Eurohoops’tan Nikos Varlas, Maccabi Electra Tel Aviv serisinin başlamasına kısa bir süre kala Fenerbahçe Ülker’in tecrübeli oyuncusu ve aynı zamanda takım kaptanı Emir Preldzic ile oldukça keyifli bir söyleşi gerçekleştirmiş. Sözü daha fazla uzatmadan sizleri röportajın içeriğiyle baş başa bırakıyorum.
– Euroleague şampiyonu Maccabi’yle oynayacağınız seri için heyecanlı mısın? Fenerbahçe şu ana kadar Euroleague playofflarında maç kazanamadı ama takımın milyonlarca taraftarı F4’e kalmayı hayal ediyor?
“Tabi ki bu heyecan verici. Kendi adıma 2.kez playofflarda mücadele edeceğim. İlk seferinde başarılı olamadık, Siena’ya kaybettik ama şimdi daha fazla şansımız var. Çok daha iyi bir takımız, daha tecrübeliyiz, herkesin bildiği bir koça sahibiz ve tabi ki muhteşem taraftarlarımız var. Bizi destekleyeceklerine şüphem yok ve umarım ilk iki maçta bizimle olurlar”.
– Takım için Ricky Hickman’ın yokluğunun üstesinden gelmek ve yolun sonuna kadar gitmek ne kadar zor? Belki de galibiyeti ona adamak bir motivasyon kaynağı olabilir?
“Evet, özellikle şimdi onun eski takımıyla oynayacağız. Onunla birlikte işler biraz daha kolaydı çünkü bizden daha iyi biliyordu ve kendimizi daha iyi hazırlamamızı sağlıyordu. Onun için oynayacağız, çok iyi bir insan, bizim arkadaşımız ve onun için de oynayıp bir üst tura kalmaya çalışacağız”.
– Kariyerinde birçok koçla oynadın. Onlar ve Obradovic hakkındaki ana farkı söyler misin? Onu oldukça başarılı yapan şey ne?
“Fenerbahçe’ye geldiğimden beri çalıştığım her koç çok iyi koçlardı. İlk koçum, Tanjevic, beni buraya getirdi, ondan sonra Spahja, koç Pianigiani ve şimdi Obradovic. Hepsi çok iyi koçlardı. Hepsinin oyunculara verecek güzel bir şeyi vardı. Yine de koç Obradovic’le çalışmak adeta hayalin gerçeğe dönüşmesi gibi. Her zaman onu merak ettim, onun ne kadar mükemmel olduğu hakkında hikayeler duydum. Onun hakkında en güzel şey her idmanda kendinizi geliştiriyor olmanız. Bir şekilde size her gün birçok şey öğretiyor ”.
– Final Four’a kalacak 4 takımı tahmin edebilir misin?
“Real Madrid, Barcelona, biz ve CSKA diyelim”.
– Smith/Pargo/Randle üçlüsü tüm takımın sayı/rib/asistlerinin %50’sini yapıyor! Onların oyununu yavaşlatmanın kilit nokta olduğuna inanıyor musun?
“Takımda 12 oyuncu vardır. Bu tarz takımlarda herhangi bir oyuncu çıkıp sorumluluk alabilir. Kendimizi beşe beş savunmada ve beşe beş hücumda iyi olmaya hazırlamalıyız. Sadece bu oyuncuları düşünmememiz gerekiyor. Tabi ki çok iyi hatta mükemmel oyuncular ama kendimizi onlara karşı oynama konusunda hazırlamalıyız”.
– Şu anda TBL’nin ACB’den daha mücadeleci bir lig olduğuna ve Avrupa’nın en iyi ligi olduğuna inanıyor musun?
“Lig her yıl kendini geliştirmeye devam ediyor. Bu benim 8.sezonum ve her yıl işler gittikçe iyiye gidiyor. Bu yıl bir çok takım gerçekten ama gerçekten çok güçlü. İspanya’da oynamadım bu yüzden bir kıyaslama yapamam ama oyuncular, TBL’nin bulundukları en iyi lig olduğunu söylüyorlar. Belki bu yıl, TBL Avrupa’nın en iyi ligi”.
– Sezon sonunda kupalar konusunda hangi sonuç seni memnun eder lütfen söyler misin? Takım şimdiden Türkiye Kupasında ilk şansını kaybetti. Kendini Madrid’de Euroleague kupasını kaldırırken hayal edebiliyor musun?
“Tabi ki, bu benim hayalim! Koç bana artık takım kaptanı olduğumu söyledikten sonra, bu kupayı kaldırmayı hayal ediyordum. Yine de daha buna çok var. Final Four’a kalmak için üç galibiyet almamız gerekiyor ve koç da yarınki maçı düşünmemiz gerektiğini söylüyor”.
– Geçtiğimiz sezonlara kıyasla daha farklı bir rolün var. Bu kadar yetenekli oyuncular arasında uyum sağlamak ve sürekli üretken olmak ne kadar zor?
“Çok farklı. Geçtiğimiz sezon ana oyunculardan biriydim, bu yıl daha çok bir rol oyuncusu gibiyim, diğerlerine yardımcı oluyorum. Kaptan benim ve soyunma odasında, antrenmanlarda ve maçlarda elimden geleni yapmam lazım. Bazen konuşarak bazen oyunumla bir şekilde lider olmam lazım. Bu rolü kabul ettim, bence bu rol bana uyuyor ve bu tip bir sorumluluğu alabilmek için yeterince yaşlıyım”.
– Bizim için en eğlenceli takım arkadaşını ve soyunma odasında hiç susmayan oyuncuyu seçer misin?
“Semih Erden diyebilirim. Her zaman gülüyor ve soyunma odasında diğerlerinin de gülmesini sağlıyor. Her zaman pozitif. Kaybettiğimiz zamanlarda bile bizi güldürüyor ve bizim pozitif kalmamızı sağlıyor”.
– Türkiye milli takımıyla dünya şampiyonasında sesinizi duyurdunuz. Sence takım yaklaşan Eurobasket’de daha büyük şeyler başarabilir mi?
“Evet kesinlikle çünkü Türkiye, Avrupa’nın en yetenekli oyuncularından beş ya da altısına sahip. Cedi, Kenan, Furkan ve diğerleri… Çok ama çok iyiler ve çok yakında Avrupa’nın en iyi oyuncularından bazıları olacaklarını düşünüyorum. Eurobasket için kesin konuşamam ama çok yakında Türkiye kesinlikle altın madalyayı kazanacaktır”.
Eurohoops