- Zeljko Obradovic fark ne olursa olsun bir dakika bile kenara oturmadı. Taraftar dakikalarca “Obradovic” diye bağırdı ancak maç bitmeden, dönüp karşılık vermedi. “Obradovic” tezahüratlarını maç sona ererken tekrar Fenerbahçe taraftarı yaptı, bu sefer ise ayakta duran takımını işaret etti.
- Ve elbette bazı koçlar bu ligde tokalaşmazken bile, maçın sonunda Oktay Mahmuti ile Zeljko Obradovic‘in sarılması.
- Uzun bir sakatlık dönemi geçiren kaptan Ömer Onan‘ın son 2.10 dk kala oyuna girmesi.
- Obradovic’in takımında Emir Preldzic‘i izlemek sizce de şu ana kadar büyük bir keyif değil mi? (28.45 dk, 6/11 saha içi isabeti, 14 sayı, 2 ribaund, 7 asist, 2 top çalma, 2 top kaybı, 2 faul)
- Anadolu Efes‘te ’95 doğumlu Cedi Osman‘ın hem performansı, hem de performansı dışında fark yanılmıyorsam çift haneleri bulmuşken, oyuna girdiğinde takım arkadaşlarını motive etmesi. Elbette altta Doğuş’un beklediği şey değil tam olarak ama ileride Doğuş’un o dediğini yapabilecek bir oyuncu olma yolunda ilerliyor Cedi… Bence mağlubiyete rağmen gayet de verimli oynadı: 19.40 dk, 2/4 saha içi isabeti, 4 sayı, 3 ribaund, 2 asist, 1 top çalma, 2 faul.
- Nemanja Bjelica hem hücumda, hem de savunmada oldukça iyiydi: 30.57 dk, 4/8 saha içi isabeti, 10 sayı, 11 ribaund, 4 asist, 3 top çalma, 1 top kaybı, 3 blok, 3 faul.
- Euroleague’de iyi oynayan Scotty Hopson‘ı küstürmemek için Stanko Barac‘ın tribüne çekilmesi.
- İzzet Türkyılmaz (’90): 2.10 dk, 2 top kaybı, 1 faul & Metecan Birsen (’95): 10.38 dk, 2/2 saha içi isabeti, 5 sayı, 2 ribaund.
- Deniz Kılıçlı (’90): – & Emircan Koşut (’95): 8.47 dk, 1/3 saha içi isabeti, 2 sayı, 1 ribaund, 1 blok, 1 faul.
- Yukarıda 4 isim var. Arada 5 yaş fark var. Hem koç Mahmuti, hem de Obradovic “süreyi hak eden alır” dedi net bir şekilde. İkisine de saygılar.
- ’90 doğumlu iki oyuncuya gelince; bir ara oturup düşünsünler bence.
- ’95 doğumlu iki oyuncuya gelince; bazı örneklerden ders çıkarmalı ve sürekli çalışmaları gerekiyor. Türkiye’nin kaybedilecek bir nesle daha tahammülü yok. – Mehmet Kart
- Deniz Kılıçlı ile ilgili de Doğuş Özkan, Milano maçının ardından çok güzel bir şey söylemişti:
Kerem Gönlüm sakatken ve kendini gösterme şansını elde etmişken, onun yerine 2 aylık kontratla gelen adama güveniliyorsa ve o adam ilk maçında ilk 5 çıkarken, Deniz süre alamıyorsa, Deniz’in oturup ben neyi yanlış yapıyorum diye düşünmesi lazım.
- Emircan Koşut‘un Kenan Sipahi‘ye yaptığı blok. Cedi Osman‘la Metecan Birsen‘in maç içerisinde sürekli eşleşmesi… Bir an kendimi altyapı Türkiye Şampiyonası’nda gibi hissetmedim değil, veya Genç Erkek Milli Takım antrenmanı.
- Benim dikkatimi çeken en önemli şey, hem Galatasaray maçında, hem bu maçta açılan farka hiçbir oyuncunun reaksiyon göstermemesiydi. Birinin çıkıp, “n’oluyo?” deyip bir şeyler yaratmaya çalışması lazımdı. Zorlama şutlar atar, bütün topları kullanmaya çalışır; belki zarar da verir takıma ama yenilgiye karşı tepki gösterir en azından. Takımda hiç öyle biri yoktu. Herkes iki maçta da çok rahat farklı mağlubiyeti kabullendi. – Doğuş Özkan
- Gordon-Planinic sorumluluk paylaşımı hala oturmamış. Efes bir yerlere gelmek istiyorsa, Planinic’e çok ihtiyaç var. Planinic de sorumluluk verilmeyince çok etkisiz bir oyuncuya dönüşüyor… – Mehmet Kart