Yazı: Chris Herring, FiveThirtyEight
Çeviri: Ahmet Özerdem, TrendBasket
Geçtiğimiz Ekim ayında, Warriors forması giyen Draymond Green’e, Warriors’a Batı Konferansı’nda rakip olmayı planlayan Houston Rockets hakkında bazı sorular yöneltilmişti. Açıkçası, Green lafını pek de esirgemedi.
“Hücumda verimlilik konusunda bizi zorlamak istiyorlar. Bence bunda sorun yok fakat biz aynı zamanda savunma da yapacağız. Evet, hücumda oldukça etkiliyiz fakat unutmamak gerekir ki savunmada da bir o kadar iyiyiz.”
Geçen sene en iyi savunma oyuncusu ödülüne layık görülen Green, açık bir şekilde Houston Rockets’ın savunma konusunda yetersiz kaldığını ima ediyordu.
Green aynı zamanda Rockets koçu Mike D’Antoni’nin “İki takım da birbirini durduramayacak.” sözüne göndermede bulundu.
“Koçun yaptığı yoruma bakınca, savunmayı ne kadar ciddiye alıyorlar bilemiyorum.”
Nitekim, bu sezonu değerlendirmek gerekirse, tartışmaya kapalı bir şekilde, Houston Rockets’ın savunmasının elit olarak nitelendirilebilecek bir seviyeye yükseldiğini ve nihayet Golden State Warriors’a dişli bir rakip olacak kadar hücum-savunma dengesinin kurulduğunu iddia edebiliriz.
Özellikle yıldız oyuncu Chris Paul’un takıma katılmasıyla ve üç sayılık atışlarda takımın başını alıp gitmesiyle hücumda pek de eşi benzeri görülmeyen bir ilerleme katedildi. Bu sebeple, ne yazık ki, savunmadaki olağanüstü değişim, hücumun gölgesinde kaldı.
Houston Rockets savunması, 100 pozisyonda potasında ortalama 100.9 sayı gördü. Bu da ligde en iyi beşinci takım oldukları anlamına geliyor. Savunmadaki verimlilik günden güne değişse de Warriors’dan ufak bir farkla daha iyi. Geçen sezon Rockets, 100 pozisyonda potasında 106.4 sayı görüyordu ve ligde 18. sıradaydı.
Geride bıraktığımız birkaç sezonda tanık olduğumuz içler acısı savunma istatistiklerinin ardından nasıl oldu da böyle bir sıçrayış gerçekleştirildi diye soracak olursanız birkaç değişime değinmekte fayda var.
Mükemmelliğe adım adım: Rockets artık savunmada da baskın bir takım! | ÇEVİRİ