Onuralp Bitim, Chicago Bulls’un deplasman turnesi sırasında özel bir röportaj verdi.
NBA‘deki milli oyuncularımızdan Onuralp Bitim, Chicago Bulls’un dört maçlık deplasman turnesinde The Athletic mikrofonlarının başına geçti. Darnell Mayberry’ye konuşan Onuralp, hayran olduğu oyuncudan Avrupa’da bir genç oyuncu olmaya ve Bulls’taki günlerine kadar birçok konu hakkında konuştu.
24 yaşındaki oyuncu, büyürken kimi örnek aldığı konusundaki cevaba şöyle yanıt verdi:
“Her zaman bir MJ ve Kobe hayranıydım ancak oyun bakımından Manu Ginobili’nin videolarını çok izledim. En sevdiğim oyunculardan biri ve ondan çok şey öğrendim. Onun basketbol IQ’sü, pasları, şutları, topu sürmesini örnek alıyorum. Küçükken çok fazla hayran olduğum oyuncu vardı ama en sevdiğim oyuncular muhtemelen saydıklarım.”
Onuralp, Avrupa’daki gençlik dönemleri ve profesyonelliğe geçiş süreciyle ilgili de şöyle konuştu:
“16 yaşından itibaren A takım ile antrenman yapmaya başladım ancak resmi olarak 17 yaşında profesyonel oldum. Avrupa’da genç oyuncu olmak daha zor çünkü Avrupalı koçlar genelde yaşlı ve tecrübeli oyuncuları tercih ediyor. Avrupa’daki genç ve yetenekli oyuncuların çoğunun bu sorunu yaşadığını düşünüyorum. Çoğu kişi kendini göstermek için başka takımlara gitmek zorunda kalıyor.
Avrupa’da profesyonel olarak oynamanın NBA’e uyum sağlama konusunda nasıl katkısı olduğu hakkında da konuşan Onuralp Bitim, görüşlerini şöyle dile getirdi:
“Avrupa’da oynamam buraya adapte olmam konusunda kesinlikle yardımcı oldu, oynanan oyun şekli, tempo ve stratejiler farklı ama basketbol basketboldur.”
Milli yıldızımız, oyununu tanımlarken hem iyi bir skorer olduğunu hem de iyi bir pick and roll oyuncusu olduğunu söyleyip savunma, şut ya da ribaund fark etmeksizin kendisinden ne beklenirse onu yapacağını ekledi ve ilk maçının ardından aldığı övgülere dair şunları söyledi:
“Bu çılgınca, daha önce hiç bu kadar mesaj görmemiştim, böylesine hayranlara ve aileye sahip olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. O günü asla unutamayacağım, mesele o gün kaç sayı attığım değil. En önemli şey maçtan sonra takım arkadaşlarımın bana gösterdiği destekti.”