Oyuncu Notları #2 (U18 Avrupa Şampiyonası)

Marko Arapovic (PF&C, 2.07CM, Cedevita Zagreb, Hırvatistan, 20.07.1996)

Franjo Arapovic’in oğlu olan Marko Arapovic, geçtiğimiz günlerde Cibona’dan Cedevita’nın yolunu tutan bir diğer genç Hırvat oyuncu oldu. Malumunuz maddi kriz Cibona da devam ediyor ve Cibona da Arapovic gidince, ’97 doğumlu pivot Ante Zizic’i kadrosuna kattı.

Arapovic çok yetenekli ve a kıllı bir oyuncu. İyi bir fiziğe sahip kendi yaşı için ancak pozisyonlar arasında biraz sıkıştı gibi. 4 numara oynamak için çok yavaş, 5 numara isin de biraz zayıf A Takım seviyesi için. Konya’daki turnuvada elbette pota altında onu hemen hemen bütün takımlar durduramadı, bir şekilde ribaundlarını aldı ve skorunu da üretti. Dış şutu bence var ve çalışmayla daha da istikrarlı hale getirebilir.

Cedevita’da önümüzdeki sene Euroleague oynayacak bir takımın parçası olmak ve elbette ülkesinin en iyi antrenörlerinden Repesa ile çalışmak onun için bir artı ve önemli bir fırsat. Fakat çoğu oyuncunun aksine onun pek maddi kaygısı yok veya başarı. Bu rahatlık onu iyi veya kötü mü etkileyecek, göreceğiz.

Edin Atic (G&F, 1.97CM, OKK Spars, Bosna Hersek, 19.01.1997)

Atic, Boşnakların açık ara en potansiyelli oyuncusu. Turnuvanın da bence en önemli potansiyellerinden birisi. Geçtiğimiz senelerdeki Real Madrid ve Cedevita maceralarının (bu iki takımda da disiplin ve okula gitmemesi nedeniyle tutunamadığı söyleniyor) ardından ülkesine, OKK Spars’a geri dönen Atic, Roma’daki NIJT’de turnuvanın sayı kralı olmuştu.

Konya’da da yükselen performansını devam ettiren Atic, hücumda bence her şeyi yapabilen bir oyuncu. Uzunluğu 1’den 3’e kadar oynamak için yeterli, fiziğini de geliştirdiği takdirde bu 3 pozisyonu da rahat rahat her iki alanda oynayacaktır. Savunmada elbette çok büyük bir faktör olamadı, eforu ve isteği yüzünden elbette. Atic hakkında en büyük soru işareti, mental.

Eğer ki mental olarak değişmez, beklenen aşamayı kaydedemezse işi zor olacaktır. Ama geçerse, Euroleague seviyelerinde oyuncu olması büyük ihtimal.

Furkan Korkmaz (G&F, 1.97CM, Anadolu Efes, Türkiye, 24.07.1997)

Geçen sene U16 Avrupa Şampiyonası’nda kendini gösterdikten sonra, bu turnuvada da kendi jenerasyonun en önemli potansiyellerinden bir tanesi olduğunu kanıtladı. NBA gözlemcilerinin neredeyse tamamı turnuvadaki en iyi NBA potansiyellerinden bir tanesi olduğunu söyledi.

Furkan’ın performansından başlarken, hemen bir şeyin altını kalın çizmek istiyorum: Furkan, turnuvada en yüzdeli üçlük isabeti bulan oyuncuydu (%69.6!!!). Yani 23 denemede 16 isabet, muhteşem. Çeyrek final, yarı final ve finaldeki hele daha da iyi: 11/13 !!!

Zaten genel olarak turnuvada Furkan’ın çeyrek final ve devamında vitesi inanılmaz yükselttiğini söylemek mümkün. Hemen hemen her şekilde şutu olan Furkan, müthiş atletizmiyle de dikkat çekti. Savunmada da ben ileride büyük bir potansiyele sahip olduğunu düşünüyorum çünkü iyi bir savunmacı olmak için her şeye sahip. Efor koyduğu ve elbette güçlendiği zaman, savunmada da bir silah haline dönüşecektir Furkan.

Berk İbrahim Uğurlu (PG, 1.90CM, Fenerbahçe Ülker, Türkiye, 27.04.1996)

Turnuvada inişli-çıkışlı bir performans sergilese de, bazı maçlarda turnuvanın en iyi oyun kurucularından birisi olduğunu belli etti. A Takım seviyesinde belli süreler aldıktan sonra bu tarz altyapı turnuvalarını oynamak zordur. Bunu Sabonis de zaman zaman turnuvada yaşadı. Hem oyuncu kendisinden çok şey bekliyor, hem de insanlar.

Berk, fiziksel açıdan geçmişe kıyaslarsak çok gelişme kaydetti. Artık vücudunu araya koyarak, rakibini rahat bir şekilde geçebiliyor. A Takım oynamanın vermiş olduğu güven ve tecrübeyle, hemen hemen her seferinde potaya gitti. Ben bu turnuvada ondan beklenen 3 sayı yüzdesini geçti (%41, 9 maçta 17 deneme) ama aklımda çok kaçırdığı, ona göre basit turnikeler var. 2 sayı yüzdesi, 3 sayı yüzdesinden düşüktü: %39.1. Potaya giderken çabukluğu, patlayıcılığı çok iyi fakat bitirişleri daha iyi yapmalı, daha yumuşak bir şekilde bırakmalı yani topu potaya.

Asistlerde turnuvanın 4. Sırasındaydı ve daha da önemlisi 4.6 asist yaparken, maç başına sadece .9 top kaybetti. Müthiş bir istatistik.

Yeniler: Aleksa Ilic & Isaia Cordinier

Biri 1-2 numara pozisyonlarını oynayan (Cordinier); diğeri ise 3-4 numara pozisyonlarını oynayan (Ilic), turnuvada tanıdığımız 2 önemli potansiyeldi. Şu ana kadar pek isimleri bilinmeyen bu 2 oyuncu, atletik özellikleriyle ön plana çıktı.

Karadağ takımının önemli silahı Ilic, özellikle de turnuvada hücum kısmında yaptığı smaçlarla; savunmada ise yaptığı bloklarla turnuvanın en iyi hareketlerini oluşturdu desek yeridir. Her maçta bir dikkat çeken smacı veya bloğu oldu. Turnuvanın açık ara en atletik forvetiydi. Fakat bunun dışında elit seviye için bir özelliği yok. Fiziksel açıdan uzun, ince bir yapısı var ve A Takım seviyesi için güçlenmesi gerek. Keza şutunu ve top hakimiyetini de geliştirmesi gerekiyor.

Cordinier’i ise daha çok 2 ve 1 numara gibi düşünebiliriz. Klasman maçları oynayan Fransa’da benim dikkatimi çeken tek oyuncuydu. Pozisyonu için iyi bir uzunluğa sahip ve özellikle de uzun kollarını savunmada iyi kullanıyor (top çalma-blok). Onun da sahip olduğu atletizm muhteşem. Şut tehdidi var fakat daha istikrarlı olabilir.  Önümüzdeki sene Fransa 2. liginde Evreux’da oynayacak. Takibe devam etmek gerekiyor, upside’ı olan bir oyuncu.

Halil Can Pelister – twitter.com/HCanPelister