Sizlerin de bildiği üzere KK Dynamic Belgrade kulübüne transferimle ilgili süreç birkaç gün önce sonuçlandı. FIBA yetiştirme bedelinin ödenmesi halinde basketbol hayatıma Sırbistan’da devam edebileceğim yönünde karar verdi.
Her şeyden önce bu kararın beni çok mutlu ettiğini ve bireysel gelişimim için yeni bir maceraya başlamış olmaktan dolayı heyecanlı olduğumu ifade etmeliyim. 19 yaşındaki bir basketbolcu olarak anlatmak istediğim, sizlerin de bilmesinin iyi olacağını düşündüğüm bazı hususlar var.
Daha evvel ABD’deki birçok üniversiteden teklif almıştım ve NCAA’e gitme seçeneğim olduğu için Darüşşafaka kulübüyle herhangi bir sözleşme imzalamamıştım. Sezon sonunda önümde üç seçenek vardı:
1- Türkiye’de kalıp Darrüşşafaka’da oynamak.
2- ABD’ye gidip NCAA’de yer almak.
3- Avrupa’da oynamak.
Kariyerimi basketbol öncelikli planlamak istediğim için daha önce yoğun şekilde gündemimde olan ABD ve NCAA opsiyonunu eledim. Uzun araştırma ve düşünme sürecinden sonra Sırbistan’a gitme kararı aldım.
Bu düşüncemi ailem kulüple yapılan birkaç görüşmede dile getirdi ancak seçimim kulüp yöneticileri tarafından kabul görmedi. Mutlaka bir yetiştirme bedeli ödeyerek gitmemin mümkün olabileceğini, aksi takdirde izin vermeyeceklerini söylediler. Yani daha ben Sırbistan’a gitmeden önce ayrılacağımı biliyorlardı. Hatta gitmeden birkaç gün önce Koç Selçuk Ernak’la da telefon görüşmesi yaparak bana verdiği emeklerden ötürü kendisine teşekkürlerimi sundum. Bu vesileyle de üzerimde emeği olan tüm Darüşşafaka ailesi üyelerine bir kez daha teşekkür etmek isterim.
Yukarıda da belirttiğim gibi olayın FIBA’ya taşınması en başından beri Darüşşafaka kulübü yöneticilerinin tercihiydi. İzin belgem kulüp tarafından verilmiş olsaydı belki bir iki sene sonra tekrar Türkiye’ye dönüp daha hazır şekilde Darüşşafaka’da yer alabilirdim ama herhalde kulüp bunu seçenek olarak görmedi ki yetiştirme bedelini alarak ilişkimin kesilmesini tercih ettiler.
Anlaşılmasını istediğim önemli bir gerçek var. Para asla öncelikli tercihim olmadı. Bu süreçte ne Darüşşafaka kulübüne ne kadar kazanacağımı sordum ne de onlardan bir geri bildirim aldım. 19 yaşında bir basketbolcu olarak da ne hile hurda bilirim ne de hülle.
İstanbul’da ailemle yaşayıp Darüşşafaka kadrosunda yer alarak daha fazla para kazanmayı tercih etmedim. Bunun yerine Sırbistan’da, ailemden uzak, tek başıma yaşayıp daha az para kazanacağım ama daha çok basketbol oynayacağım bir hayatı seçtim. Zor bir mücadelenin içine girip farklı olanı yapmaya çalıştım, öncü olmak istedim. Amacım daha fazla para kazanmak ve bu parayı kazanırken bireysel gelişimimi ikinci plana atmak olsaydı kolayı tercih ederdim.
Bu yolda nelere öncü olmak istediğimin anlaşılması için KK Dynamic Belgrade’a gitme nedenlerimi biraz daha detaylandırmak istiyorum. Tek başıma yaşayacağım bir ülkede yabancı oyuncu statüsünde, benim gibi birçok genç oyuncunun yer alacağı bir takımdayım. Rekabet ortamı yüksek ve bu takımda ana oyun kurucu rolünü üstlenip 25-30 dakika parkede kalacağım. Açıkçası bu fikir beni çok heyecanlandırdı. Burada geçireceğim günleri EuroLeague seviyesinde ana oyun kurucu olma hedefimin en önemli adımları olarak görüyorum. Rotasyonda sadece kısıtlı süre ve role sahip bir oyuncu olmak değil, gerçek bir EuroLeague oyuncusu olmayı amaçlıyorum.
Basketbolumdaki bireysel gelişim sürecinin yanı sıra bu tercihimin altında yatan nedenlerden biri de birey olarak olgunlaşmak ve hayatı gerçekten deneyimlemek için meydan okuma isteğiydi. Takdir edersiniz ki iyi sporcu olmanın temel unsurlarından biri de spor yaşamı dışında da olgun bir birey haline gelmek ve bunu spor yaşantınıza fark edilir seviyede yansıtmaktan geçmektedir. Sırbistan’da edineceğim tecrübelerin hem basketbolumu hem de bireysel gelişim sürecimi çok daha ileri götüreceğini düşünüyorum.
KK Dynamic Belgrade harika bir kulüp. Bana olan yaklaşımları, oluşturdukları kadro, basketbolcu gelişimine verdikleri önem ve basketbola bakış açıları, bir basketbol takımından beklediğim her şeyi karşılar nitelikte. Avrupa ve NBA basketboluna yetiştirdiği birçok oyuncuyla önemli katkı yapan Koç Miro Alilovic’le çalışacak olmak da aldığım bu kararın önemli nedenlerinden biriydi. Şunu da eklemem gerekir ki Adriyatik Birinci Liginde oynayan bir takıma da transfer olabilir, tıpkı Darüşşafaka’da olacağı gibi orada da 10-15 dakika süre alacak rol oyuncusu olmayı tercih edebilirdim. Fakat bunu yapsaydım aldığım kararla çelişmiş olacaktım. En başından bu yana daha çok basketbol oynamak ve ana oyun kurucu rolünü üstlenmek hedefi doğrultusunda hareket ettiğim için bu tercihin hiç gündemimde yer almadığını söylemeliyim.
KK Dynamic Belgrade kulübü ayrıca Sırbistan Basketbol Liginde yer alıyor. Bugün EuroLeague’in önemli guard’ları arasında yer alan Vasilije Micic ve Stefan Jovic gibi oyuncular kariyerlerinin erken döneminde Sırbistan Basketbol Liginde forma giydi. Burada önemli süre ve rollerle parkede kalan bu oyuncular bireysel gelişimlerini sürdürüp kendilerini bir sonraki aşama için hazır hale getirdi. Ben de gerçekten EuroLeague oyuncusu olmak için bu yoldan gitmek istiyorum.
Hayatımda önemli değişikliklere neden olan yepyeni bir maceraya atıldığım için çok mutluyum. Önümdeki olası risk ve zorlukların da farkındayım. Ancak gelecekteki hayallerim için bugün daha gerçekçi hareket etmem gerektiğini düşündüm. Bugünlerde basketbol oynayarak oyunumdaki gelişimimi sürdürmenin, bir birey olarak da önemli yaşam tecrübeleri edinecek olmanın heyecanını yaşıyorum.
Süreç boyunca yaşanan her şeye rağmen Darüşşafaka’yı evim olarak görüyorum. Bugüne kadar üstümde emeği olan, altyapıda benimle çalışan tüm antrenörlerime çok teşekkür ederim. Basketbol kariyerime başladığım günden bu yana olduğu gibi, bundan sonra da Türk basketboluna katkıda bulunmak için çalışmaya devam edeceğim. Umarım aldığım bu karar gerçekten basketbol oynamak isteyen benden sonraki tüm genç oyuncular için öncü bir hareket olur.
Sevgi ve saygılarımla…
Mert AKAY