Madalyalara ambargo koyduk! | Son üç senede şimdiden 8’de 7! #FIBAU17

U17 Milliler, İspanya’yı geçerek Zaragoza’da düzenlenen U17 Dünya Şampiyonası’nda adını finale yazdırmayı başardı. Finaldeki rakibimiz ise gruplarda da kozlarımızı paylaştığımız Amerika Birleşik Devletleri. Maç, Pazar günü oynanacak ve kalplerimiz onlarla olacak.
Pazar günü oynayacağımız Amerika Birleşik Devletleri maçı ile birlikte altın madalya için savaşacağız. Fakat karşılaşmayı yensek de yenilsek de en azından turnuvayı madalya ile kapatacağız. Bu söylediğim ”aa finale geldik bu bize yeter, kazanmasak da olur” anlamına gelmiyor. Sadece madalyamızın garanti olduğundan bahsetmeye çalışıyorum. Son yıllarda da altın jenerasyonlara sahip olduğumuz herkesin malumu. Avrupa Şampiyonaları’nda madalyalar zincirine 2012 yılıyla birlikte başlamıştık. 1996 jenerasyonu, U16 Avrupa Şampiyonası’nı finalinde Fransa’yı yenmişti ve altyapılar kategorisinde ilk şampiyonluğumuzu yaşamıştı. Bir sene sonra da 1995-1996 jenerasyonuyla Letonya’da Gençler Avrupa şampiyonu olduk. 2015 yılıyla birlikte ise madalyalar tavan yaptı.

CmTl3IcXYAANc-s (1)
İlk olarak Girit’te düzenlenen U20 Avrupa Şampiyonası‘nda boy gösteren Milliler, Erhan Toker ve Cedi Osman liderliğinde şampiyonluğa uzanmıştı. Hemen ardından Konya’da düzenlenen U18 Avrupa Şampiyonası’nda da finalde Sırpları geçtik ve kürsünün en üst basamağındaki yerimizi aldık. Tek karavanıyı ise U16 kategorisinde yaşamıştık. O turnuvayı da dördüncü sırada tamamladık ve madalyayı kıl payı kaçırmıştık. 2015 yılında ise turnuvalara ambargo koyduk resmen. U20 ve U16 Avrupa Şampiyonaları‘nda bronz madalya kazanırken; aynı zamanda U19 Dünya Şampiyonası‘nda da turnuvayı üçüncü sırada tamamladık. U18 Milli takımı ile birlikte ise Yunanistan’da şampiyonluğa çok yaklaşmıştık ama son beş dakikada altın madalya elimizden kayıp gitmişti. Bu seneye de madalya ile başladık. U17 Dünya Şampiyonası‘nda finale yükselen Milliler, pazar günü ABD ile kozlarını paylaşacak. Umarım madalyanın rengi altın olur.
Yazıyı özetleyecek olursak; 2014 yılından itibaren katıldığımız altyapı organizasyonlarında madalyalara el koyduk adeta. U17 Dünya Şampiyonası ile birlikte katıldığımız son sekiz şampiyonada yedi madalya kazandık. 2012 yılından itibaren bakarsak da bu on dördüncü turnuvamız ve dokuzuncu kez kürsüdeki yerimizi alacağız. Ayrıca bu yaz oynanacak olan daha üç Avrupa Şampiyonası var. Buna başarı denmez de ne denir söyler misiniz acaba? Emeği geçen herkesin eline sağlık. Umarım ileri ki yıllarda da bu çocuklar, A takım seviyesinde bu madalyaları ülkemize getirir.

6 YORUMLAR

  1. Herşey çok iyi de o bahsettiğiniz son cümle ne yazıkki olmuyor. Her yazdığım yazıda bu konuya değiniyorum ama gerçekten çok canımı sıkıyo lig Türk ligi olmaktan çıktı. Kaliteli kalitesiz affedersiniz deli gibi yabancı oyuncu transferi yapılıyor. Ne olur bu sene beni haksız çıkarın da şu çocuklara en azından 95 96 lılara güvenin. Yok vallahi yok Avrupa da 3 4 sene üst üste altyapıya damga vuran bir ülke daha yok. Emekleri zayi olmasın bu çocukların…

  2. Alttan oyuncu geliyor , gelmeyede devam edecek. Ama asıl soru şu , musluk akıyor , oyuncular geliyor ama bir yerde tıkanıyorlar. Federasyon bunun için nedenini araştırmıyor , bir hamle yapmıyor , neden iyi yada kötü başarılı yada başarısız olacak projeler geliştirmiyor ? Neden altyapı kategorilerinde , kürsünün abonesi olan gençlerimiz üst yapıya geçişte sorunlar yaşıyor ? Bugün altyapılarda belkide Avrupa’da son 10 yılın en iyi 3 takımından biriyiz , ancak bugün katbekat ileride olduğumuz İspanya , yokları oynayan Yunanistan eminim , o altyapılarındaki vasat-düz oyuncularından birçok Eurolig-Eurocup hatta Nba seviyesi oyuncu geliştirecek süreç içerisinde. Yani anlayacağınız zaman içerisinde onlar bakırı cilalayıp gümüş-altına çevirirken , biz süreç içerisinde gümüş-altınlarımızı bakıra çeviriyoruz.

  3. Gelinen noktada durumun (genç oyuncuların A takımlarda süre alamaması) bu kadar kötü olmasının sistemsizlikten çok kasıtlı olduğunu düşünmeye başladım. Bu durum, TÜBİTAK’ın yüzüne bakmadığı çocukların başka ödüller almasına benziyor biraz. Bunların hepsi tesadüf olamaz.

  4. Bunlarįn hepsi tesadüf olamaz demiştik değil mi? Buyrun size Milliyet’ten duayen gazeteci Melih Aşık’ın yazdıkları;

    “İspanya’da yapılan U 17 yani 17 yaş altı dünya basketbol şampiyonasında Milli Takımımız İspanya’yı kendi seyircisi önünde yenerek finale kaldı. İspanyol seyircisinin müthiş desteğine rağmen maçı takımımız berabere bitirdi. Uzatma devresinde İsyanya’yı devirdik.
    Koç Fatih Elbaş yönetiminde bütün takım olağanüstü bir direnç ortaya koydu.
    Gençler bu akşam ABD ile finali oynayacak. Kazanmaları çok zor. Ama buraya kadar gelmeleri zaten olağünüstü bir başarı.
    İlginç olan… Gazetelerde bu maçlarla ilgili haberlere hiç yer verilmemesi.
    Daha da ilginç olan Türkiye Basketbol Federasyonu’nun duyarsızlığı…
    TBF internet sitesinde önceki gün İspanya maçı öncesi ne maç saati belirtiliyordu, ne naklen yayın kanalı…
    Çocuklar bu yoğun ilgisizliğe rağmen finale kadar geldiler…
    Hepsine binlerce teşekkür…”

  5. TRT yine futbolda kariyer yapamamış, göbekli futbolcu eskilerinin bilmem kaçıncı seviye plaj futbolu organizasyonunun grup maçlarını yine canlı spor diye naklen yayınlar… Gruptan bile çıkamıyoruz… Aman kaçırmayın! Müthiş komik oluyor….

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Haberler