Normal sezonun bitimine iki hafta kala yeni formatın bize hazırladığı tablo sezon sonu geldikçe daha da çekici bir hal alıyor. Sezon uzadıkça takımların tuhaf maçlar kaybettiğine tanık oluyoruz. Aslında bu duruma yabancı değiliz. NBA normal sezon maçlarında takımların çok tuhaf maçlar kazanıp, kaybettikleri malum.
Sezon başından beri çok eleştirilen Perasovic en formda dönemini yaşıyor. Salı sabahına sekizinci sırada başlayan Efes, Çarşamba akşamı yedinci, Perşembe akşamı da altıncılığa yükseldi. Bu başarı, kenarda Perasovic’in sahada Granger’ın form tutmasıyla geldi.
Çift maç haftasına üzerine büyük baskıyla çıkan Efes, haftayı gülerek kapatıyor. Salı akşamı Zalgiris’i net bir şekilde yenmeyi başardı. Sezon genelinde çok iyi bir iş çıkaran Sarunas ve öğrencilerinin playoff umutlarını sürdürmek için Efes’i yenmeleri şarttı. İstanbul’daki maçta da Efes’i tek kelimeyle dağıtmışlardı.
Sezon başından beri Efes’in en çok eleştirilen özelliklerinden biri maça geç girmesi. Rakibin maç başında momentum yakalamasıydı. Perasovic bunun için bir önlem aldı. Kritik maçlara artık Doğuş ve Granger ile başlıyor. Kızılyıldız maçında Jovic’in, Zalgiris maçında Pangos’ın ve Fenerbahçe maçında Dixon’ın başına bela oldu. (Dixon çok skor üretse de o üretilen skor Fenerbahçe’nin isteyeceği bir oyunla gelmedi. Dixon sadece kendisi üretti. Takımı kendi seviyesine çekemedi)
Güzel bir yorum. Güzel bir Türkçe ve herkesin anlayabileceği bir basketbol sadeliğiyle yazılmış. Basketbolun ülkede her geçen gün değer kazanması,iyi oyuncuların yetişmesi bu değerli koçlarla oluyor ve olacak. Basketbolu koruyalım,onun değerini artıralım,rekabeti kırıcı değil,dostça değerlendirelim.