaşma ruhumuzdan ödün vermeyelim. Bunları yaptığımız takdir de bana göre zafer kesinlikle bizim olacaktır.
TAKIMIN EN’LERİ;
Onuralp Bitim (’99); 23,6 sayı-6,6 ribaund-2,0 asist
Ahmet Can Duran (’99); 9,8 sayı-11,8 ribaund-2,8 blok
Muhaymin Mustafa (’99); 9,4 sayı-4,2 ribaund-2,4 top çalma
Sırbistan ise bu turnuvanın 2. Turda açılan takımlarından. Felaket bir ilk tur performansının ardından bir üst tura hiç galibiyet taşıyamamışlardı ve şansları epey zordu. Ancak 2. Tur itibariyle öyle bir ivme yakaladılar ki kendilerini hemen 3. Sıraya atmayı başardılar. Özellikle Fransa ve Karadağ gibi, kendileri açısından çok büyük önem taşıyan maçlardan galibiyet ile ayrılmaları onlar adına büyük özgüven oldu. Takımın lideri ise tahmin edebileceğiniz gibi Andrija Marjanovic. Karadağ karşılaşmasında müthiş bir oyun çıkaran Marjanovic, turnuva genelindeki performansı ile ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu gösterdi. Pota altı oyuncuları olan 2000 doğumlu Marko Pecarski de çok iyi bir turnuva geçiriyor. Ayrıca Aleksa Matic ve Borisa Latinovic den alacakları maksimum katkılar onlar adına hayati önem değerinde.
TAKIMIN EN’LERİ;
Andrija Marjanovic (’99); 16,8 sayı-4,0 ribaund-1,3 asist
Marko Pecarski (’00); 13,2 sayı-10,3 ribaund-1,8 blok
Borisa Latinovic (’99); 10,8 sayı-5,7 ribaund-0,7 asist
Turnuvanın bize göre en kritik maçı. Yarın alacağımız bir galibiyet ile U17 Dünya Şampiyonasına gitmeyi garantileyeceğiz. Çok çok önemli bir karşılaşma. Sırplara çok dikkat etmemiz gerekiyor. Ancak Yıldızlarımız bana göre bir adım önde ve bunu yapabilecek güce sahibiz. Yeter ki inanalım ve savaşalım!!
TÜRKİYE – Sırbistan