Not: Başlıktaki ifadeyi şimdi bulamadığım bir yerde okumuştum, küçük bir kelime oyunu var. İngilizce bilmeyenler için “Kevin Love Mevzusu” diye çevirebiliriz. VB
—
Aslında başlarken niyetim takımların bu yaz yaptıkları hamleleri bir kaç yazıdan oluşacak bir seri ile ufak ufak yorumlamaktı. Derken gözüm Kevin Love dedikodularına takıldı. Ve bir anda fikir değiştirdim, Kevin Love başta olmak üzere sezon başlamadan veya sezon içinde adresi değişebilecek kayda değer isimleri mercek altına almaya karar verdim. (Yaz hamlelerini de kendimce yorumlarım bilâhare..)
Love’ın şu anda NBA’in en önemli süperyıldızlarından birisi olduğuna şüphe yok. Genellikle bu tür oyuncuların takas haberleri basında ve nette daha çok Fotomaç haberciliği şeklinde yer alır. Böyle oyuncuların takası takımlarının en son isteyeceği şeylerden biri olmakla beraber, olur da gündeme gelirse (genellikle oyuncunun şiddetli memnuniyetsizliği ve bitmeye yakın sözleşmesi sebeptir) alanı da vereni de memnun edecek paketler bulmak çok daha zor olur. Yakın tarihte Melo’drama ve Dwight Howard’ın neredeyse iki sezona yayılan “gidiyorum, kalıyorum, takas istiyorum” temalı gündem meşguliyetinde bu tür süreçleri bol çekirdek (kimine göre çiğdem) eşliğinde uzun uzun izledik.
Bu yaz sezonunda da -LeBron ve Melo çabuk karar verince- gündemin sıradaki favori konusu “Kevin Love Affair” oluyor/olacak şimdiye kadar görüldüğü üzere.
Konuyu en az üç farklı taraf açısından incelemek isterim. Öncelikle Kevin Love’ın takımında neden kalmak istemediği ile başlayalım: Konu sadece başarı, başarısızlık, yüzük hevesi falan değil. Kevin Love’ın Minnesota’da birkaç sezondur süregelen bir memnuniyetsizliği olduğu biliniyor. Ara sıra basına yansıyan demeçlerinde bunun işaretlerini verdiği de olmuştu. Özellikle son iki yıldır da Love’ın sözleşmesini opsiyonla sonlandırabileceği 2015 senesinde takımdan ayrılacağı ve yine özellikle Lakers’a gitmek istediğine dair bir beklenti de almış başını gitmiş durumda. [i]
Love’ın bu memnuniyetsizliğinde kısmen kadronun yetersizliğinin de payı vardır (ki bence yetersiz olmaktan daha fazla şanssız bir kadroydu, sürekli sakatlıklar vs..) belki. Ancak basında çok üzerinde durulmayıp bence daha önemli olan temel sebep ise Love’ın yönetimle olan sorunları. Özellikle Minnesota yönetiminin 2011 yılında Love’a “Designated Player” sözleşmesi vermeyip dört sezonluk normal bir extension imzalamayı tercih etmesi de taraflar arasındaki sıkıntının belki de başlangıç belki de zirve noktasıydı. Sonuçta Kevin Love o zaman sözleşmesinin son yılına oyuncu opsiyonu koymak konusunda ısrar etti ve onu gelecek yaz serbest bırakabilecek olan bu opsiyonun varoluş sebebi de buydu.
Aslında Kevin Love’ın zamanında aralarının kötü olduğu dedikoduları çokça çıkan GM David Kahn zaman içinde görevinden ayrıldı ama kalpler kırılmıştı bir kere ve kaldı ki takımın sahibi Glen Taylor ile Love’ın arasının da pek güllük gülistanlık olmadığı da söyleniyor..
Buradan Minnesota’ya gelirsek, çok uzun süredir başarıya hasretler. NBA’da son 10 yılın en başarısız takımı izlenimi vermese de aslında 2004’ten beridir playoffa kalamıyorlar ve bu bağlamda ligde en uzun süredir playoffa kalamayan takım konumundalar. Son yıllarda Kevin Love ve Ricky Rubio merkezli takıma büyük yatırım yaptılar. Ne yazık ki yatırımın dönüşü umdukları gibi olmadı.
Bugün gelinen noktada, Wolves, Love’ın gelecek sezon opsiyonunu kullanıp takımdan ayrılacağının da farkında ve bu yüzden onu iyi bir karşılıkla takas etmek istiyorlar. Tabi yine de Love’ın hem sözleşmesinin kalan süresinin 1+1 şeklinde olması hem de zaten takımından ayrılmak istediğinin bilinmesi Minnesota’nın pazarlık gücünü kısıtlıyor.
Minnesota’nın işte bu tür bir takastan öncelikli beklentisi kendilerini rebuilding yoluna sokacak bugünü etkisiz ancak geleceği parlak genç yetenekler veya draft hakları değil. Love’ın karşılığında öncelikle onları yarışın içinde tutacak parçalar almak istiyorlar. Zira ellerinde Rubio ve Pekoviç gibi pozisyonlarının iyi oyuncuları ve iyi kötü bir benchleri ve rol oyuncuları varken rebuilding zaten istememeleri bir yana ayrıca mantıksız bir seçenek olarak duruyor.
Minnesota’nın Love takasında arayacağı ikinci şey, Kevin Martin’in istenmeyen kontratını da araya sıkıştırmak olabilir. Ancak bu tür bir takas cap hesabı açısından işin finansal yönü ve karşılığında alınacak oyuncular/kontratlar düşünülünce oluşturması çok daha zor bir senaryo hâline geliyor.
Son olarak Minnesota aslında öncelikli olarak bu sezon doğrudan katkı veremeyecek genç/çaylak oyuncu almaya pek hevesli değil ancak iş Andrew Wiggins gibi bir isme dönüşürse iş çok değişir tabi. Bunu da bilmeli.
Peki Kevin Love’ın talipleri kimler?
Şöyle ya da böyle adı geçen takımlar Cavs, Warriors, Celtics ve taze taze Bulls[ii]!
LeBron geri dönünce, Cleveland’ın yakın gelecekle ilgili stratejisi ve hedefleri değişmek zorunda kaldı. Cavs şu anda kısa sürede başarıya en çabuk giden yolun arayışında. Üstelik LeBron’un 1+1 yılık kontratı da yönetimin üzerinde Demokles kılıcı gibi sallanmakta. Kimbilir belki de LeBron’a eğer takıma geri dönerse genç yetenekleri süperyıldız karşılığında takas etme sözü de vermiş olabilirler.
Konuşulan, Kevin Love’a karşılık Wiggins + Bennett + 1. tur draft hakkı veya hakları verilebileceği. Bunları Cavs mi sunuyor, Wolves mu istiyor, Cavs vermiyor mu, Wolves yetersiz mi buluyor çok belli değil. Her tarafta başka kaynaklardan başka iddialar aktarılıyor..[iii]
Cavs ise her şeyden önce geçen sezon Deng takasında yaptığı hatayı tekrarlamak istemiyor. Love’ın 1 sezon oynayıp sonra çekip gidebilme ihtimaline varken bu tür bir takasa yanaşacaklarını kesinlikle düşünüyorum. Öte yandan Love +1’lik opsiyonu kullanıp iki sezon Cleveland’da oynamayı taahhüt edebilir ki, takası gerçekleşirse bunu yapacağına dair haberler de var. Ancak bu durumda bile iki sezonda LeBron – Love ve Irving üzerine kurulu ancak benchi zayıf, savunma performansı şüpheli bir takımla geleceği daha da şüpheli şampiyonluklar için özellikle Wiggins’ten vazgeçmek Cavs’e zor geliyor.
Bana göre şu anki durumda Love için sadece Wiggins’i (+filler) vermek anlaşılır bişey olurdu ancak üzerine Bennett’i eklediğinizde işin rengi değişiyor. Tamam, Bennett felâket bir çaylak sezonu geçirmiş olabilir, ve hiçbir zaman birinci sıra seçimi’nden beklenen performansa da ulaşamayacak olabilir. Ancak potansiyeli yine de oldukça yüksek ve bu sezondan itibaren fiziksel olarak çok daha iyi bir durumda olup, takımı için önemli bir kazanç olacaktır.
Ben aslında Cleveland’ın neden Kevin Love konusunda çok ısrarcı olduğunu da anlamıyorum. Şu anda öyle bir piyasanın oluşmuş olması fırsatını kullanmak istiyor olabilirler ancak aslında Cavs’in ihtiyacı olan bir oyuncu tipi de değil kendisi. Pozisyonunda hem hiç de fena olmayan Tristan Thompson var, hem de beklentilerin olduğu, yaz liginde de iyi görünen Anthony Bennett. Love’ı beş oynatmak gibi bir fantezi var ise çok anlamsız ve savunmada facia bir deney olur.
Ben açıkça Cavs yönetiminin yerine olsam Indiana’nın da takas etmek istediği dedikoduları çıkan Roy Hibbert’a yönelirdim. Waiters + Varejao + Utah takasından gelen garanti olmayan kontrat[iv] ve bir adet birinci tur draft hakkına karşılık Roy Hibbert ve Chris Copeland takası her iki takıma da cazip gelebilir.
Roy Hibbert olmayadabilir ancak Cavs eğer iyi bir oyuncu için Wiggins’i vermeye razıysa Kevin Love’dan başka oyuncular da bulabilir pekâlâ.. Veya Wiggins’i elde tutarak Waiters, Bennett gibi isimler üzerinden ihityaca yönelik başka ideal parçalar da bulabilir. Ancak yazının konusu bu değil, dağıtmayayım.
Love’ın bir diğer ciddi talibi ise Warriors olarak görünüyor. Ancak onları da anlamak güç, zira Stephen Curry’nin dokunulmaz olduğunu varsayarsak Wolves’ın ilgisini kısıtlı olarak çekebilecek tek oyuncuları Klay Thompson ancak onu da vermeye yanaşmıyorlar. Oysa Kevin Love + Kevin Martin’e karşılık Klay + Harrison Barnes + David Lee + Draft hakkı içeren bir pakette hem Minnesota playoff kovalayabileceği bir kadro yapısına sahip olur hem de Warriors seviyesini yükseltir gibime geliyor..
Boston da uzun süredir Love’ı istiyor ancak onların parçaları yukarıda anlattığım gibi daha çok rebuilding yapan takımlara hitap eden türden olduğu için Minnesota’yı cezbetmiyor hem de Love oraya giderse kontratı bir yıl uzatacağının garantisini vermiyor. Belki bir üçüncü takımla farklı bir proje geliştirilebilir ancak çok uzak ihtimal gibi duruyor.
Son günde dedikodusu çıkan Bulls takımı var şimdi de, onların da teklifi Taj Gibson + Jimmy Butler + draft hakkı temelliymiş. Ancak bu teklif de Wolves’un ilgisini çekmekten uzak olduğu gibi Bulls’un kadro yapısı açısından da en ideali değil bence. Zira elde Pau Gasol, çaylak ama beklentilerin çok yüksek olduğu Mirotiç hatta çaylak McDermott varken (bi de Taj Gibson var, ancak onu takasta teklif ediyorlar) 2-3 numara pozisyonları çok daha açıkken Kevin Love’a sulanmaları çok mantıklı gelmiyor.
Sonuç olarak Kevin Love şu yazı yayınlanmadan önce takas olmuş olabileceği gibi, değilse de sezon içinde bir yerde takas olana kadar hep takas gündeminin bir numaralı konusu olacağa benzer..
twitter:@mecik32
[i] Bu Lakers dedikodularının çıkmasındaki en önemli etken sanırım Love’ın kolej eğitimini UCLA’da (Los Angeles’ta) almış olması. Bi de Love’ın lisede oynadığı okul takımının da adı Lakers’mış (Oregon’da bulunuyor yalnız) İlginç bir not olarak kenarda dursun..
[ii] Bu tür bir süper yıldız pazarda olduktan sonra niyetlenen daha başka pek çok takım da olabilir, ancak basına ciddi olarak yansıyan bişey yok takip edebildiğim kadarıyla.
[iii] Kaynak Popo’m Haber Ajansı gururla sunar..
[iv] Son yapılan bir küçük takasla Utah Jazz John Lucas, Malcolm Thomas ve Erik Murphy’yi Cleveland’a gönderdi. Her üç oyuncunun da kontratları garanti değil ve waive edilerek finansal rahatlık sağlanabilir. Ayrıca Varejao’nun da 9 milyonluk kontratının 4 milyonluk kısmı garantili.
tebrikler güzel yazı