Sezon Öncesi: Fenerbahçe Ülker

Fenerbahçe Ülker sezonu 3 resmi maçla açtı. Tabi sezon öncesi bir çok oyuncusu sadece 1 gün antrenman yapabilmiş bir takımdan bahsediyoruz. Sezon ortalarına doğru ritimlerini ancak bulacaklarını tahmin ediyorum.

Fenerbahçe’yi sezon öncesi değerlendirirken Obradovic faktörü ve etkilerinden bahsetmek gerek. Her ne kadar Obradovic sayesinde reytingi yüksek bir off season yaşasak da kaçıran arkadaşlar için bazı ayrıntıları yazmakta fayda var.

Önce daha koç belli olmadan Begic (Real Madrid) ve Lasme (PAO) ile temasta olduğumuz ve önceliği pivot transferine verdiğimiz yazıldı. Aslında bu haberler tamamen doğruydu ki Olympiaos’u back to back EL şampiyonluğuna taşıyan Bartzokas ile görüşülüp ön protokol imzalanmıştı bile. Ancak çeşitli sebeplerden Bartzokas olmayınca ve Pianigiani ismiyle yükselen F4 kariyerli hoca çıtası artık kazanmayı bilen hoca arayışına girince en doğru hamle Ülker’in fedakarlığıyla geldi ve Avrupa’nın efsane koçu Obradovic ile anlaşıldı. Anlaşma gerçekleştikten sonra da sadece tek yönü ağır basan bu uzun arayışından vazgeçildi. Zaten Mirza Begic de ilerleyen dönemde Real Madrid’den ayrılarak Olympiacos ile anlaştı. Bu da koç transferi olduğunu doğruluyor. Lafı açılmışken belirtmekte fayda var Josh Powell Olympiacos ile kabus gibi bir dönem yaşamıştı bunun da en büyük sebebi kendisinden ısrarla PNR oynamasının istenmesiydi. Begic’te de aynı hataya düşerlerse OLY’nin bu açıdan canı çok yanar ki az buz para vermediler Begic’e.

Bu süreçte tamamlayıcı ve geleceğe yönelik henüz hazır olmayan yerli oyuncular gerek altyapıdan gerekse de transfer politikasıyla kadroya dahil edilirken yabancı oyuncu tercihlerinde özellikle hücumda repertuarları zengin olan çok yönlü oyuncular kadroya dahil edildi.

İsimler üzerinde çok durmadan değerlendirecek olursak 3 adet üstün skor kabiliyeti olan oyuncu etrafına kurulmuş bir takımdan söz edebiliriz. Geçen sezondan takımda kalan Bo McCalebb delici ve kendi pozisyonunu yaratabilen bire birde durdurulması çok çok zor bir oyuncu. Yine geçen sezondan beri takımda kalan ve her sezon basketbolunu olgunlaştıran Bojan Bogdanovic ise kendi pozisyonunu yaratma konusunda çok becerikli olmasa da can yakıcı bir şutör ve topu potaya yakın aldığında sırtı dönük hücumu da olan özel bir forvet. Geçen sene hücum zenginliği açısından yeterli olmayan bu ikiliye bir de her şeyi yapabilen özel bir oyuncu Linas Kleiza eklendi. Kleiza elbette daha hazır değil ancak iyi bir Avrupa Şampiyonası sonrası (ki turnuvada 7 kilo verdi) daha hazır bir halde sezona avantajlı başlıyor. Kleiza bileği son derece düzgün olan, hızlı hücuma koşan, arkası dönük oyunu olan savunmada bile liderlik edebilecek sağlıklı oldu mu rebound konusunda ekstra gayret gösterebilecek bir oyuncu. Takım arkadaşlarına pozisyon yaratmak konusu en ehil olduğu alanlardan olmasa da artık olgun bir oyuncu ve oyunun kendine dönmesini bekleyebilecek kadar da iyi. Şüphesiz sağlıklı bir Kleiza bu takımın tartışmasız lideri olacaktır.

Luka Zoric Obradovic tarzı hücumda perde zamanlası çok iyi olan hızlı sayılabilecek ayakları ile doğru bindirmeler ve doğru açılarda pozisyon yakalayabilen faydalı bir uzun. Korkutan yanları ise topkaybı sayısının fazlalığı ve erken faul problemine girebilmesi. Ciddi bir buy out ücreti ile gelen bir diğer isim olan Nemenja Bjelica ise takımın gizli kahramanı olmaya aday. Kendini bu sene reboundlara verdiğini gerek Avrupa şampiyonasında gerekse de Türkiye Kupası maçlarında gördük. Oyuna yön vermede ekstra işler yapmada Nemenja bir çok maçta görünmez kahraman olacaktır.

Bu sezona en dikkat çekici performansla başlayan oyuncu ise kesinlikle takdiri hakeden Fenerbahçe’nin Erdemir’den transferi Melih Mahmutoğlu. Melih yıllardır konuşulan fiziksel dezavantajını kondisyoner Erdem Günak (daha önce Furkan, Birkan ve İlkan gibi milli oyuncuları da çalıştırmıştı) ile çalışarak tamamıyla aşmış. Sahada çok güçlü duruyor. Kondisyon açısından güçlenmesi sahada daha çok kalmasını ve daha özgüvenli oynamasını da sağlıyor. Artık savunmada ezilmiyor demoralize olmuyor. Erdem Abi’yi de Melih’i de bu açılardan tebrik etmek lazım.

Obradovic gençlere de ciddi yatırım yapıyor. Şimdiye kadar 95 d.lu Kenan Sipahi ve James Metecan Birsen ile 96’lı Berk Uğurlu ve 98’li Ayberk Olmaz süre aldılar. Açıkçası 4 oyuncu da belli açılardan dikkati çeken takdiri hakeden özelliklere sahip. Daha önce yazılarımda belirttiğim fiziki hazırlık olarak ise Berk Uğurlu’yu çok beğendim. Şut stili konusunda eksikleri aşikar olsa da fizik kalitesi yaşıtlarının çok ötesinde. Melih Mahmutoğlu’nun o yaşlarda es geçip sonradan önemsediği kaliteli antremanları bu yaşta yapıyor belli. Kenan Sipahi ise oldukça hırslı fiziki eksiklerini kapatmak için ocak ayına kadar özel bir program hazırlanmış kendisine. Şimdi olmasa da ocak ayından sonra Kenan’ı EL seviyesinde iyi maçlar çıkartırken göreceğimize inanıyorum.

Kısa değerlendirmelerden sonra beklentilere bakacak olursak Fenerbahçe bu sezon 3 ana skoreri üzerine kurgulanmış bir basketbol oynayacak. Emir Preldzic ve Nemenja Bjelica top paylaşımı açısından önemli role sahipler. Oyun kurucu pozisyonunda Bo ve Kenan şutör guard pozisyonunda ise Ömer ve Melih kağıt üstünde zayıf bir rotasyon gibi duruyor. Örneğin eleştirdiğimiz Barcelona guard rotasyonunda bile Huertas – Navarro ikilisinin olduğunu Real Madrid’de Llull, Draper ve Rodrigues gibi 3 önemli oyuncunun olduğunu hatırlatmakta fayda var. Bu açıdan rotasyon epey zayıf gözüküyor diğer F4 adayı rakiplerle kıyaslama yapacak olursak. Obradovic kadroya Berk ve Kenan’ı alarak da 2-3 sene sonrasının takımını kuruyor aynı zamanda. Övgüye değer ve daha önce kimsenin cesaret edemediği hamleler. İşin içine Obradovic’in eli değince de orta-uzun vadede olan beklentileri kısa vadeye çekmesi oldukça olası.

Takımda eksiklikler ise hala var. Özellikle guard rotasyonunun yetersiz olduğundan yukarıda bahsetmiştim. Salt bir oyun kurucu kadroda yok. Avrupa’nın önemli takımlarında artık iki guardın da oyun kurmada becerisi yüksek oluyor. Örnek vermek gerekirse son EL şampiyonu Olympiacos’ta Sloukas – Spanoulis yanyana oynuyor Avrupa Şampiyonasında da İspanya Calderon – Rubio ikilisi ile maçlara başladı hep ya da Hırvatistan en etkili oyununu Draper – Ukic yanyana oynarken aldı. Bu tanıma uyan geçtim 2 taneyi bir tane bile oyun kurucu yok takımda. Bu yüzde yüz sıkıntı yaratacak bir durum. F4 hatta Obradovic ismiyle birlikte kupa beklentisi içine giren Fenerbahçe taraftarına her şeyin o kadar da kolay olmadığını söylemek zorundayım.

Takımda bir diğer önemli sorun ise  6 yabancı sıkıntısı. Şu anda kadroda 6 yabancımız var ve ligde en fazla 5 tanesi kadroya girebiliyor. Bir çoğumuzun kafasında kadro dizilişinde Vidmar 6. Yabancı olarak göze çarpsa da Oğuz Savaş’ın halen daha sakat olduğu bu dönemde çabuk faul problemi yaşamasıyla ünlü Zoric tek başına ne kadar direnebilir merak konusu. Ayrıca takımda bir defans liderinden bahsetmek de oldukça zor. Kağıt üstünde tamamen ofansif bir takım oluşurken Obradovic takımlarının efsane defansının nasıl sağlanacağı bende halen daha merak konusu.

Benim basketbol anlayışıma göre bu takımda olmazsa olmaz bir guard eksikliği var ki TOP16’ya kalamayan takımlardan kopacaklar olana kadar öyle bir transferin gerçekleşeceğine pek ihtimal vermiyorum. Gerekirse de 2 numarada sırıtmayacak Sergio Llull tarzı bir oyuncu sistemin ilacı olacak potansiyele sahip. Yerine göre 4-5 oynayabilecek bir siyahi atletik uzun ise her ne kadar yıllardır Obradovic sistemlerinde görmesek de katkısı tartışmasız her seviyede takımda göreceğimiz benç derinliği ve savunma liderliği açısından önemli bir olgudur.

Sözün özü takımda halen daha 1-5 eksikliği göze çarpıyor. Bütün bunlara rağmen Obradovic faktörü ile sezon öncesi Power Rankings’te TOP4’e koymasak bile 5.-6. Sırada kendisine yer buluyor Fenerbahçe. Özellikle genç oyunculara bu sene önem vermesi çok önemli. Zevk veren yenilmesi zor bir takım izleyeceğiz bu sene.

Özcan Yüksel

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler