Fenerbahçe Beko başantrenörü Igor Kokoskov, Anadolu Efes derbisi ardından mücadeleyi değerlendirdi.
THY EuroLeague’de ikinci hafta oynanan Anadolu Efes – Fenerbahçe Beko derbisinde kazanan konuk ekip Fenerbahçe Beko oldu. Koç Igor Kokoskov da maçın ardından Fenerbahçe resmi sitesine açıklamalarda bulundu.
Igor Kokoskov, maçın ardından şu cümleleri kullandı:
“İlk olarak, galibiyet bizim için birçok açıdan önemliydi. Çünkü yeni bir takımız. EuroLeague’deki en iyi takımlardan birine karşı oynayacağımızı biliyorduk. Rakibimizde çok fazla tecrübeli oyuncu var. Nasıl oynamaları gerektiğini biliyorlar. Uzun süredir aynı koç, aynı felsefe ve aynı stille oynuyorlar. Maç içerisinde çok fazla iniş-çıkış oldu. Bizim için devamlılık çok önemliydi. 40 dakikalık bir mücadeleden bahsediyoruz. İlk çeyrekte maça iyi başlayamadık ama devamında geri dönmeyi başardık. Biz öne geçtik, bu kez de onlar geri dönmeye çalıştı. Günün sonunda iki iyi takımın mücadelesiydi. Sonunda kazanacak yolu bulduğumuz için çok mutluyum. İstatistik kağıdında gözükmeyen çok fazla şey var ama görünen en önemli artımız ribauntlardı. Bu konuda iyi olmamız bizim için çok önemliydi. Öte yandan top kayıplarının çokluğu bizim için kabul edilemezdi. İlk beş dakikada dört top kaybımız vardı, toplamda da 21 top kaybı yaptık. Bundan çok daha iyisini yapmalıyız. Eğer bu kadar top kaybı yaparsanız başka akşamlarda kazanma şansınız azalır. Topu daha iyi kontrol edebilmeli ve top kayıplarını azaltmalıyız. Buna gerçekten odaklanmalıyız. Ribauntlar için özel bir antrenman şekli olduğunu düşünmüyorum. Bu, pozisyon alma beceriniz ve istekle alakalı bir konu. Bunun için gerekli fizik güce sahip olmalı ve ribauntların ne kadar önemli olduğunu anlamış olmanız gerekiyor. Dyshawn Pierre bugün bize ribauntlarda çok katkı verdi. Enerjisi çok yüksekti, ribauntlarda çok etkiliydi. Edgaras ve Jan da bu konuda çok katkı verdiler. Ama herkesin bu konuda iyi olması gerekiyor, sadece uzunların değil. Modern basketbolda uzunlar dışarıdan oynayabiliyor. Rakibimizde Pleiss dışarıdan şut atabiliyordu. Uzunlar dışarıda savunma yapıyor, kısalar ribauntlara giriyor. Basketbol beş kişilik bir iş. Ribauntlar da öyle. Ribauntlar yalnızca uzunların işi değil.”