Basketbolu bilerek izlemek
Basketbol atılan sayıdan, yapılan asistten, yapılan smaçtan daha ötede bir spor dalıdır.
Her şeyden önce bir takım sporudur. Amerika’da milyonlar pazarlama çılgınlığının tuzağına kapılmış ve tamamen oyuncuları takımların önüne koymuş durumda. Basın da elbette bunun en büyük destekleyicisi. Maç sonu analizleri ciddi spor analizlerinin yerine, oyuncular arasındaki tartışma, belirli bir oyuncunun bastığı smaç, attığı sayı vb. üzerine. Tüm dünyanın kötü özelliklerini üzerimizde toplarken sanırım Amerika’dan da bunu almışız ülkemize. Bildiğiniz gibi hiçbir basketbol veya futbol derbisinde spor konuşulmaz. Sadece istatistik üzerinden basketbol yorumlarsanız veya istatistik üzerinden günümüz basketbolcularını Jordan, Kidd, Karl Malone ile kıyaslamaya kalkarsanız çok hata edersiniz.
Koç var, Koç var!
NBA’de koçların etkisi her zaman tartışma konusudur. özellike belirli oyuncuların olduğu takımlarda, kulüp sahibinden, koçtan bile önce gelen oyuncular olduğunu biliyoruz.
D’Antoni her zaman saygı duyduğum, yaklaşık beşaltı kez basın toplantısına katıldığım bir koç. Çok fazla dış etkilere tamah etmeyen, oyuncular üzerinde güzel ve yerinde bir etkisi olan birisi. Yalnız bu sezon üç dört maçta ve özellikle bugün kelimelerin ağzına geldiğini, müdahele etmek için düşündüğünü fakat belirli oyuncuları istese de kenara alamadığını gördük. Bu durum bir talimatın, bir emrin uygulaması mıdır bilmiyorum, Houston’ı yakından takip eden ve maçları canlı veya banttan tamamen izleyen seyirciler ne dediğimi çok iyi biliyorlardır.
Harden rekoru kırdı, şimdi herkes mutlu
Bir önceki yazımda bahsettiğim konu. Tüm eyalet oturdu “Chamberlain’dan sonra sakallımızın ismi olsun” diye şut orucuna girdi, tüm paslar Harden’a indi. Oyun riske atılıyor, neredeyse alınan maçlar verilecek noktaya geliyor demiştim. Bugün tam olarak bu söylediğim gerçekleşti.
30 sayı barajını aşan James Harden, üçüncü çeyreğin başında 4 dakika 16 saniye boyunca pas vermeden tüm hücumları kullandı ve sayı bulamadı. Maç boyunca en fazla top kaybı yapan oyuncu da tabii ki kendisi. NBA’de oynayan bir oyuncu için takım arkadaşı olmasını istemeyeceği birinci kişi LeBron ise ikinci sıraya Harden’ı yazabiliriz. Elbette dört dakikalık bu performans sonucunda D’Antoni, Harden’ı kenara aldı ve beraberinde Houston nefes aldı ve oyuna tekrar ortak oldu.
Bu şekilde düşünen tek kişi olsam kendimden şüphe edecektim fakat T-Mac ve Kobe de aynı düşüncede olduğuna göre rahat rahat yazabilirim. Yazımı okuyan takipçilerimin özellikle üçüncü çeyreği açıp izlemelerini rica ediyorum.
Wolves topu paylaştı ve kazandı
Maçın özeti aslında, ilk iki çeyrek Harden’ın konsantrasyonu, 30 sayıya ulaşması ve üçüncü çeyrek ile birlikte maçı umursamadan tüm topları gelişigüzel kullanmasıyla maçın kaybedilmesi ama Minnesota’ya haksızlık etmemek de gerek. Yedi, tam yedi oyuncu çift hanelere ulaştı. Takım tam 31 asist yaptı toplamda, James Harden ve CP3 gibi pas ustalarınınn olduğu Rockets ise maçı 23 asist ile tamamladı. Wolves’u tebrik ederim basketbolları keyif verdi.